Abaküs Yazılım
5. Daire
Esas No: 2022/5122
Karar No: 2022/3049
Karar Tarihi: 11.05.2022

Danıştay 5. Daire 2022/5122 Esas 2022/3049 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 5. Daire Başkanlığı         2022/5122 E.  ,  2022/3049 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    BEŞİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/5122
    Karar No : 2022/3049

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanması amacıyla oluşturulduğu ve münhasıran bu suç örgütünün mensupları tarafından kullanılmakta olan bir ağ olduğu belirlenen ByLock iletişim sistemini kullandığının, FETÖ/PDY terör örgütüne müzahir Bank Asya isimli banka için ülke genelinde eylemler yapıldığı tarihte Bank Asya'ya para yatırdığının ve hesabında bulunan para miktarını FETÖ/PDY terör örgütü liderinin talimat verdiği tarih sonrasındaki dönemde artırdığının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı olan Aktif Eğitimciler Sendikasına 27 ay süreyle üye olduğunun, FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle kapatılan Kimse Yok Mu Derneği'ne Ocak 2014-25/10/2014 tarihleri arasında ödeme bilgisinin bulunduğunun, FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle kapatılan Mermuş Özel Eğit. Öğ.Tur. San. İşl. A.Ş.'ye 27/06/2014-02/01/2015 tarihleri arasında ödeme bilgisinin bulunduğunun, FETÖ/PDY'ye aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesiyle TMSF'ye devredilen Cihan Medya Dağıtım A.Ş.'ye 02/05/2014-02/07/2014 tarihleri arasında ödeme bilgisinin bulunduğunun, hakkında yürütülen ceza kovuşturmasında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyet kararı verildiğinin tespit edildiği, bu durumda davacının durumunun değerlendirilmesinde ve hükme esas alınabilecek nitelikte görülüp yukarıda aktarılan Komisyon tespitleri ile davacı ile ilgili ceza yargılamasında elde edilen deliller birlikte dikkate alındığında, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile en az irtibat derecesinde bağının olduğu, davacının başvurusunun reddine dair Komisyon kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; hakkında soruşturma yürütülmeden, savunma hakkı tanınmadan ve somut hiçbir delil sunulmadan kamu görevinden çıkarılmasına karar verildiği, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, olağanüstü hal döneminde yalnızca olağanüstü halin gerekli kıldığı konularla ve olağanüstü hal süresiyle sınırlı tedbirler alınabileceği, Bakanlar Kurulunun Anayasa ve kanunların kendisine vermediği bir yetkiyi kullanmak suretiyle işlem tesis ettiği, kamu görevinden çıkarma işleminin tesisi için Anayasa'da ve kanunlarda öngörülen usul ve esaslara riayet edilmediği, dava konusu işlemin unsurları itibarıyla hukuka aykırılık teşkil ettiği, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun'un 46/1. maddesinde belirtilen 30 günlük yasal süresi içinde temyiz isteminde bulunulmadığından davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararıyla kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    İLGİLİ MEVZUAT:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin bu maddede bentler halinde sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar başka Kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği, 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren mercinin temyiz isteminin reddine karar vereceği, ilgili mercinin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapıldığı hususunun dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması halinde de 6. fıkrada sözü edilen kararın daire ve kurulca kesin olarak verileceği hükme bağlanmıştır.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen adreste tebligat" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasında, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir." hükmüne; aynı maddenin 2. fıkrasında ise, ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.'' hükmüne yer verilmiştir.
    Aynı Kanun'un "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesinin 2. fıkrasında ise, "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." hükmüne yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen hükümlerin değerlendirilmesinden, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak, öncelikle muhatabın bilinen (dilekçesinde bildirdiği) adresine tebligat yapılması gerektiği; bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adresi olması arasında fark bulunmadığı; her iki adresin de Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adres olarak kabul edilmesi gerektiği; bu tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, ikinci tebligatın muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinden; temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, davacının bilinen son adresine tebligata çıkarıldığı, adresin kapalı olması nedeniyle söz konusu tebligatın iade edildiği, bunun üzerine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca davacının adres kayıt sistemindeki adresine tebligata çıkarıldığı, tebligatın, 10/01/2022 tarihinde muhatap adresinin kapalı olması sebebiyle anılan Kanun hükmü gereğince 2 No'lu haber kağıdı adres kapısına yapıştırılmak suretiyle mahalle muhtarı imzasına usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda, … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesi kararının, davacının adresinin bağlı olduğu mahallenin muhtarına 10/01/2022 tarihinde tebliğinin gerçekleştiği, bu tarihi izleyen günden itibaren başlayan 30 günlük temyiz süresinin son gününün 09/02/2022 tarihi olduğu, ancak davacı tarafından verilen temyiz dilekçesinin 10/02/2022 tarihinde kayıtlara girdiği görülmüş ve temyiz isteminin süresinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının TEMYİZ İSTEMİNİN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
    2. Davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen … TL temyiz başvuru harcı ile … TL temyiz karar harcının ve kullanılacak posta giderinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 11/05/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi