Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3139
Karar No: 2020/5740
Karar Tarihi: 18.11.2020

Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/3139 Esas 2020/5740 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2020/3139 E.  ,  2020/5740 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Karabük Ağır Ceza Mahkemesinin 21.08.2017 tarihli ve 2017/126 - 2017/420 sayılı kararı
    Suç : Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma
    Hüküm : Sanıklar .. ..., ... hakkında ayrı ayrı; 3713 sayılı Kanunun 3/1 maddesi yollamasıyla TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvursunun esastan reddi
    Sanık ... hakkında; 3713 sayılı Kanunun 3/1 maddesi yollamasıyla TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 221/4, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 maddesi yollamasıyla 58/6, 63 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanıklar ..., ..., ..., ..., ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre;
    1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’nun örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan okullara çocuklarını göndermelerinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... için yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ... ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak;
    Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanıklar hakkında sadece TCK’nun 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerdeki tekerrür uygulamasına dair B/7, C/7, D/7 ve E/7 fıkralarından “yollaması ile aynı yasanın 58/6. maddesi” ibarelerinin çıkarılmasına, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2- Sanık ... için yapılan incelemede;
    1-)Ayrıntıları ve hukuki mahiyeti Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere;
    Örgütün kurucusu, yöneticileri ve örgüt hiyerarşisinde üçüncü veya daha yukarı katmanlarda yer alan mensuplarının zaman sınırlaması olmaksızın örgütün nihai amacından haberdar oldukları yönünde kuşku bulunmamakta ise de, bir ve ikinci katmanlarda yer alanlar açısından; Devletin her kurumuna sızan, mensupları vasıtasıyla kişi ve kurumlara yönelik, örgütün gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hale geldiği, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda “paralel yapı” veya “terör örgütü” olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Milli Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin, nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiğinin somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği, bu tarihten sonra gerçekleşen ve örgütsel faaliyet olarak kabul edilen hareketlerin örgüt hiyerarşisine dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, devamlılık ve yoğunluk içermesi gerektiği değerlendirilerek;
    Mahkemenin kabulüne göre; "sanığın Belediye Başkan yardımcısı olduğu dönemde belediye işçilerini sohbet toplantılarına çağırdığı ve bu toplantılara gelmeyen işçi statüsündeki çalışanlara zorluklar çıkarıp mobbing uyguladığının" ifade edilmesi karşısında; öncelikle sanığın Belediye Başkan yardımcısı olduğu dönemde kendisine bağlı birimlerdeki işçi statüsündeki çalışanların ayrıntılı ifadelerine başvurularak, gerekçede yer alan ihbarda belirtildiği şekilde çalışanları sohbet toplantılarına çağırıp çağırmadığı, çalışanların çağrıldığı halde gitmemeleri durumunda kendilerine yönelik mobbing uygulanıp uygulamadığı, yine UYAP bilgi havuzundan araştırma yapılarak sanık hakkında herhangi bir itirafçı beyanı olup olmadığının tespiti ile bulunması halinde ifadelerinin onaylı örneklerinin dosya arasına getirilmesi, gerekirse bu şahısların tanık olarak dinlenilmelerinin sağlanması, tüm bu deliller değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik araştırmayla hüküm kurulması,
    2-)Kabul ve uygulamaya göre;
    a)Örgütün gerçek yüzünün kamuoyunca da bilinmesinden sonra da örgütle iltisaklı dernek üyeliğini devam ettiren sanığın mahkeme kabulüne yansıyan eylemlerinin bu haliyle örgüte yardım suçu oluşturup oluşturmayacağının tartışmasız bırakılması,
    b)Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK"nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Karabük Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi