Danıştay 9. Daire 2020/1827 Esas 2022/2025 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/1827
Karar No : 2022/2025

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-...
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emirinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezinden konut kredisi kullanmak suretiyle gayrimenkul alımında bulunan kişilere ilişkin gönderilen listede yer alan bir kişinin 21.06.2013 tarihinde 900.000,00-TL tutarında konut kredisi kullanmak suretiyle davacıdan gayrimenkul alımında bulunduğu, davacının ilgili dönem gelir vergisi beyannamesinde bahse konu gelirini beyan dışı bıraktığının tespiti sonucu takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden düzenlenen 1 kat vergi ziyaı cezalı ihbarnamenin 12.01.2019 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi üzerine kesinleşen ve vadesinde ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla tesis edilen ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı, olayda, dava konusu ödeme emrinde yer alan alacakları içeren vergi/ceza ihbarnamesinin ilk olarak davacının MERNİS adresi olan "… Mah. … Sokak No:… …/İzmir" adresinde 27.12.2018 tarihinde tebliğe çıkarıldığı ancak tebliğ edilemediği, bu hususa ilişkin olarak düzenlenen tebliğ alındısında "belirtilen adreste yapılan araştırmada adresin sürekli olarak kapalı ve kilitli olduğu, adreste herhangi birinin olmadığı, hane halkının yurt dışında olduğu tespit edilmiştir" şerhiyle birlikte dağıtıcının ad, soyad ve imzasının bulunduğu, anılan adrese ikinci kez 28.12.2018 tarihinde gidildiği ancak tebliğ evrakının teslim edilememesi üzerine bu hususa ilişkin olarak düzenlenen tebliğ alındısında da "belirtilen adrese ikinci defa gidildiği, adresi sürekli olarak kapalı ve kilitli olduğu, adreste herhangi bir kimsenin (tebligat saati itibariyle) ikamet etmediği, çevre komşular nezdinde yapılan araştırmada adreste ikamet eden şahıs veya şahısların yurt dışında olduğu (Almanya-Hollanda) hususları beyan edilmiştir" dağıtıcının ad, soyad ve imzasının bulunduğu şerhiyle birlikte tebligat pusulasının kapıya yapıştırıldığının belirtildiği, bu durumda, davacı adına düzenlenen ödeme emrinin dayanağı vergi/ceza ihbarnamesi tebliğ evrakında yer alan bilgiler doğrultusunda davacının yurt dışında bulunduğu hususunun tespitine rağmen, davalı idare tarafından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 97. maddesindeki tebliğe ilişkin hükmüne uygun şekilde tebliğinin gerçekleştirilmediği, davacının yurt dışı adresine tebliğ yolu denenmeden, usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeden kesinleştirilen amme alacaklarının bir sonraki safhası olan ödeme emrine konu edilerek davacıdan talep edilebilmesi hukuken mümkün bulunmadığından,davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı adına düzenlenen ihbarnamenin 12/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve ihtilafsız kesinleştiğinden dava konusu ödeme emrinin tebliğinin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 23/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.