
Esas No: 2020/5017
Karar No: 2020/5738
Karar Tarihi: 02.10.2020
FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/5017 Esas 2020/5738 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2020/5017 E. , 2020/5738 K.
"İçtihat Metni"
I-TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.06.2020 tarih ve 2020/49811 sayılı yazısı ile; FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ihbar edilen ... hakkında Van Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2018/134 sayılı ihbar dosyası kapsamında, anılan Cumhuriyet Başsavcılığın talebi üzerine ihbar edilene ait ... sayılı telefon hattının 01/01/2012-31/12/2018 tarihleri arasına ait ayrıntılı görüşme kayıtlarının ve baz istasyonlarını gösterir HTS kayıtları ile bu kayıtlardan yararlanmak suretiyle takılı bulundukları cep telefonlarının IMEI numaralarının belirlenmesi ve bu cihazları anılan tarihler arasında kullanan GSM abonelerinin açık kimlik ve adres bilgilerinin kullanım tarih ve saatlerini gösterir dökümlerle birlikte tespitine dair Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/03/2019 tarihli ve 2019/929 değişik iş sayılı kararına karşı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yapılan 27/03/2019 tarihli itiraz üzerine, anılan kurum tarafından gönderilen yazının itiraz mahiyetinde olmadığı ve 11/03/2019 tarihli kararın itiraz edilmeden kesinleştiğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 18/10/2019 tarihli ve 2019/3313 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine yönelik mercii Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06/01/2020 tarihli ve 2020/1 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre,
1- Her ne kadar Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 18/10/2019 tarihli kararı ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 27/03/2019 tarihli yazısının itiraz mahiyetinde olmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmiş ise de; anılan kurumun söz konusu yazısının Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/03/2019 tarihli ve 2019/929 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itiraz niteliğinde olduğu ve Mahkemesince işin esası hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerektiği,
2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması" başlıklı 135. maddesinde yer alan, "(6) (Ek: 2/12/2014-6572/42 md.) Şüpheli ve sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespiti, soruşturma aşamasında hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma aşamasında mahkeme kararına istinaden yapılır. Kararda, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon
numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân veren kodu ve tedbirin süresi belirtilir. (Ek cümleler: 24/11/2016-6763/26 md.) Cumhuriyet savcısı kararını yirmi dört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi hâlinde kayıtlar derhâl imha edilir." şeklindeki,
5271 sayılı Kanun"un "İhbar ve şikayet" başlıklı 158. maddesinde yer alan, "(6) (Ek: 15/8/2017-KHK-694/145 md.) İhbar ve şikâyet konusu fiilin suç oluşturmadığının herhangi bir araştırma yapılmasını gerektirmeksizin açıkça anlaşılması veya ihbar ve şikâyetin soyut ve genel nitelikte olması durumunda soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilir. Bu durumda şikâyet edilen kişiye şüpheli sıfatı verilemez. Soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar, varsa ihbarda bulunana veya şikâyetçiye bildirilir ve bu karara karşı 173 üncü maddedeki usule göre itiraz edilebilir. İtirazın kabulü hâlinde Cumhuriyet başsavcılığı soruşturma işlemlerini başlatır. Bu fıkra uyarınca yapılan işlemler ve verilen kararlar, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından görülebilir." şeklindeki düzenlemeler birlikte nazara alındığında, anılan Kanun"un 135/6. maddesi uyarınca iletişimin tespitine karar verilebilmesi için talebe konu kişinin soruşturma aşamasında şüpheli sıfatını veya kovuşturma aşamasında sanık sıfatını haiz olması gerektiği, henüz soruşturma veya kovuşturma aşamasına geçilmemiş, ihbar aşamasında olan ve bu itibarla şüpheli veya sanık sıfatını kazanmayan ihbar edilen hakkında anılan düzenleme gereğince iletişimin tespitine karar verilemeyeceği,
Dosya kapsamına göre, Van Cumhuriyet Başsavcılığı Bakanlık ve HSK Muhabere Bürosu"nun 07/05/2018 tarihli ve 2018/1321 B.M. sayılı yazısı ile ... hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü kapsamında araştırma yapılmasının istenildiği, yapılan inceleme neticesinde ihbar edilen hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 06/11/2017 tarihli ve 2017/158385 soruşturma, 2017/76910 sayılı kararı ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğinin anlaşılması üzerine, ... hakkında araştırma yapılmak üzere evrakın Van Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/134 ihbar sırasına kaydedildiği ve ihbar edilen hakkında işbu ihbar dosyası üzerinden 5271 sayılı Kanun"un 135/6. maddesi uyarınca Van Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan talep üzerine Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11/03/2019 tarihli ve 2019/929 değişik iş sayılı kararı ile ihbar edilene ait telefon hattına ilişkin iletişimin tespitine karar verildiği somut olayda, 5271 sayılı Kanun"un 158/6. maddesi uyarınca şüpheli sıfatını haiz bulunmayan ihbar edilen hakkında aynı Kanun"un 135/6. maddesine istinaden iletişimin tespitine karar verilemeyeceği,
Gözetilmeden, merciince itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 03/06/2020 gün ve 94660652-105-65-6471-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak Dairemize gönderilmiştir.
II-OLAY;
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25.04.2018 tarihli dağıtımlı yazısıyla FETÖ/PDY terör örgütüne üye oldukları iddiası ile bildirilmelerine rağmen maddi delil ve kanaat notlarını içerir bilgi notları gönderilmeyen şahıslara yönelik, 667 sayılı KHK"nın ilgili hükümlerince oluşturulan Kurul değerlendirmesine esas olmak üzere ayrıntılı bilgi ve kanaat notunun hazırlanarak gönderilmesi istenildiğinden, İnfaz Kurumunda cezaevi katibi olan ... hakkında, ayrıntılı ve gizli araştırma yapılarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibat veya iltisakına yönelik, belirtildiği şekilde "670 sayılı KHK"nın 3. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kullanmakta olduğu telefonun usulüne uygun temin edilen HTS kayıtları incelenerek; göreve başlangıç döneminin 3 ay öncesi ve sonrası (mülakat ve sınav dönemini de kapsayacak şekilde) ile 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonrasını kapsayacak şekilde tespit edilen/edilecek FETÖ adliye imamı, cezaevi imamı, sohbet imamı gibi FETÖ"ye müzahir şahıslarla irtibatı olup olmadığının tespit edilip analiz raporunun istenilmesi" istemini de içerir hususların araştırılarak adli soruşturmanın seyrine ilişkin düzenli bilgi verilmesi sureti ile bilgi ve kanaat notunun hazırlanarak gönderilmesi Van Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmiştir.
Van Cumhuriyet Başsavcısının 07.05.2018 tarih, "B.M.2018/1321" sayılı talimatı ile Cumhuriyet savcısından, belirtilen hususların araştırılarak adli soruşturmanın seyrine ilişkin düzenli bilgi vermek sureti ile ..."ın örgütle iltisak veya irtibatının bulunup bulunmadığına dair kapsamlı araştırmanın yapılarak bilgi verilmesi istenilmiştir.
Cumhuriyet Başsavcılığının "Soruşturma No:2018/134 CBS ihbar Dosyası" sayılı 10.05.2018 tarihli, içeriğinde "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yönelik yürütülmekte olan soruşturmaya" esas teşkil etmek üzere "şüphelinin alınacak HTS raporlarına esas olmak üzere, adına kayıtlı hat ve kullanımında bulunan son GSM numaralarının (2014 yılı ve sonrası), tespit edilerek gönderilmesi, bylock ve benzeri program kullandığının tespit edilmesi durumunda tespit edilen numaralarının HTS kayıtlarına ilişkin bylock tespit tarihinden 1 ay öncesi ve 2 ay sonrası olacak şekilde karar talebinde bulunulması" şeklindeki talimatını da içerdiği görülen müzekkeresi ile "şüpheli" hakkında düzenlenecek "soruşturma evrakı"nın gönderilmesi kolluktan istenilmiştir.
Süreçte ayrıca, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yönelik yürütülmekte olan soruşturmaya esas teşkil etmek üzere soruşturma numarasının 2018/134 CBS ihbar dosyası olarak belirtildiği görülen Cumhuriyet Başsavcılığının 10.05.2018 tarihli müzekkereleri ile;
Emniyet Genel Müdürlüğü ve İl Emniyet Müdürlüğünden "şüphelinin" yurt dışına çıkıp çıkmadığı, çıkmış ise giriş ve çıkış tarihleri ile gittiği yerlerin bildirilmesi,
Mali Suçlar Araştırma Kurulu"ndan "şüpheli" hakkında mali analiz raporu hazırlanması,
Asya Katılım Bankası Aş. Genel Müdürlüğünden, "şüphelinin" hesabı bulunuyorsa 01.01.2013 tarihinden itibaren hesap bilgi ve hareketlerine dair kayıtların gönderilmesi,
Adalet Komisyonu Başkanlığından " ihbar dosyasına" yönelik olarak hakkında idari soruşturma yürütülüp yürütülmediği, bulunuyorsa evrak suretlerinin gönderilerek ne aşamada olduğu ile GSM numarasının bildirilmesi ve kamu görevine alınmasına ilişkin tüm belge ve kararların gönderilmesinin, istenildiği görülmüştür.
Adalet Komisyonu Başkanlığının, ek evraklar ve üst yazı içeriklerinde belirtilmemekle birlikte üzerinde paraf/imza bulunmayan el yazısı ile "... 05437226034." şeklinde telefon numarasının belirtildiği görülen 15.05.2018 tarihli yazısı ile ..."ın adli ve idari soruşturmaları ile sınav evraklarının gönderildiği, bu kapsamda ek evraklarda ... hakkında özetle;
a-)İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunun 09.11.2017 tarihli yazısı ile gönderilen İstanbul Cumhuriyet Başavcılığının 06.11.2017 tarih 2017/158385 soruşturma 2017/76910 karar sayılı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, suç tarih ve yerinin 2017, İstanbul olarak belirtildiği, hakkında kamu davası açılabilmesi için her türlü şüpheden uzak somut ve yeterli deliller elde edilemediğinden verilen kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın bulunduğu, kararda savunması alınmadığından şüpheliye tebliğine yer olmadığının belirtildiği,
b-)Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Amirliğinin 30.03.2018 tarih ve 2017/52 karar sayılı, 09.04.2018 tarihinde kesinleşen, atılı suçu işlediğine dair delillere rastlanılmadığından, iddiaların doğruluğunun olmadığı kanaati ile disiplin cezası verilmesine yer olmadığına dair kararın bulunduğu görülmüştür.
Tanzim edilen müzekkereler kapsamında; 24.05.2018 tarihli Emniyet Genel Müdürlüğü yazısında hudut kapılarından giriş/çıkış yaptığına dair herhangi bir kaydına rastlanılmadığı, Asya Katılım Bankası İflas İdaresinin 23.05.2018 tarihli yazısıyla hesabının bulunmadığı, 29.05.2018 tarihli İl Milli Eğitim Müdürlüğünün yazısında kendisi ve yakınlarının e okul kaydına rastlanılmadığı, 11.06.2018 tarihli Emniyet Müdürlüğü yazısında yurda giriş çıkış kaydına rastlanılmadığı bildirilen ..."ın, 31.05.2018 tarihli ihbar dosyasında adı geçen şahsa yönelik araştırma tutanağının gönderildiği belirtilen İl Emniyet Müdürlüğü yazısı ekinde gönderilen 29.05.2018 tarihli araştırma tutanağı ile veri havuzunda yapılan sorgulamada kayıtlarına rastlanmadığı, ayrıca abone sorgusunun yapılarak üzerine kayıtlı hatların tespitinin yapılarak bildirildiği, tespiti yapılan hatlar içerisinde "05437226034" numaralı hattın bulunmadığı görülmüştür.
