
Esas No: 2020/5308
Karar No: 2022/2920
Karar Tarihi: 21.04.2022
Danıştay 8. Daire 2020/5308 Esas 2022/2920 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2020/5308 E. , 2022/2920 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5308
Karar No : 2022/2920
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLLERİ : Av. ...
Av. ...- Av....
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Çanakkale İli, Biga İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel sayılı taşınmaz maliki olan davacı tarafından, ...Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine ait İR:...ruhsat nolu altın madeni sahası için Tarım ve Orman Bakanlığınca verilen ...olur tarih ve ...ile ...sayılı maden işletme, tesis ve altyapı tesisi izinlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararında; Ulusal Yargı Ağı Portalı (UYAP) üzerinde yer alan MERNİS kayıtlarında yapılan araştırmada, davacının yerleşim yerinin İstanbul'da yer aldığı, davacının maliki olduğu taşınmaz ile dava konusu maden işletme tesisi altyapı izinlerine konu alan arasındaki mesafenin (Google Eart üzerinde yapılan incelemede kuş uçumu olarak) 51 km olduğu, davacının, davanın açıldığı tarih itibarıyla dava konusu maden işletme tesisi altyapı izinlerine ilişkin yörede ikamet etmediği ve maliki olduğu taşınmaz(lar)ının da bu yörede bulunmadığı dikkate alındığında, davacının maliki olduğu taşınmazın dava konusu maden işletme tesisi altyapı izinlerine ilişkin alan ve bu alanda gerçekleştirilecek çalışmaların etki alanı dışında yer aldığı; davacının dava konusu maden işletme tesisi altyapı izinlerine ilişkin projenin etki alanında ikamet etmediği gibi bu alanda taşınmazı bulunmadığı görülmekle, Çanakkale İli, Merkez İlçesi, ...Köyü civarında ...Madencilik San. ve Tic. A.Ş. tarafından açılıp işletilmesi planlanan "Kirazlı Altın-Gümüş Madeni Kapasite Artışı ve Zenginleştirme Tesisi" projesine ilişkin olarak Tarım ve Orman Bakanlığınca verilen ...tarih ve ...sayı ile ...sayılı maden işletme tesisi altyapı izinleri ile davacının kişisel, güncel ve meşru bir menfaatinin ihlal edildiğinden söz edilemeyeceği, bu nedenle davacının maliki olduğu taşınmaza dayanarak açtığı iş bu davada hukuken korunabilen menfaat bağının bulunmadığı anlaşıldığından, işin esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-b maddesi yarınca ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İstinaf Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğu, bölgede taşınmazının bulunmasının yeterli olduğu, resmi olmayan internet sitesi üzerinden alınan bilgiye dayanılarak hüküm kurulduğu, projenin etki alanında olup olmadığının keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak tespit edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Hukuka aykırı olduğu anlaşılan Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava; Çanakkale İli, Biga İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel sayılı taşınmaz maliki olan davacı tarafından, ...Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine ait İR:...ruhsat nolu altın madeni sahası için Tarım ve Orman Bakanlığınca verilen ...olur tarihli ve ...ile ...sayılı maden işletme, tesis ve altyapı tesisi izinlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı Kanunun 24. maddesinde; kararlarda bulunacak hususlar tek tek sayılmış olup; maddenin (b) bendinde, davacının ileri sürdüğü olayların ve dayandığı hukuki sebeplerin özeti, istem sonucu ile davalının savunmasının özeti, (e) bendinde de kararın dayanağı hukuki sebepler ile gerekçesi ve hükmün kararlarda yer alacağı belirtilmiştir.
2577 sayılı Kanunun 6754 sayılı kanunla değişik 31. maddesinde ise; bilirkişilerin, bilirkişilik bölge kurulları tarafından hazırlanan listelerden seçileceği ve bilirkişiler hakkında Bilirkişilik Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı kuralına yer verilmiş; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ''Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren hâller'' başlığını taşıyan 266. maddesinde ise; mahkemenin, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği kurala bağlamıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yargılama hukukunda, uyuşmazlığı çözmekle görevli ve yetkili yargı yerinin, kararını oluştururken davacının istemini hiç bir tereddüte yer bırakmayacak şekilde açık ve net olarak ortaya koyması ve istem ile bağlı kalması gerekmektedir. Yargılama sırasında, dava konusu istem tam olarak ortaya konulmaksızın ve ileri sürülen iddia ve savunmalar davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte olmasına karşın, makul bir gerekçe ile karşılanmamasının adil yargılanma hakkını ihlal edeceği yadsınamaz.
