
Esas No: 2019/11524
Karar No: 2019/19844
Karar Tarihi: 05.11.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/11524 Esas 2019/19844 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : 7"inci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi Diyarbakır
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığına, mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Olay günü sanığın, müşteki ...’a söylediği kabul edilen ""oturmuyorum lan"" şeklindeki sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, sanığın bu suçtan beraatı yerine, olayda uygulama yeri bulunmayan hakaretin karşılıklı olarak gerçekleştiği gerekçesi ile 5237 sayılı TCK"nin 129/3. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple, 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA,
2) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
a) Sanığın üzerine atılı suçun 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/2-b,son maddeleri kapsamında olup alt sınırı 5 yıl hapis cezasından fazla olduğundan, 5271 sayılı CMK"nin 150/3. maddesinin açık hükmü karşısında sanığın müdafii ile temsil edilmesi zorunluluğu bulunduğundan, karar duruşmasında sanık müdafiinin yokluğunda karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 188/1. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
b) Kabule göre, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edildiği hususu da dikkate alınarak 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 05.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.