Cumhuriyet Başsavcılığının 13.06.2018 tarihli müzekkeresi ile ..."ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından soruşturma dosyasında bulunan ifadelerinin gönderilmesi istenilmiştir. Aynı tarihte içeriğinde "soruşturmaya esas" ve "şüpheli" olduğu ancak ilgili kişi bilgilerinde "ihbar edilen" kişi olduğu belirtilmek sureti ile tanzim edilen müzekkere ile Emniyet Müdürlüğünden daha önce verilen talimat kapsamında da belirtildiği görülen bir takım hususlarda araştırma yapılmasının istenildiği, 06.07.2018 tarihli tutanak ve 03.12.2018 tarihli açık kaynak araştırma raporu ile de istenilen hususlarda araştırmaların kollukça yapılarak dosyaya gönderildiği görülmüştür. ./..
Cumhuriyet Başsavcılığının 13.06.2018 tarih ve 2018/134 ihbar sayılı yazısı ile Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğinden özetle belirtildiği şekli ile; 15.07.2016 tarihinden itibaren yaşanan fiili olaylardan Fetullahçı Terör Örgütü üyeleri tarafından Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmeye ve anayasal düzeni cebren ilgaya teşebbüs ettikleri, Şüpheli ..."ın suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması nedeniyle, şüpheli adına kayıtlı 05437226034 numaralı hatta ilişkin 15/12/2011-15/07/2012 (bu tarihler dahil) tarihleri arası (HTS raporu-arama, aranma, kısa mesaj, baz istasyon bilgilerinin) telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine dair kayıtların...Bilgi Teknolojileri İletişim Grup Başkanlığından sorulması için "CMK 135/6. maddesi gereğince" karar verilmesi istenilmiştir. Talep yazısında ihbar dosyası ekranında değişik iş kararı olmadığından istemin normal müzekkere olarak gönderildiği belirtilmiştir. Van 1 Sulh Ceza Hakimliğinin 2018/2947 d. iş sayılı 14.06.2018 tarihli, talep kısmında "soruşturma sayılı üst yazısına istinaden inceleme" yapıldığının belirtildiği görülen kararı ile özetle belirtildiği şekilde; "Soruşturma konusu suça ilişkin delil elde edilebilmesi için bu tedbire başvurulmasının zorunlu olduğu, ayrıca talebin CMK"nın 135. maddesinin beşinci ve altıncı fıkralarına uygun olduğu" gerekçesi ile "...Cumhuriyet Başsavcılığının 13/06/2018 tarih ve 2018/134 soruşturma sayılı talebinin kabulü ile; 15/12/2011-15/07/2012 tarihleri arası ...CMK"nın 135. maddesi gereğince iletişiminin tespitine," itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir. Cumhuriyet Başsavcılığının 18.06.2018 tarih "2018/134 CBS ihbar sayılı" müzekkeresi ile de "FETÖ/PDY terör örgütüne yönelik olarak yürütülmekte olan soruşturmaya esas teşkil etmek üzere" alındığı belirtilen karar, gereği için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığına gönderilmiştir. Kurumun 29.06.2018 tarihli, soruşturma sayılı yazının ilgi tutulduğu görülen yazısı ile 5271 sayılı CMK"nın 135. maddesi uyarınca hakim kararı kapsamında istenilen iletişimin tespitinin CD olarak gönderildiği belirtilmiştir. Fakat zarf üzerinde "CD"deki dökümlerde kayıt yok" yazan, 18.06.2018 tarih 2018/134 sayılı "CD" içeriğinde verilerin bulunmadığı görülmüştür.
Soruşturma dosyası kapsamında şüpheli şahsa yönelik olarak hazırlandığı belirtilen 03.10.2018 tarihli mali analiz raporu Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığının 09.10.2018 tarihli yazısı ile Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir.
11.03.2019 tarihli Cumhuriyet Başsavcılığının müzekkeresi ile ihbar edilen şahıs hakkında, 2017/158385 sayılı soruşturma dosyası ile varsa hakkında verilen beyanların onaylı suretlerinin gönderilmesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmiştir.
11.03.2019 tarihinde ihbar dosyası sayısı ile Van Cumhuriyet Başsavcılığınca, Van 2.Sulh Ceza Hakimliğinden özetle ve belirtildiği şekli ile; "15/07/2016 tarihinden itibaren yaşanan fiili olaylardan Fetullahçı Terör Örgütü üyeleri tarafından Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmeye ve anayasal düzeni cebren ilgaya teşebbüs ettikleri, Şüpheli ..."ın suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması nedeniyle şüpheli adına kayıtlı 05437226034
numaralı hatta ilişkin 01.01.2012-31.12.2018 (bu tarihler dahil) tarihleri arası (HTS raporu-arama, aranma, kısa mesaj,baz istasyon bilgilerinin)... iletişiminin tespitine dair kayıtların....dökümler ile birlikte Bilgi Teknolojileri İletişim Grup Başkanlığından sorulması için CMK 135/6. maddesi gereğince karar verilmesi" talep edilmiştir.
Van 2 Sulh Ceza Hakimliğinin 11.03.2019 tarih 2019/929 değişik iş sayılı kararı ile özetle ve belirtildiği şekilde; "...soruşturma konusu suça ilişkin delil elde edilebilmesi için bu tedbire başvurulmasının zorunlu olduğu, ayrıca talebin CMK"nın 135/6. maddesinde... hükmünün bulunduğu ve talebin CMK"nın 135/6. Maddesine uygun olduğu" gerekçesi ile "... ihbar sayılı talebinin kabulü ile; şüpheli ... adına kayıtlı 05437226034 numaralı hatta ilişkin 01/01/2012-31/12/2018 (bu tarihler dahil) tarihleri arası (HTS raporu-arama, aranma, kısa mesaj, baz istasyon bilgilerinin)... iletişiminin tespitine dair kayıtların... tespitine... ilgililerin kararı öğrenmesinden itibaren 7 gün içerisinde itiraz yolu açık olmak üzere" karar verilmiştir. Cumhuriyet Başsavcılığının 12.03.2019 tarih "2018/134 CBS ihbar sayılı" müzekkeresi ile "FETÖ/PDY terör örgütüne yönelik olarak yürütülmekte olan soruşturmaya esas teşkil etmek üzere" alındığı belirtilen karar, gereği için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığına gönderilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 11.03.2019 tarih 2017/158385 soruşturma sayılı yazısı ile Uyap üzerinden soruşturma dosyasının gönderildiği, takipsizlik kararını içerir evraklar içerisinde bulunan 24.10.2017 tarihli tutanak içeriğinde "Şahsın bildirmiş olduğu 05437226034" numaralı hattın bylock kaydının olmadığının" belirtildiği görülmüştür.
27.03.2019 tarihli, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu Başkanlığının, Van 2 Sulh Ceza Hakimliğine sunulmak üzere Van Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği, Van 2.Sulh Ceza Hakimliğinin 11.03.2019 tarih 2019/929 d. iş sayılı kararını ilgi tuttuğu, Cumhuriyet Başsavcılığı Ön Büronun 04.04.2019 tarihli havalesini bulunan yazısıyla özetle; Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının 671 sayılı KHK ile kapatılarak görev ve yükümlülüklerinin Kuruma devredildiği, ilgili yönetmeliğin 17 maddesi gereği CMK"nın 135 maddesi kapsamında yapılan taleplerin yönetmeliğe ve diğer mevzuata uygun olup olmadığını incelemek ve gerektiğinde yetkili mercilere başvuruda bulunmak hükmü ve belirtilen diğer mevzuatlar ile bu kanunlar kapsamında çıkartılan yönetmelikler uyarınca verilen yetkiye istinaden, CMK"nın 135 maddesinde "şüpheli ve sanığın" telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitinin düzenlendiği belirtilerek, özetle ve belirtildiği şekli ile ; "5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 158. maddesinde 15.08.2017 tarih ve 694 sayılı KHK ile düzenleme yapılmış, buna göre maddenin altıncı fıkrasına,... hükmü düzenlenmiştir. Sonuç olarak ...mevzuat hükümleri çerçevesinde, CMK 135.maddesine istinaden yapılan iletişimin tespitine yönelik taleplerin, ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması nedeniyle ya da başka kanunlarda açıkça hüküm olması halinde yerine getirilebileceği, yazınıza konu talebin ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 158. maddesinin 6.fıkrasına dayandığı ve söz konusu madde de ifade edildiği üzere, soruşturma aşamasına CMK. 173 maddesine göre yapılacak itiraz üzerine itirazın
kabulü halinde geçilebileceği ve bu aşamadan sonra bir soruşturmanın varlığından bahsedilebileceği, bu aşamadan önce yapılan işlemlerin CMK. 135 maddesi anlamında soruşturma işlemi olarak kabul edilemeyeceği değerlendirildiğinden talebiniz yerine getirilememiştir" denilmek sureti ile "bilgi ve gereği" arz olunmuştur.
Cumhuriyet Başsavcılığının 31.05.2019 tarihli müzekkeresi ile Kurum Başkanlığından, ihbar dosyasının soruşturma işlemi olarak kabul edilemiyeceği değerledirildiğinden talebin yerine getirilmediği gerekçesi ile istenilen hususlara cevap verilmediği ancak şahsın HTS verilerinin tespiti için mahkeme kararı alındığı belirtilerek, mahkeme kararının ivedi yerine getirilmesi istenilmiştir. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 14.06.2019 tarihli yazısı ile Cumhuriyet Başsavcılığınca istenilen bilgilere ilişkin yazının kurumca gönderildiği ancak çeşitli nedenlerle intikal etmemiş olabileceği değerlendirilerek yazı ve eklerinin yeniden sunulduğu, karara "itiraz" edildiğinden bu husus değerlendirilmeden talebin yeniden gönderildiği anlaşıldığından, itirazın değerlendirilerek gönderilmesi halinde gereğinin yerine getirileceği belirtilmiştir. Yazı ekinde 1 adet tespit bilgilerini içeren CD gönderilmiştir.
21.06.2019 tarihli HSK Genel Sekreterliğinin cevabi yazısı ile içeriğinde yürütülmekte olan FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ihbar dosyasına esas olmak üzere şeklinde belirtilen 31.05.2019 tarihli Cumhuriyet Başsavcılığının müzekkeresine istinaden, mülakat sınavında görev alan komisyon üyeleri hakkındaki bilgilerin gönderildiği görülmüştür.
Cumhuriyet Başsavcılığının 20.09.2019 tarihli müzekkeresi ile Emniyet Müdürlüğünden ihbar dosyasına yönelik olarak ..."a ait HTS kayıtlarının bulunduğu 2 adet CD gönderilerek, şahsın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyeleri ile iltisaklı kişilerle ve mahrem imam, cezaevi ve adliye imamları ile irtibatının bulunup bulunmadığının, bulunuyorsa hangi tarihler arasında ve ne kadar süre ile irtibatının bulunduğunun araştırılması istenilmiştir. 01.10.2019 tarihli İl Emniyet Müdürlüğünün cevabi yazısı ile gönderilen tutanakla, kurumca gönderilen talebin yerine getirilemediğine dair yazının ekran görüntüsü sunularak, CD"lerin içeriklerinde HTS verilerinin bulunmadığı Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilmiştir.
Van Cumhuriyet Başsavcılığının 17.10.2019 tarihli ihbar dosyası sayılı yazısı ile Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinden, ihbar edilen hakkında HTS verilerinin tespiti için iki ayrı mahkeme kararının alınmasına rağmen Kurum tarafından cevap verilmediği, kararlara itiraz edildiği belirtilerek, özetle ve belirtildiği şekli ile "ilgili cevap verilmemesine ilişkin kararlarda idari inceleme/soruşturma halinde söz konusu talebe cevap verileceği belirtildiği, ancak dosyamızın kişilerin lekelenmeme hakkı kapsamında kişi hakkında ihbar kaydının oluşturulduğu, ancak söz konusu cevap ile sırf HTS kayıtlarını alabilmek amacı ile lekelenmeme hakkının gözardı edilerek, soruşturma kaydı yapılması kişilerin hukuki güvenliği ve lekelenmeme hakkının ihlali niteliği taşıyacağı, dolayısıyla kişisel hakların korunması amacı ile ihbar kaydı ile HTS tespitinin korunan hukuki yarar ve mevzuat hükümleri gereğince uygun olduğu değerlendirilerek, bahse konu mahkeme kararlarına istinaden mahkeme kararında belirtilen hususların yerine getirilmesinin talep edildiği, talebe ilişkin olarak Van 2.
Sulh Ceza Hakimliğinin 11/03/2019 tarih ve 2019/929 D.iş sayılı kararına itiraz edilmekle ...itirazın reddine karar verilmesi" talep edilmiştir.
Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2019/3313 değişik iş sayılı 18.10.2019 tarihli kararı ile özetle ve belirtildiği şekilde; "soruşturma dosyasının incelenmesinde;...11.03.2019 tarih ve 2019/929 değişik iş sayılı kararı ile iletişimin tespitine karar verildiği, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından 04/04/2019 tarihli yazısında;... verilen kararın yazıda belirtilen gerekçelerle yerine getirilmediğinin belirtildiği... Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu"nun yazısında Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin kararına yapılmış bir itirazın bulunmadığı, bu anlamda Hakimlikçe verilen kararın kesinleşmiş olduğu ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yerine getirilmesi gerektiği" gerekçesi ile "...Cumhuriyet Başsavcılığının ...ihbar sayılı talebi hususunda karar verilmesine yer olmadığına..." itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir. 28.10.2019 tarihli yazı ekinde Cumhuriyet Başsavcılığınca karar, gereği yerine getirilmek üzere Kurum Başkanlığına gönderilmiştir.
22.11.2019 tarihli Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığının, Van 2. Sulh Ceza Hakimliğine sunulmak üzere Van Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği yazısıyla özetle; 2019/3313 d.iş sayılı kararda her ne kadar kurumca yapılmış bir itirazın bulunmadığı belirtilmiş ise de evrakın 25.03.2019 tarihinde kuruma intikal ettiği, 27.03.2019 tarihli yazının itirazi nitelikte olduğu ve Cumhuriyet savcısınca da itiraz olarak değerlendirildiği, CMK"nın 135. maddesine istinaden yapılan iletişimin tespitine yönelik taleplerin ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması nedeniyle ya da başka kanunlarda açıkça hüküm olması halinde yerine getirilebileceği, talebin 5271 sayılı CMK"nın 158/6 maddesine dayandığı ve madde de ifade edildiği üzere, soruşturma aşamasına CMK"nın 173. maddesine göre yapılacak itiraz üzerine itirazın kabulü halinde geçilebileceği ve bu aşamadan sonra bir soruşturmanın varlığından bahsedilebileceği, bu aşamadan önce yapılan işlemlerin CMK"nın 135. maddesi anlamında soruşturma işlemi olarak kabul edilemeyeceğinden CMK"nın 268 maddesince kararın düzeltilmesi, itiraz nedenleri yerinde görülmez ise itirazı incelemeye yetkili merciiye dilekçenin gönderilmesi istenilmiştir.
Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinden, Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2019 tarihli yazısıyla Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11.03.2019 tarih ve 2019/929 d.iş sayılı kararına Kurumca yapılan 22.11.2019 tarihli itirazın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Van 1.Sulh Ceza Hakimliğinin 25.12.2019 tarih 2019/4311 değişik iş sayılı kararı ile özetle belirtildiği şekilde, "...Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığınca 27.03.2019 tarihli yazısı ile Van 2.Sulh Ceza Hakimliğinin 2019/929 D.İş sayılı kararına ilişkin açıklama gönderdiği ve...22.11.2019 tarihli yazısı ile Van 2.Sulh Ceza Hakimliği"nin 2019/3313 D.İş sayılı kararına itiraz ettiği anlaşılmakla, itirazın Van 2. Sulh Ceza Hakimliğince değerlendirilmesi gerektiği" gerekçesi ile "karar verilmesine yer olmadığına ve dosyanın gereği yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine" dair itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
Van Cumhuriyet Başsavcılığının 30.12.2019 tarihli aynı gerekçeyi içerir yazısı ile Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinden itirazın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Hakimliğin 31.12.2019 tarih 2019/4135 değişik iş sayılı karar ile özetle belirtildiği şekilde "... 2019/929 değişik iş sayılı kararında da belirtildiği üzere ilgililerin kararı öğrenmelerinden itibaren 7 gün içinde karara itiraz edebilecekleri, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu"nun yazısında Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin kararına yapılmış bir itirazın bulunmadığı, bu anlamda verilen kararın kesinleşmiş olduğu ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yerine getirilmesi gerektiği anlaşıldığından itirazının reddine karar verildiği" belirtilerek "CMK"nın 268/3-a maddesi" gereği itirazın incelenmesi için dosyanın Van 3. Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmesine karar verilmiştir.
Van 3 Sulh Ceza Hakimliğinin 06.01.2020 tarih 2020/1 değişik iş sayılı kararı ile belirtildiği şekilde "Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 18.10.2019 tarih ve 2019/3313 D.İş sayılı kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığı" gerekçesi ile yapılan itirazın reddine kesin olarak karar verilmiştir. 07.01.2020 tarihli Van Cumhuriyet Başsavcılığının yazısı ile kesinleşen kararlar ve mercii kararı gereği için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığına gönderilmiştir.
02.03.2020 tarihli Kurum yazısı ile özetle, her ne kadar şüpheli adına kayıtlı olduğu belirtilen hattın iletişimin tespiti bilgileri istenmiş ise de abone bilgilerinden anlaşılacağı üzere istenilen tarih aralığında bahse konu hattın başka şahıs adına kayıtlı olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle hattın istenilen tarih aralığında iletişiminin tespiti bilgilerinin verilmesi halinde olayla ilgisi olmayan veya suç isnadı altında bulunmayan kişilerin iletişimlerinin tespiti sonucunun doğabileceği, haberleşme hürriyetinin ihlal edilebileceği göz önüne alınarak tereddüt hasıl olduğu, başkası adına kayıtlı hattın sanık veya şüpheli tarafından kullanılması halinde fiilen kullanıldığının ve iletişimi talep edilen tarih aralığının belirtilmesi gerektiği, iletişimin tespiti talebinin kanunun emredici hükmüne aykırı olduğu değerlendirilmesine rağmen verilen kararın kesin olması nedeniyle bilgilerin gönderildiği belirtilmiştir.
Cumhuriyet savcısının 19.03.2020 tarihli müzekkeresi kapsamında, 27.03.2020 tarihli KOM Şube Müdürlüğü raporu ile şahsın 07.04.2013-31.12.2018 tarihlerinde örgütle iltisaklı olduğu belirtilen kişiler ile irtibatına dair verilerin tablo halinde belirtilerek, adliye mahrem imamı olduğu değerlendirilen şahısların kendi adına kayıtlı ve operasyonel hattı olduğu değerlendirilen numaralarıyla irtibatına rastlanılmadığı bildirilmiştir.
BTK kayıtlarında yer alan CD içeriklerinde hattın Münir Dalgın adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
16.03.2020 tarihli Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne sunduğu yazısı ile Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06.01.2020 tarih ve 2020/1 değişik iş sayılı itirazın reddi kararına yönelik olarak özetle, 5271 sayılı CMK"nın 135.maddesine istinaden yapılan iletişimin tespitine yönelik taleplerin ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması nedeniyle ya da başka kanunlarda açıkça hüküm olması halinde yerine getirilebileceği, söz konusu talebin 5271 sayılı CMK"nın 158. maddesine dayandığından ve CMK"nın 173. maddesine göre yapılacak itiraz üzerine itirazın kabulü halinde soruşturma aşamasına geçilebileceğinden, bu aşamadan önce yapılan işlemlerin CMK"nın 135 . maddesi
anlamında soruşturma işlemi olarak kabul edilemeyeceği, CMK 135’e göre sadece şüpheli veya sanığa ilişkin olarak iletişimin tespitine karar verilebileceği, ihbar dosyasına kaydedilen şahsın şüpheli sıfatına sahip olamayacağı ve bu konuda kıyas veya genişletici yorumda bulunulamayacağı, Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinin itiraza ilişkin hiç bir gerekçe göstermeden verdiği kararın bu nedenlerle kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
Yapılan isteme binaen görüş ile birlikte dosyanın gönderilmesi Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14.04.2020 tarihli yazısı ile Van Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmiştir.
Van Cumhuriyet Başsavcılığının 15.04.2020 tarih, 2018/134 ihbar dosya no, 2020/581 sayılı kararı ile özetlei ihbar edilen ... hakkında, araştırma yapılmasının istenilmesi üzerine ihbar işlemlerine başlanılmış ise de araştırmalar neticesinde ihbar edilen hakkında suç unsuru oluşturacak bir hususa rastlanılmadığı, 05437226034 nolu hattı ile terör örgütü ile iltisaklı kişiler ile irtibat kaydına rastlanılmış ise de adliye mahrem imamları ile herhangi bir irtibatının tespit edilemediği, hakkında aynı suçtan yapılan soruşturma neticesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kamu davasının açılmasını gerektirecek nitelikte yeterli delil elde edilemediği gerekçesi ile ihbar edilen hakkında kamu adına soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın tebliğine yer olmadığı da kararda belirtilmiştir.
16.04.2020 tarihinde Van Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; ... hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü kapsamında araştırma yapılmasının istenildiği, yapılan inceleme neticesinde ihbar edilen hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğinin anlaşılması üzerine hakkında ikinci bir soruşturma ve yargılama yapılamayacağından, yeni delil mahiyetinde bir durum söz konusu olmadığından dolayı araştırma yapılmak üzere evrakın Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/134 ihbar sırasına kaydedildiği ve ihbar edilen hakkında yeterli delil elde edilmemesi sebebiyle soruşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, önceden hakkında soruşturma yürütülüp kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, yeni delil mahiyetinde bir durumun olmaması nedeni ile tüm araştırmaların ihbar dosyası üzerinden yürütüldüğü, HTS inceleme taleplerinin de bu nedenle ihbar dosyası üzerinden istenildiği, başkaca araştırma yöntemi bulunmadığından Hakimliklerce de taleplerin uygun görülerek HTS incelemesine yönelik karar verildiği ve gerekli incelemelerin yapıldığı, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu tarafından kanun yararına bozma yoluna gidilmesi düşünülen Van 2. Sulh Ceza Hakimliği"nin 2019/929 d.iş sayılı kararında ve Van 3. Sulh Ceza Hakimliği"nin 2020/1 d.iş sayılı kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından kanun yararına bozma yoluna gidilmesine gerek olmadığı kanaati ve görüşünün temimine müteakip Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.06.2020 tarihli yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından kesin kararın kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine Dosya Dairemize gönderilmiştir.
III- HUKUKİ UYUŞMAZLIK;
İdari işlemlere esas olmak üzere hakkında 670 sayılı KHK"nın 3 maddesi uyarınca HTS kaydının da alınması sureti ile de ayrıntılı araştırma yapılması istenilen şahsa yönelik açılan ihbar dosyası kapsamında, suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması nedeniyle şüpheli olduğu belirtilerek yapılan talebe istinaden, 5271 sayılı CMK"nın 135/6 maddesi uyarınca verilen iletişimin tespitine dair kararın yerindeliği ile iş bu karara yönelik sunulan kurum yazısının itiraz dilekçesi mahiyetinde olup olmadığına ilişkindir.
IV-HUKUKSAL DEĞERLENDİRME;
Yasal mevzuat şöyledir;
17.08.2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 670 sayılı KHK (18 Temmuz 2018 tarihinde tamamen kaldırılmıştır.)
Kişisel verilerin paylaşımı
MADDE 3- (1) Olağanüstü halin devamı süresince; 22/7/2016 tarihli ve 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü ve 4 üncü maddeleri uyarınca hakkında inceleme ve soruşturma yürütülen kişiler ile bunların eş ve çocuklarına ilişkin olarak yetkili kurul, komisyon ve diğer mercilerce ihtiyaç duyulan, 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca müşteri sırrı kapsamında kabul edilenler hariç, telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespiti de dahil olmak üzere her türlü bilgi ve belge, kamu ve özel tüm kurum ve kuruluşlarca vakit geçirilmeksizin verilir.
5271 sayılı CMK"nın
Tanımlar
Madde 2 – (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
...e) Soruşturma: Kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi,... İfade eder.
İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması;
Madde 135 – (1) (Değişik: 21/2/2014–6526/12 md.) Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması durumunda, hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi (…) dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Cumhuriyet savcısı kararını derhal hakimin onayına sunar ve hakim, kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hakim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılır. (Mülga son iki cümle: 24/11/2016-6763/26 md.) ...
(6) (Ek: 2/12/2014-6572/42 md.) Şüpheli ve sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespiti, soruşturma aşamasında hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma aşamasında mahkeme kararına istinaden yapılır. Kararda, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısını tespite imkân veren
kodu ve tedbirin süresi belirtilir. (Ek cümleler: 24/11/2016-6763/26 md.) Cumhuriyet savcısı kararını yirmi dört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi hâlinde kayıtlar derhâl imha edilir...
İhbar ve şikayet:
Madde 158 – (1) Suça ilişkin ihbar veya şikayet, Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir...
(6) (Ek: 15/8/2017-KHK-694/145 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/140 md.) İhbar ve şikâyet konusu fiilin suç oluşturmadığının herhangi bir araştırma yapılmasını gerektirmeksizin açıkça anlaşılması veya ihbar ve şikayetin soyut ve genel nitelikte olması durumunda soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilir. Bu durumda şikayet edilen kişiye şüpheli sıfatı verilemez. Soruşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar, varsa ihbarda bulunana veya şikayetçiye bildirilir ve bu karara karşı 173 üncü maddedeki usule göre itiraz edilebilir. İtirazın kabulü hâlinde Cumhuriyet başsavcılığı soruşturma işlemlerini başlatır. Bu fıkra uyarınca yapılan işlemler ve verilen kararlar, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak Cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından görülebilir...
A-)1 no"lu istem yönünden yapılan incelemede;
İtiraz kanunun ayrıca hüküm koymadığı hallerde 35 inci maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Dilekçe için şekli bir şart bulunmamaktadır. İçeriğinde başvuruya konu olan karar, kararın tarihi, gerekçe, kararı veren hakim veya mahkeme, itirazın gerekçesi, gönderilecek mercii ve talep yer alır (Özen, Ceza Muhakemesi Hukukunda Kanun Yolu (2011) sh 113) Ancak bu hususların dilekçede yer alması zorunlu değildir. Kararı veren mahkemeye verilecek dilekçede meramın anlatılması ve neden itiraz edildiğinin belirtilmesi yeterlidir. Önemli olan Kanun yoluna başvurma iradesi ve yapılan başvurunun maddi anlamda içeriksel olarak kanun yolu özelliğine sahip olup olmadığıdır.
Somut olayda, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yürütülen soruşturma kapsamında hakkında daha önceden kovuşturmaya yer olmadığına ve bu iddia kapsamında başlatılan disiplin soruşturması neticesinde de disiplin cezası verilmesine yer olmadığına dair kararların verildiği ve bu kapsamda 5271 sayılı CMK"nın 172/2 maddesince aynı fiilden dolayı kamu davası açılması hususunda hakkında Sulh Ceza Hakimliğince verilen bir kararın bulunmadığı anlaşılan şahsa yönelik, adli soruşturmanın seyrine ilişkin düzenli bilgi verilmesi hususu da belirtilerek 667 sayılı KHK"nın ilgili hükümleri gereği oluşturulan Kurul değerlendirmesine esas alınmak üzere araştırma yapılarak, bilgi ve kanaat notunun gönderilmesinin istenilmesine dair evrakın, CMK"nın 158/6 maddesine istinaden ihbar dosyasına kaydını müteakip anılan yasanın sarahat ve gerekçesi hilafına, süreçte tanzim edilen bir kısım müzekkereler ve tahkikat evraklarında "silahlı terör örgütüne üye olma suçuna yönelik olarak yürütülen soruşturmaya esas olmak üzere kimlik bilgileri belirtilen şüpheliye yönelik" olduğunun belirtildiği görülen, araştırma/soruşturma evrakı kapsamında;
