Abaküs Yazılım
İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/147
Karar No: 2021/633
Karar Tarihi: 14.09.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/147 Esas 2021/633 Karar Sayılı İlamı

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/147 Esas
KARAR NO: 2021/633
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/03/2021
KARAR TARİHİ: 14/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili ----- harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı borçlu şirkete ticari ilişki çerçevesinde medikal malzeme satış yaptığını, yapılan satışların faturalandırıldığını, davalı borçlu şirketin dava konusu faturaların bedelini ödememesi üzerine müvekkili tarafından şifahen ödeme talebinde bulunulduğunu fakat her hangi bir ödeme yapılmadığını, borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu şirket hakkında ----- sayılı dosyası marifetiyle icra takibi yapıldığını, davalı borçlu şirketin kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, arabuluculuk müessesesine başvurulduğunu anlaşamama tutanağı düzenlendiğini, takip konusu alacağın tahsili için iş bu davayı ikame zaruretinin hasıl olduğunu belirterek davanın kabülü ile itirazın iptaline, takibin devamına, takip konusu alacağın 20'sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, dava masraf, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettikleri ile dilekçeleri ekindeki ------ görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket kayıtlarında böyle bir borcun mevcut olmadığını, karşı tarafın alındığını iddia ettiği hizmetin hem alınmamış hem de dayanak olarak iddia edilen faturaların müvekkiline ibraz edilmediğini karşı tarafın bunu kanıtlaması gerektiğini; Davacı tarafın ortada bir alacağı olmamasına karşın kabul anlamına gelmemekle birlikte icra takibine giriştiğini belirterek haksız ve kötü niyetli davanın reddini, karşı tarafın talep ettiği alacağının asgari yüzde 20'si oranında kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,açık hesap ilişkisine dayalı başlatılan ----- takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali davasıdır.Ödeme emrinin borçluya ---tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin 7 günlük yasal itiraz süresi içerisinde---- tarihinde ödeme emrine itiraz dilekçesi sunarak takibi durdurduğu görüldü.
---- dosyasının dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
---tarihli ara karar ile dosyanın bir mali müşavir uzman bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve ----tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda özetle;
"Dosyadaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi, nihayetinde bilirkişiye verilen taraflara ait defter ve belgeleri inceleme görevi ile sınırlı olmak üzere, yukarıda anlatılan görüş ve gerekçelerle, nihai takdir ve değerlendirme-----uyarınca ticari defterlerini sunmayan davalı tacirin karşı taraf alacağının varlığını kabul etmiş sayılacağı takdirinin ---- ait olduğu;
Davacı---- ----madde uyarınca sahibi lehine delil olarak kullanılma niteliğinde bulunduğu;
Davacı ------- takip ve dava tarihleri itibari ile --- alacaklı olduğu;
--- davacı lehine avans faizi hakettiğine hüküm vermesi halinde, davacı ----sayılı yasaya istinaden takip tarihinden --------- oranında avans faizi talep edebileceği;" şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
Her ne kadar takip cari hesap alacağı adı altında başlatılsa da taraflar arasındaki ilişki açık hesap ilişkisidir
---- maddesine göre iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesi olarak tanımlanmıştır. Aynı maddelerde cari hesap sözleşmelerinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağı belirtilmiştir. Buna göre, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadıkça TTK’nın cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamayacaktır.
Açık hesap ilişkisi ise önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumudur. Açık hesap ilişkisinde taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarından, bu ilişkiye TTK’daki cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamaz.
Taraflar arasındaki ilişkinin cari hesaba değil açık hesap ilişkisine dayalı olduğu anlaşılmış ve mahkememizce bu yönde yargılama sevk ve idare edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.Davacı taraf bedeli ödenmeyen faturalardan kaynaklanan açık hesap ilişkisine dayalı alacak talebinde bulunmaktadır.Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür.6102 sayılı TTK'nın 21/2.maddesi şu şekildedir: ''Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır''.TTK'nın 21/2.(6762 sayılı TTK'nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu,süresinde itiraz edilmemekle münderecatından sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine,adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir.Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır.Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle,adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması,faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir.
Davacı tarafından açık hesap ilişksine dayalı başlatılan takip sonrası açılan itirazın iptali davasında ticari defterlere delil olarak dayanılmıştır.---- tarihli celsenin --- nolu ara kararı ile taraf ticari defterlerinin incelenmesine ilişkin ara karar kurulmuş ve---- ihtar edilmiş,ticari defterlerin sunulmaması halinde ticari defterlerinin usulüne uygun olması halinde sunan tarafın kayıtlarına delil olarak dayanılacağı ihtar edilmiştir.Alınan bilirkişi raporu ile birlikte yalnızca davacı taraf ticari defterlerini incelemeye esas olmak üzere ibraz etmiş ve davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmemiştir.Davacı tarafın ticari defterlerinde yer alan kayıtların talebi ile uyumlu olduğu görülmekle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Alacağın likit olması konusunu------Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir.” şeklinde açıklamıştır.Bir alacağın likit olup olmadığı hususu değerlendirilirken her uyuşmazlık kendi koşullarında değerlendirilecek,alacağın miktarının belli ve sabit ya da borçlu tarafından bilinebilir olduğu durumlarda söz konusu alacağın likit olduğu kabul edilecektir.
--- kararlarına göre fatura alacakları likit niteliktedir. ---- kararına göre; “Uyuşmazlık, davacının davalıya faturayla sattığı mal bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, borcun miktarı belirlenebilir (likit, hesap edilebilir) olduğundan, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı isteyen davacı yararına İİK.nun 67/2 nci maddesi uyarınca tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu istemin reddi doğru görülmemiştir.” denilerek fatura alacağının likit niteliği belirtilmiştir. Alacağın faturalara bağlı açık hesap ilişkisine dayalı alacak olması nedeniyle kabul edilen asıl alacağın yüzde 20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davacı tarafın iddiasını ticari defterlerin delil niteliği göz önüne alınarak ispat ettiği görülmekle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile;
1-)---- dosyasına yapılan itirazın iptaline. Takibin takip talebi doğrultusunda devamına,
2-) Kabul edilen asıl alacak miktarı olan ----üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 806,71 TL harçtan, peşin yatırılan 142,63 TL harcın düşümü ile geri kalan 664,08 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 142,63 TL harç , 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 84,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.026,63‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T'ye göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
7- 1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2021



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi