
Esas No: 2014/6497
Karar No: 2014/6497
Karar Tarihi: 8/6/2017
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
YÜCEL SAYMAN BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/6497) |
|
Karar Tarihi: 8/6/2017 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Engin
YILDIRIM |
Üyeler |
: |
Serdar
ÖZGÜLDÜR |
|
|
Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
|
|
Recep
KÖMÜRCÜ |
|
|
Celal Mümtaz
AKINCI |
Raportör |
: |
Yunus HEPER |
Başvurucu |
: |
Yücel SAYMAN |
Vekili |
: |
Av. Hatice
UÇUM |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, avukat olan başvurucunun duruşma salonunda sarf
ettiği sözler nedeniyle disiplin cezası ile cezalandırılmasının ifade
özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 12/5/2014 tarihinde yapılmıştır.
3.Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5.Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü sunmuştur.
7. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı süresinde beyanda
bulunmuştur.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar
özetle şöyledir:
9. Öğretim üyesi ve avukat olan başvurucu, üç dönem İstanbul
Barosu başkanlığı da yapmıştır.
10. Olayların geçtiği tarihte gazeteci Hrant
Dink"in avukatı olarak bulunduğu duruşma salonunda kendisine
ve müvekkiline yönelik eylemli ve sözlü saldırılar sırasında kullandığı sözler
nedeniyle hakaret suçundan cezalandırılması için başvurucu hakkındakamu
davası açılmıştır.
11. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama
sonucunda suçun unsurlarının oluşmadığından bahisle başvurucunun beraatine karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin kararı
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 9/4/2013 tarihli ilamı ile onanmıştır.
12. Başvurucu hakkında duruşma salonunda sarf ettiği sözler
nedeniyle İstanbul Barosu Başkanlığına da şikâyette bulunulmuştur. İstanbul
Barosu Yönetim Kurulu tarafından disiplin kovuşturması açılmasına yer
olmadığına karar verilmiş, söz konusu karara karşı yapılan itiraz Türkiye
Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulunun kararı ile reddedilmiştir. TBB Yönetim
Kurulunun anılan kararına karşı Ankara 15. İdare Mahkemesine dava açılmıştır.
Ankara 15. İdare Mahkemesi ceza davasındaki sonuç ne olursa olsun avukat
hakkında disiplin kovuşturması açılması gerektiğini belirterek TBB Yönetim
Kurulu kararını iptal etmiştir. İdare Mahkemesi ayrıca başvurucunun eyleminin
disiplin cezası gerektirdiğine de karar vermiştir.
13. Yargı kararı ile işlemin iptali üzerine İstanbul Barosu
Yönetim Kurulunun 22/04/2010 tarihli kararı ile başvurucu hakkında disiplin kovuşturması
açılmıştır. Disiplin kovuşturması devam ederken Ankara 15. İdare Mahkemesinin
kararı, temyiz ve karar düzeltme aşamalarından geçerek kesinleşmiş ve nihai
karar 14/4/2014 tarihinde başvurucuya tebliğ edilmiştir.
14.Başvuru 12/5/2014 tarihinde yapılmıştır.
15. Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurudan sonra
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu 9/11/2015 tarihinde, başvurucu hakkında disiplin
cezası verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. İstanbul Barosu Yönetim
Kurulunun bahsi geçen kararında, Ankara 15. İdare Mahkemesinin iptal, Danıştay
8. Dairesinin onama ve karar düzeltme isteminin reddi kararları ile başvurucu
hakkındaki İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin beraat ve Yargıtay 2. Ceza
Dairesinin onama kararlarına işaret edildikten sonra "...şikayetli avukatın eylem
ve işlemlerinde 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile Türkiye Barolar Birliği Meslek
Kurallarına aykırılık tespit edilmediğinden şikayetli
avukat Yücel Sayman hakkında disiplin cezası verilmesine yer olmadığına..."
karar verildiği anlaşılmaktadır. Bahse konu karara itiraz edilmediğinden karar
kesinleşmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
16. Mahkemenin 8/6/2017 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları ve Bakanlık Görüşü
17. Başvurucu, duruşmada kullandığı sözlerden dolayı hakkında
disiplin kovuşturması açılmasına karar verilmesinin anayasal haklarını ihlal
ettiğini iddia etmiştir.
18. Bakanlık görüşünde başvuru hakkında düşme kararı verilmesi
gerektiği belirtilmiş ve görüş ekinde İstanbul Barosu Yönetim Kurulunun
9/11/2015 tarihli kararı Anayasa Mahkemesine gönderilmiştir.
19. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanında başvuru
dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmiştir.
B. Değerlendirme
20. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü"nün 80.
maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendi gereği Anayasa Mahkemesi, ihlalin
ve sonuçlarının ortadan kalkmış olması ya da benzer nitelikteki başka bir
gerekçeden dolayı başvurunun incelenmesinin sürdürülmesini haklı kılan bir
sebebin olmadığı kanaatine varması hâlinde başvurunun düşmesine karar verebilir
(S.Ö., B. No: 2013/7087, 18/9/2014, § 23).
21. Somut olayda başvurucu hakkında disiplin cezası verilmesine
yer olmadığına karar verilmiş olduğu, ihlalin ve sonuçlarının ortadan
kaldırılarak başvurucunun mağdurluk statüsünün sona erdiği ve başvurunun
incelenmesine devam edilmesini gerektiren bir husus bulunmadığı
anlaşılmaktadır.
22. Açıklanan nedenlerle başvurunun düşmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun ihlalin ve sonuçlarının
ortadan kalkmış olması nedeniyle DÜŞMESİNE,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA
8/6/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.