İtiraz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
İtiraz Edilen Daire Karar: Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı kararı
İtirazla İlgili Mahkeme Kararı: Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2013 gün ve 2011/3 Esas, 2013/678 Karar sayılı kararı
İtirazla İlgili Hüküm : TCK"nın 241/1, 62/1, 52/2-4, 53, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Suç: Tefecilik

TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.06.2020 tarih ve 16- 2019/10955 sayılı yazısı ile özetle; Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak suçundan CMK"nın 223/2-e. maddesi uyarınca beraatine, Tefecilik suçundan sanık ..."in atılı suçtan mahkumiyetine ve tefecilik yapmak suçundan elde edildiği sabit olan ve suçun konusunu oluşturan Silifke İlçesi Burunucu köyü mevkiinde bulunan 11 cilt, 1058 sayfa ve 1060 parselde kayıtlı arsanın sanık ... adına kaytlı 2/5 hisseli taşınmazın, 5237 sayılı TCK"nın 55/1. maddesi gereğince müsaderesine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2013 gün ve 2011/3 Esas, 2013/678 Karar sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği; 16/01/2014 tarihli ve 5- 2014/5599 nolu Tebliğname ile verilen hükmün onanmasının talep edildiği ve hükmü inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı kararı ilamı ile suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak suçundan temyiz istemlerinin CMUK’nın 317. maddesi gereğince reddine, tefecilik suçundan verilen hükmün düzeltilerek onanmasına, müsadere hükmünün ise bozulmasına karar verildiği; Özel Dairece yerel mahkeme hükmünün müsadere yönünden bozulması üzerine mahkemece yapılan yargılama sırasında, sanık ... müdafiinin sanığın temyiz aşamasında ölmüş olduğunu beyan ettiği, UYAP üzerinden alınan nüfus kaydına göre sanık ..."in 23.03.2016 tarihinde öldüğünün anlaşıldığı; Yargıtay CGK"nın 05.03.2013 günlü, 2012/1-1560 esas ve 2013/81 karar sayılı ve aynı günlü 2013/8-131 esas ve 2013/75 karar sayılı içtihatlarında da belirtildiği üzere, temyiz incelemesinden önce sanığın ölmesi hâlinde, müsadereye tâbi eşya olsa bile 5237 sayılı TCK"nın 64. maddesi uyarınca hükmün bozulmasıyla yetinilmesi, müteakip işlemlerin ise mahkemesince yapılması gerektiği, dolayısıyla sanık hakkındaki hüküm kesinleşmeden ölümü nedeniyle hukuki durumun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu, bu nedenle de inceleme tarihinde ölü olan sanık hakkındaki hükümün düzeltilerek onanmasına dair karara itiraz etmek gerektiği belirtilerek, mezkur itirazın kabulü ile Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı düzelterek onama kararının kaldırılmasına, Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2013 gün ve 2011/3 Esas, 2013/678 Karar sayılı hükmün sanık ..."in ölümü nedeniyle bozulmasına karar verilmesi itirazen arz ve talep olunmuştur.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İtirazın konusu, temyiz incelemesi tarihi itibariyle ölü olan sanık hakkındaki hükümlerin bu nedenle bozulması gerektiğine ilişkindir.
TCK"nın 64/1 maddede "Sanığın ölümü hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir. Ancak, niteliği itibarıyla müsadereye tabi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak bunların müsaderesine hükmolunur." düzenlemesini getirmiştir.
Sanığın güncellenmiş nüfus kaydının incelenmesinden 23.03.2016 tarihinde öldüğü anlaşılmış olup, sanığın atılı suçtan mahkumiyetine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2013 gün ve 2011/3 Esas, 2013/678 Karar sayılı hükmün sanığın ölümünden sonra temyiz incelemesine konu olduğu ve Dairemizin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı kararı ile hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
Sanığın güncellenmiş olan nüfus kaydına, Dairemizin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı kararına ve CMK’nın 64/1. maddesine göre itirazın kabülüne karar vermek gerekmiştir.

KARAR:
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2-Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 26.09.2017 gün ve 2017/1781 Esas, 2017/5095 Karar sayılı sanık ... yönünden vermiş olduğu düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,
3-Sanık ...’in hükümden sonra temyiz aşamasında 23.03.2016 tarihinde öldüğüne ilişkin UYAP ortamından alınan nüfus kaydı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
4-Dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.