Adalet Komisyonu Başkanlığı yazısına el yazısı ile not edildiği ancak hat sahibi veya kullanıcısı olduğuna dair bir kayda veya rapora rastlanılmayan fakat süreçte kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen soruşturma evrakı kapsamında tanzim edilen araştırma tutanağı içeriğinde belirtildiği görülen, CMK"nın 135/6 maddesi kapsamında suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması nedeniyle şüpheli adına kayıtlı olduğu belirtilerek 13.06.2018 tarihinde Cumhuriyet savcısınca yapılan istem üzerine, itiraz başvurusuna rastlanılmayan Van 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 2018/2947 d. iş sayılı kararı ile soruşturma konusu suça yönelik olduğu belirtilerek, 15.12.2011-15.07.2012 tarihlerine yönelik iletişimin tespitine karar verilen ancak verilerin gönderilmediği anlaşılan gsm hattına yönelik;
Olağanüstü halin devamı süresince hakkında inceleme ve soruşturma yürütülen kişilerle ilgili telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespiti de dahil olmak üzere kişisel verilerin vakit geçirilmeksizin verilmesine yönelik düzenleme de dikkate alındığında,
Cumhuriyet savcısınca, CMK"nın 135/6 maddesi kapsamında suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması nedeniyle, şüphelinin adına kayıtlı olduğu belirtilerek 01.01.2012-31.12.2018 tarihlerine yönelik olarak iletişiminin tespitine dair 11.03.2019 tarihinde yapılan talebin kabulüne dair, ilgililerin öğrenmesinden itibaren itiraz kanun yolunun açık olduğu belirtilen Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11.03.2019 tarih 2019/929 d. iş sayılı CMK"nın 135/6 maddesi uyarınca verilen iletişimin tespitine dair kararına karşı, 671 sayılı KHK ile kapatılan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının görev ve yükümlülüklerinin devredilmesi nedeni ile ilgili yönetmelik hükümleri gereğince CMK"nın 135. maddesi kapsamında verilen kararlara yönelik yapılacak iş ve işlemleri tek bir merkezden yürütmek, taleplerin mevzuata uygunluğunu incelemek ve gerektiğinde yetkili mercilere başvuruda bulunma yetkisine istinaden Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu"nca, Van 2. Sulh Ceza Hakimliğine sunulmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen, 04.04.2019 Cumhuriyet Başsavcılığı ön büro havaleli 27.03.2019 tarihli, süreçte 25.03.2019 tarihinde kuruma intikal ettiği bildirilen ve 2019/929 değişik iş sayılı kararın ilgi tutulduğu, içeriğinde özetle 5271 sayılı CMK"nın 158/6 maddesine dayanan talebe yönelik ihbar dosyası kapsamında, kanunun 173. maddesi nazara alındığında yürütülen bir soruşturmadan bahsedilemeyeceğinden, CMK"nın 135 maddesi anlamında yapılan bir soruşturma işlemi bulunmadığından, şüpheli sıfatına haiz olmayan şahsa yönelik verilen tespit kararının mevzuata aykırı olması nedeni ile yerine getirilemeyeceği değerlendirmesi ile işlem yapılmadığının belirtilerek "bilgi" ve "gereği"nin arz olunduğu dilekçesine istinaden, 17.10.2019 tarihinde Cumhuriyet savcısınca kurumca yapılan itirazın reddine karar verilmesi hususunda yaptığı talebin, kurumun yazısında karara yönelik bir itirazda bulunulmadığından kararın kesinleşmiş olduğu ve yerine getirilmesi gerektiği gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına dair itiraz yolu açık olmak üzere verilen Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2019/3313 değişik iş sayılı kararına yönelik;
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 22.11.2019 tarih ve 04.12.2019 havale tarihli, 27.03.2019 tarihli kurum yazısının itirazi nitelikte olduğu, Cumhuriyet savcısınca da yazının itiraz kapsamında değerlendirildiği, bu kapsamda CMK"nın 158/6 maddesine dayanan talebin kanunun 135. maddesi anlamında yapılan bir soruşturma işlemi olarak kabul edilemeyeceğinden, itirazın değerlendirilerek CMK"nın 268. maddesi uyarınca kararın düzeltilmesi, itiraz nedenleri yerinde görülmez ise dilekçenin itirazı incelemeye yetkili merciiye gönderilmesine dair kurumca yapılan itirazın, Hakimliğin 31.12.2019 tarih 2019/4135 değişik iş sayılı kararıyla reddi ile itiraz merciine gönderilmesine müteakip, Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06.01.2020 tarih 2020/1 değişik iş sayılı kesin kararı ile 2019/3313 d.iş sayılı kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile itirazın reddine kesin olarak karar verildiği ve kesinleşen karar gereği gönderilen verilerde inceleme yapılarak rapor tanzim edildiğinin anlaşılması karşısında;
22.11.2019 tarihli kurumca yapılan itiraza atfen verilen 27.03.2019 tarihli dilekçenin, amacı, mahiyeti ve içeriği itibari ile Van 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 11.03.2019 tarih 2019/929 d. iş sayılı kararına itiraz mahiyetine olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğundan, itiraz edenin itiraza hakkı olup olmadığı, itirazın süresinde yapılıp yapılmadığı ve haklı gerekçelere dayanıp dayanmadığı yönünden değerlendirilerek, esasa yönelik bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı olduğu şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
C- 2 no"lu istem yönünden;
İncelemeye konu merci kararı ile iş bu karara dayanak teşkil eden Sulh Ceza Hakimliği kararında işin esası hakkında bir karar verilmediği görüldüğünden 1 nolu talebin kabul edildiği de gözetilerek istisnai ve olağanüstü bir yol olan Kanun yararına bozma istemi üzerine yapılan incelemenin özüne aykırı olarak "kabule göre uygulama" sonucu doğuracak şekilde karar verilmesi mümkün bulunmadığından istemin reddine karar verilmiştir.
SONUÇ:Açıklanan nedenlerle,
1-)Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.06.2020 tarih 2020/49811 sayılı kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarnamenin 1 nolu istemi yerinde görüldüğünden Van 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 06.01.2020 tarih 2020/1 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-) 2"nolu istem yönünden ihbarnamede yer alan düşüncenin, kabule göre bozma nedeni kapsamında kaldığından REDDİNE ,
3-Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 02.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.