
Esas No: 2016/8912
Karar No: 2019/2536
Karar Tarihi: 10.04.2019
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/8912 Esas 2019/2536 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan ..."un ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 17.04.1992 tarihinde çocukları olan davalılar ... ile ..."ya satış suretiyle temlik ettiğini, mirasbırakanın geliri yüksek olan bir çok taşınmazının bulunduğunu, mal satmaya ihtiyacı olmadığını, işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.
Davalılar, satışın gerçek olduğunu, taşınmaz üzerindeki binanın kendileri tarafından yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuşlar, yargılama aşamasında davalı ..."nın ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ..."ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacılar vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davacılar vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince;
Bilindiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı veya mirasçıların payına isabet eden değerdir.
Ne var ki, somut olayda dava 10.000,00 TL değer gösterilmek ve harçlandırılmak suretiyle açılmış, keşfen saptanan değer üzerinden yargılama sırasında harç ikmali yapılmadan sonuca gidildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davalılar yararına harçlandırılan 10.000,00 TL değer üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 13. maddesi gözetilerek maktu vekalet ücretinin altında kalmamak üzere nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken harcı tamamlanmayan değer üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
Ne var ki, anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 5. bendinin hüküm yerinden çıkartılarak yerine; "Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 13.maddesi gözetilerek belirlenen 1.500 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine" cümlesinin yazılmasına, davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.