Abaküs Yazılım
Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/536
Karar No: 2021/645
Karar Tarihi: 09.09.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/536 Esas 2021/645 Karar Sayılı İlamı

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/536 Esas
KARAR NO : 2021/645
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2020
KARAR TARİHİ : 09/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkil şirket aleyhine ...İcra Müdürlüğü .../... esas sayılı dosya ile genel haciz yolu ile takip başlatılmıştır, tebligatın usulsüz şekilde muhtara teslim edilmiş olması nedeni ile ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edilemediğinden takibin kesinleştiğini, davaya konu icra dosyasındaki borcun hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, alacağın dayanağının diğer olarak gösterildiğini, zira ortada davalı şirket ile gerçekleştirilmiş bir ticaret, fatura, sözleşme ve evrakın bulunmadığını, alacaklının kendisini neye göre alacaklı addettiğinin belli olmadığını, taraflar arasındaki tek ilişkinin sonucu itibari ile geçekleşmemiş olan .../.../... tarihli organizasyon hizmet sözleşmesi olduğunu, komisyon alacağının doğması için gerekli olan ve kendileri namına tanzim edilmiş bir komisyon faturası yahut başka nam ve isim altında herhangi bir fatura bulunmadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile davacı şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, ilgili icra dairesindeki takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamayacağını, bu halde, borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde, hukuki bir yararı olmadığını, bundan sonra, ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki, bu da istirdat davası olduğunu. Tespit davalarında davacının davanın açılmasında hukuki yararı bulunması gerektiğini. Oysaki tebligatın usulsüzlüğüne dayanarak süreyi kaçıran davacı itiraz hakkını yitirdiğini. Dosya bedelinin tamamını ödendiğini. Süreyi kaçırdığı için dosyanın kesinleştiğini, tebligatın usulsüzlüğüne yapmış olduğu itiraz da mahkemece reddedildiğini, davacı tarafından icra dosyasına 114.688,6 TL depo edildiğini, her ne kadar icra takibinin durdurulmasına yönelik bir karar olmasa da, icra veznesine yatırılan paranın tarafımıza ödenmemesine yönelik verilen ara karar nedeniyle depo edilen 114.688,6 TL yani teminat harici kalan miktarında ödenmediğini, oysa ki Mahkemenin sadece 18.731,76 TL'nin teminat altına alınmasına yönelik ara karar oluşturduğunu, ancak oluşturulan ara karar nedeniyle icra dairesince kalan bedelinde alacaklıya ödenmeyecek algısı oluştuğunu, takip devam ettiği halde yapacakları haciz işlemi taşkın hacize girme ihtimalinden dolayı işlem yapmalarının kısıtlandığını, Mahkemenin takibin durdurulmasına yönelik bir karar olmamasına rağmen mağdur edildiklerini. Kabul anlamına gelmemek kaydıyla en azından teminat bedeli icra kasasında kalacak şekilde ara kararın değiştirilmesini talep ettiklerini. Ayrıca hali hazırda davacı borçlunun tebligatın usulsüzlüğüne yönelik itirazı üzerine ...İcra Mahkemesi .../.... Ve .../... K sayılı ilamı ile davacının davasını reddedildiğini, davanın usulden reddini ve %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve cevap vermiştir.
Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
...İcra Dairesine, Kurumlar ... Dairesine, ... Vergi Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve dosya arasına alındığı görülmüştür.
Taraflar arasında ...tarihli organizasyon sözleşmesi ile ...-.../.../... tarihinde Antalya'da gerçekleştirilecek olan gala etkinliği ve konaklamanın davalı şirket tarafından gerçekleştirileceği kararlaştırılmış olup, organizasyonun gerçekleştirilmediği tarafların kabulündedir.
Davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi için ... Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimatla alınan bilirkişi raporunda; davalı şirketin ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ve 213 sayılı VUK'larına uygun esasta tutulduklarını, davalı şirketin, davacı şirkete fatura düzenlemediğini, yasal ticari defterlerinde ise sözleşe istinaden 86.868,78 TL alacağı için bir tahakkuk kaydığı yaptığını, yevmiye defteri birinci sayfası .../.../... tarih ve ... nolu maddesinde, 120 HS. Alıcılar - ...Tur 86.868,76 TL borçlu ve 380 hs Gelecek aylara ait gelirler hs. 86.868,78 alacaklı şeklinde tek düzen hesap planına uygun muhasebe maddesi kaydı görüldüğünü, incelenen yevmiye defteriyle ilgili bir tahsilat kaydına rastlanmadığını, tarafların sözleşmeye ilişkin işlemlerinde herhangi bir faturaya rastlanılmadığını, fatura düzenlenmediğinden için de alımların bildirimi - satışların bildirimi form Ba- Bs beyanlarında bulunmadıklarını, ...Derneğinin ...-.../.../... tarihleri arasında ... da ...de yapacakları gala etkinliğinin organizasyonuna ilişkin olarak davalı şirket ile davacı şirket arasında ...tarihli 4 sayfalı 6 maddeli bir sözleşme akdedildiğini, 4 sayfalık sözleşmenin her sayfası altında tarafların kaşe ve imzaları olduğu rapor edilmiştir.
Davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi için ... Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimatla alınan bilirkişi raporunda; davacı şirketin ... ve ... yılları ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, davacı şirketin kendi ticari defterlerine göre, icra takip tarihi ve dava tarihi itibariyle, davalı yan ile ticari ilişkisinin bulunmadığını, davalı yan tarafından düzenlenmiş bir faturanın kayıtlarında yer almadığını, davacı şirketin ... ... dönemine ait BA formunda; İcra takibinin dayanağı olan ... tarihli “diğer” açıklamalı 86.868,78 TL (asıl alacak) tutarında bir beyan bulunmadığı rapor edilmiştir. Tarafların ticari defterlerine göre fatura kaydı bulunmadığı gibi davalının fatura düzenleyerek davacı şirkete tebliğ edilmediği de görülmüştür. Bu nedenle sözleşme gereği davalı şirket edimini ifa etmemiş olmakla davacının borçlu bulunmadığı kanaatine varılmış, davalı tarafa yemin delili hatırlatılmış ancak verilen kesin süre içerisinde yemin deliline başvurulmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, davalının kötüniyetli olarak takip yaptığı ispat edilemediği görülmekle kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının ...İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine,
Şartları oluşmadığından davacı lehine kötü niyet tazminatına takdirine yer olmadığına,
Davacı tarafça depo edilen borç miktarı ile teminatın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 6.397,83-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.599,46-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 4.798,37-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 12.847,59-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 1.599,46-TL Peşin/nisbi Harcı, 2.261,75-TL Tebligat, Bilirkişi, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 3.915,61TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/09/2021

Katip ...
¸e-imzalı


Hakim ...
¸e-imzalı



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi