Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/27936
Karar No: 2020/11260
Karar Tarihi: 09.11.2020

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/27936 Esas 2020/11260 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri tespit edilmiştir. Sanıkların suçlarına ilişkin verilen mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Kararda, suç tarihi itibariyle sanıkların bir işletmeyi kayıtlı olarak adlarına kaydettirdikleri ancak işletmeyi başka biriyle birlikte işlettiği ve müşterilerden aldıkları mal karşılığında sahte bir çek verdikleri belirtilmiştir. Soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporuna göre, çek üzerindeki imzaların sahte olduğu tespit edilmiştir. Mahkeme, sanıkların hukuki durumlarının takdir edilmesi için daha ayrıntılı bilgi ve beyanların alınması gerektiğinin altını çizmiştir. Kararda, suçtan elde edilen haksız menfaatin belirlenmesi ve temel adli para cezasının bu haksız menfaatin iki katından az olmaması gerektiği de belirtilmiştir. Ayrıca, kanuna aykırı bir şekilde adli para cezasının doğrudan belirlenmesi nedeniyle kararın bozulması istenmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 37/1, 204/1, 53, 158/1-f-son, 52/2-4 ve 61; 5237 sayılı TCK'nın 158. maddesi; 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2017/27936 E.  ,  2020/11260 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan, TCK"nın 37/1 maddesi delaletiyle TCK"nın 204/1 ve 53 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet
    2-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan, TCK"nın 37/1 maddesi delaletiyle TCK"nın 158/1-f-son, 52/2-4 ve 53 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık ..."in, suç tarihi itibari ile “... Züccaciye” isimli işyerinin kayden adına kayıtlı olduğu, ancak gerçekte işyerini diğer sanık ... ile birlikte işlettikleri, katılan şirket ile daha öncesinden ticari ilişkileri bulunduğu ve olay tarihinde aldıkları mal karşılığında suça konu Kuveyt Türk Katılım Bankası ... Şubesine ait 30/05/2012 keşide tarih 15.000 TL bedelli çeki verdikleri, son hamil tarafından çekin bankaya ibrazında keşidecinin bankadaki imzası ile çek üzerindeki imzası birbirini tutmadığından işlem yapılamadığının şerhedildiği, soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunda çekteki keşideci imzalarının sanıklara ait olmadığının anlaşıldığı, bu surette sanıkların iştirak halinde nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda,
    1-) Sanık ...’in kovuşturma aşamasında alınan savunmasında suça konu çekin verildiği katılan ...Ltd.Şti ile aralarında önceden dayanan ticari ilişki içinde bulunduğu, katılan firma ile çalışma şekillerinin malların kargo yolu ile İstanbul’dan gönderildikten ve teslim alındıktan sonra katılan firmada çalışan tanık ...’un çekleri almak için geldiği, alınan çeklerin tanık tarafından firmaya teslim edildiği, uzun bir süre ilişkinin bu şekilde devam ettiği, ancak işler bozulunca alınan malların çoğunun iade edildiği ve verilen çeklerin geri istendiği, malların teslim alınarak verilen çeklerin geri istendiği, verilen 5 adet çekten 3 adedinin teslim edildiğini, suça konu çekteki keşideci imzasını kendi yanında tanık ...’un imzaladığını beyan beyan etmiş olması ve sanık savunmasının tanık ... tarafından kısmen doğrulanmış olması karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, suça konu çekin önceden doğan borç karşılığı verilip verilmediği hususunun açıklığa kavuşturulması bakımından, sanıkların ve katılan şirket yetkilisinin bu hususta yeniden ayrıntılı beyanlarının alınması, bilhassa suça konu çekin mal alımı esnasında mı yoksa borç doğduktan sonra mı verildiği, suça konu çek karşılığı alınan malların sanıklar tarafından iade edilip edilmediği, çek bedelinin ödenip ödenmediği, var ise ödeme ve iade evraklarının sunulmasının istenilmesi, önceden doğan borç ilişkisinin varlığının kabulü halinde nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşmayacağının gözetilmesi, ayrıca sanık ...’e ait olduğu anlaşılan çekin keşideci imzasının yanında tanık ... tarafından atıldığını beyan etmiş olması karşısında, ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 30.03.1992 gün ve 80/98 sayılı kararında da belirtildiği üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği de dikkate alınıp, toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    2-) Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hüküm yönünden, 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde belirtilen nitelikli hallerde suçtan elde edilen haksız menfaat belli ise; TCK"nın 52. maddesi de gözetilmek sureti ile haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde temel adli para cezası aynı Kanun"un 61. maddesi uyarınca gün olarak belirlenerek artırım ve indirimler gün üzerinden yapıldıktan sonra, ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı TCK"nın 52/2 maddesi gereğince 20-100 TL arasında takdir edilecek miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerekirken doğrudan "adli para cezası" olarak belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 09/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi