11. Hukuk Dairesi 2019/1617 E. , 2019/8218 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 18/12/2018 tarih ve 2018/277-2018/1221 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin şirket yetkilileri olan ...ile...tarafından 21/07/2009 tarihinde kurulduğunu, şirketin kuruluşu ile "AKIL İŞLERİ" ibaresinin de 27/07/2009 tarihinde müvekkili şirket adına tescil edildiğini, gerek müvekkili şirketin ticaret ünvanın ana belirleyici ifadesi olan, gerekse de markası olan "Akıl İşleri" ibaresini tanıtan, ülke çapında, hatta yurt dışında tanınmış bir isim ve marka haline getirenin de müvekkili şirket olduğunu, davalının ise ticaret odasına kayıt tarihi müvekkili şirketten sonra 29/12/2010 tarihinde olduğunu, davalı şirketin kuruluş tarihinin müvekkili şirketin kuruluş tarihinden ve markasından sonraki bir tarihte olduğunu, davalı şirketin buna rağmen müvekkili şirketin ticaret unvanı ve tescilli markası ile hemen hemen aynı sözcükleri ticaret unvanı olarak tescil ettirdiğini bu durumun müvekkili şirket aleyhine haksız rekabet yarattığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalının ticaret unvanındaki "Akıl Fikir İşleri" sözcüklerinin ticaret sicilinden terkini ve davalının müvekkili şirketin ticaret unvanına tecavüzünün önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 29/12/2010 tarihinde ticaret unvanını hukuka uygun şekilde tescil ettirdiğini, AFİ logolu "AFİ AKIL FİKİR İŞLERİ" ibareli markayı da koruma süresi 08.11.2013 tarihinden başlamak üzere Türk Patent Enstitüsü nezdinde marka siciline tescil ettirdiğini, müvekkili şirketin ticaret sicilinde tescillenmiş olduğu nace kodu ile davacının ticaret sicilinde tescillenmiş olduğu nace kodunun farklı olduğunu, müvekkili şirketin ticaret unvanının davacı yanın ticaret unvanı ile iltibas yaratmadığını, davacının dava açılmadan önce uzun süre sessiz kalmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu açıklanan nedenlerle haksız rekabet şartlarının oluşmadığına, müvekkili şirketin kullandığı ticari unvanının hukuka uygun olarak kullanıldığı ve karıştırılma ihtimali doğmadığından ticaret unvanında yer alan "Akıl Fikir İşleri" ibaresinin ticaret sicilinden terkin edilmesine yer olmadığına, ticaret unvanına tecavüzün olmadığına ve haksız açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda, davacının “Akıl İşleri Tasarım Reklamcılık Proje Uygulama San. ve Tic. Ltd. Şti.” davalının “Akıl Fikir İşleri Ajans Ltd. Şti.” şekilindeki ticaret unvanlarının kök kısımlarında yer alan “Akıl İşleri” ve “Akıl Fikir İşleri” ibareleri benzer olduğu gibi, iki şirketin faaliyet alanlarının da benzer olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, davalı şirketin unvanındaki "AKIL FİKİR İŞLERİ" sözcüklerinin ticaret sicilinden terkinine ve bu şekilde davalı yanın davacının ticari unvanına olan tecavüzün önlenmesine, kararın bir özetinin masrafı davalı yandan karşılanarak ulusal çapta yayın yapan gazetelerden birinde ilanına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.