Anayasa Mahkemesi bir çok kararında olduğu gibi Abdullah Topçu başvurusunda da (19/4/2017 günlü, Başvuru No: 2014/8868 ) Anayasa'nın 36. maddesinin birinci fıkrasında herkesin adil yargılanma hakkına sahip olduğunun belirtildiği ancak gerekçeli karar hakkından açıkça söz edilmediği; bununla birlikte Anayasa'nın 36. maddesine "adil yargılanma" ibaresinin eklenmesine ilişkin gerekçede, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerce de güvence altına alınan adil yargılama hakkının madde metnine dâhil edildiği vurgulanmış, Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının gerekçeli karar hakkı güvencesini de kapsadığı kabul edilmiştir.
Nitekim Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinin (1) numaralı fıkrasındaki hakkaniyete uygun yargılanma hakkının kapsamına gerekçeli karar hakkının da dâhil olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin birçok kararına yansımıştır. Gerekçeli karar hakkı gereği mahkeme kararının, bir tarafça ileri sürülen argümanların esas yönlerine yeterince yanıt verebilecek kadar gerekçe ihtiva etmesi gerekmektedir ( Ruiz Torija/ İspanya, 9.12.1994 günlü Başvuru No: 18390/91).
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Case of Hiro Balani/ İspanya başvurusunda (09.12.1994 günlü, Başvuru No:18064/91 ) başvurucunun, üç iddiasının yanında dördüncü bir iddiasının daha bulunduğu davada, bu iddiasını yeterli açıklıkta ve delilleriyle birlikte ortaya koymasına karşın, iddiasının ne ilk derece ne de temyiz merci tarafından değerlendirilmemiş olmasını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1 maddesinin ihlali olarak kabul etmiştir.
İdare Mahkemesince; her ne kadar davanın konusunun Doğu Biga Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine verilen ...ve ...olur sayılı maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izinleri olduğu belirtilmişse de, kararın gerekçesi oluşturulurken, sadece Çanakkale İli, Merkez İlçesi, Kirazlı Köyünde bulunan alan için verilen ...olur sayılı maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izni esas alınarak, yapılan değerlendirme sonucu davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir. Dava konusu olan Çanakkale İli, Bayramiçi İlçesi, Akpınar Köyünde bulunan alan için verilen 1401 olur sayılı maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izni bakımından da değerlendirme yapılması gerekirken, Mahkeme kararında bu yönde bir gerekçeye yer verilmemesi sonucu gerekçeli karar hakkı ihlal edilmiştir.
Ayrıca, davacının, Çanakkale İli, Biga İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...parselde yer alan taşınmazının, Çanakkale İli, Bayramiçi İlçesi, Akpınar Köyünde bulunan alan için verilen dava konusu ...olur sayılı maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izni ile Çanakkale İli, Merkez İlçesi, Kirazlı Köyünde bulunan alan için verilen dava konusu ...olur sayılı maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izninin etki alanında olup olmadığının açık ve net olarak ortaya konulması, dava konusu izinlerin, davacının kişisel, güncel ve meşru menfaatini ihlal edip etmediğinin tespit edilebilmesi için zorunludur. Yalnızca, davacının taşınmazı ile dava konusu izin alanları arasındaki mesafenin dikkate alınması, etki alanının tespit edilmesi için yeterli değildir. Hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren bu hususların ortaya konulabilmesi için davacının taşınmazının, dava konusu izinlerin etki alanında olup olmadığının, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle tespit edilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda; davacının maliki olduğu taşınmazın, madencilik faaliyetinin yürütülmesi kapsamında Orman Kanunun 16. maddesi gereğince verilen dava konusu maden işletme, tesis ve alt yapı tesis izinlerinin etki alanında olup olmadığının keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle tespit edilerek, davacının, dava konusu izinler bakımından kişisel, güncel ve meşru menfaatinin belirlenmesi gerektiğinden, eksik inceleme ve değerlendirme sonucu davayı ehliyet yönünden reddeden İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf istemini reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bununla birlikte; davacının ehliyetli olduğunun anlaşılması durumunda, dava konusu maden işletme, tesis ve altyapı tesisi izinlerinin hukuka uygun olup olmadıklarının değerlendirilerek, karar verilmesi gerektiği de açıktır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan ...TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 21/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.