
Esas No: 2016/6283
Karar No: 2018/305
Karar Tarihi: 16.01.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6283 Esas 2018/305 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08.12.2015 tarih ve 2015/7-2015/407 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... nezdinde tescilli “...” esas unsurlu seri markalarının bulunduğunu, davalının ... nezdinde tescilli "... LTD. ŞTİ." ibareli markası bulunduğunu, bu markanın müvekkili markasına ayırt edilemeyecek düzeyde benzer olduğunu, kapsamlarının da benzer olduğunu, müvekkilinin “...” markaları dikkate alındığında “...” markasının davacı şirketin seri markalarından biri olarak algılanacağını, ileri sürerek 2011/57016 sayılı "... LTD. ŞTİ." markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili markası ile davacı markalarının benzer olmadığını, müvekkilinin unvanını markalaştırdığını, unvanın da davalı markasından önce kullanıldığını, ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının "..." ibaresinden oluşan markasının asıl unsurunun "..." olduğu, davacının markalarında asıl unsuru teşkil eden kelimenin davalı markasında aynen yer aldığı ve yanına "AT" şeklinde eklemenin yapıldığı, bu eklemenin tarafların marka ve işaretleri arasındaki karışıklığın önlenmesini engelleyecek nitelikte olmadığı, davalının markasındaki "AT" markası ekinin işitsel, görsel ve intiba açısından davacının markası ile arasındaki benzerlikten kurtarmadığı, davacının "..." markasıyla Türkiye genelinde işletmelerinin bulunduğu ve tanınmışlığının olduğu, davalının "..." ibareli markası ile davacının "..." ibareli markaları arasında ses, görsel ve genel itibariyle ortalama alıcıları yanılgıya düşürebilecek nitelikte benzerlik bulunduğu, buna göre davalının "..." markası görüldüğünde davacıya ait tanınmış marka olan "..." markasının hatırlanabileceği, bu durumdan davalının haksız bir şekilde istifade edebileceği, gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı markasının hükümsüz kılınmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.