
Esas No: 2019/8192
Karar No: 2019/9271
Karar Tarihi: 18.06.2019
Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/8192 Esas 2019/9271 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-15/02/2012 tarih ve 614194 sayılı kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden açılan kamu davasında mahkeme tarafından usulüne uygun olarak yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporunda, sanığın karşılıksız yararlanma kastı ile hareket ettiğinin tespit edilmesi ve normal tarifeye göre vergili cezasız kurum zararının hesaplanmasına rağmen; sanığa bilirkişi raporunun tebliğ edilmemesi ve usulüne uygun ihtarın yapılmaması karşısında;
02/07/2012 tarihli 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanıp 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/1 ve 2. fıkraları gereğince kurum zararının yürürlük tarihinden itibaren 6 aylık sürede ödenmesine imkan sağlayabilmek için, mahkemelerce dosyaların elinde olmaması gerçek zararın usulünce belirlenememiş olması vb sebeplerle hak kaybına yol açmamak amacıyla 27/11/2018 tarih, 2017/13-318 Esas ve 2018/578 Karar sayılı Ceza Genel Kurulu kararı ile de kabul edildiği üzere bilirkişi tarafından normal tarifeye göre hesaplanan vergili ve cezasız kurum zararının, varsa daha önce yapılan ödemeler kurumdan sorulup mahsup edildikten sonra kalan miktar belirlenip verilecek makul sürede ödenmesi halinde suç tarihine göre ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceği, ödenmediği takdirde yargılamaya devamla dosyadaki delillere göre hüküm kurulacağı tebliğ ve ihtar edilip, yüze karşı ise talep etmesi halinde, tebliğ yapılıyor ise makul bir süre verilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde, eksik kovuşturma ile mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
Sanık hakkında TCK’nun 163/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca belirlenen 10 ay hapis cezasının ertelenmesine karar verilmemesine rağmen, TCK’nun 51/3. maddesi uyarınca denetim süresi belirlenmesi,
3-1136 sayılı Kanun"un 168. maddesi ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, mahkumiyetine karar verilen sanık aleyhine ve kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. vekilinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 18/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.