7. Hukuk Dairesi 2021/320 E. , 2021/1604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.02.2017 gününde verilen dilekçe ile yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair verilen 17.04.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Dava, ihale yolu ile satın alınan taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil talebinin reddine dair verilen karara karşı yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı belediyeye ait 993 ada 3 parseldeki 10 nolu dükkanın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili amacı ile dava açtıklarını, davanın kabulüne karar verildiğini, davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 14.Hukuk Dairesi"nin ... Karar sayılı ilamı ile Belediye Meclisince verilmiş bir karar ve ihalenin yapıldığına dair Encümen Kararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiğini, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiğini, kararın temyiz edilmeksizin 04.03.2009 tarihinde kesinleştiğini, yargılama sırasında bulunamayan encümen kararı yargılamadan sonra temin edildiğinden yargılamanın yenilenmesi ile davalı adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmiş, kanun yolu olarak temyiz yasa yolu belirtilmiştir.
Hükmü, yargılamanın yenilenmesini isteyen davacı vekili temyiz etmiştir.
Yargılamanın yenilenmesi, yargılama hataları ve noksanlarından dolayı, maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesini ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur.
Gerek Yargıtay kararlarında gerekse doktrinde yargılamanın yenilenmesi daha çok yeni bir dava olarak kabul edilmektedir. Yargılamanın yenilenmesi sonucu verilen karar eski hükmü kaldırdığından geçmişe etkili yenilik doğuran bir karardır. Kural olarak yargılamanın yenilenmesine kararın tarafları başvurabilir. Yargılamanın yenilenmesi olağanüstü bir kanun yolu olsa da, bir üst yargı organından değil aynı mahkemeden talep edilmektedir.
Yargılamanın yenilenmesi talebi bir dava olarak açılıp görüldüğünden, dava hakkında mahkemenin verdiği karara karşı süresi içinde diğer koşulların da bulunması halinde olağan kanun yollarına başvurulabilir.
Yapılan tüm bu açıklamalar doğrultusunda yargılamanın yenilenmesinin bir dava olduğu ve davanın açıldığı tarihte geçerli olan usul hükümlerinin uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda bölge adliye mahkemelerinin faaliyete başladığı tarihten sonra verilen, yargılamanın yenilenmesine ilişkin kararlara karşı ilk kanun yolu denetimi istinaf olup incelemekle görevli mahkeme bölge adliye mahkemesidir.
Somut uyuşmazlıkta, incelemeye konu yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin mahkeme kararı ise, bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesi gereğince kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tâbi bulunmaktadır.
Buna göre kararın istinaf incelemesinin bölge adliye mahkemeleri tarafından yapılması zorunlu olduğundan, 6100 sayılı HMK"nın 343. maddesi uyarınca gereği yapılmak üzere dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; gereği yapılmak üzere dosyanın görevli ve yetkili Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Dairesine gönderilmek üzere İLK DERECE MAHKEMESİNE İADESİNE, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 06.10.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.