11. Hukuk Dairesi 2016/6324 E. , 2018/331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ..
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/03/2016 tarih ve 2011/123-2016/39 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... Bank vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı bankanın Polatlı Şubesi müşterileri iken, banka çalışanı davalı ...’in davacıların hesaplarından muhtelif tarihlerde çektiği paralardan 30.07.2007 günü haberleri olduklarını, bu davalının savcılık ifadesinde paraları elden alıp, davacıların hesabına yatırdıktan sonra, daha önce aldığı para çekme dekontları ile çektiğini ikrar ettiğini, toplam 15 müşterinin paralarını zimmete geçirdiğini, daha önce de bu tür eylemleri saptanan bu davalıyı bankanın ısrarla çalıştırmaya devam ettiğini, adam seçmede bankanın kusurlu olduğunu ileri sürerek, 540.000,00 TL’nın faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, davacı ...’ün davalı çalışanı ile olan yakın ilişkisinin sonuçlarına katlanması gerektiğini, 5,5 yıl boyunca hesap cüzdanı ve hesap mutabakatı almamasının ve hesap içeriğini bilmemesinin mümkün olmadığını, havale, eft ve çek işlemleri yapılan bir hesaptan haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, boş tediye dekontlarını imzalayıp veren davacıların basiretsiz davrandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... kendisine usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulü ile 395.560,00 TL alacak ile 2.800 Euro karşılığı 5.121,35 TL’nin faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.
Kararı davacılar vekili ile davalı ... Bank A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, davacının davalılardan banka nezdindeki hesabındaki parasını diğer davalı çalışanın zimmete geçirdiği iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen ilk karar, Dairemizin 07.12.2010 tarih ve 2009/2631 Esas-2010/12614 Karar sayılı ilamıyla “... banka kayıtları ve şirket kayıtları (bilançoları, harcama cetvelleri vs) üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu kanıtlanması halinde, davacıların hesaplarını ve bakiyelerini takip ettikleri, cüzdan aldıkları, havale talimatı verdikleri, çek keşide ettikleri vs. işlemleri yaptıkları anlaşıldığında, davacıların davalıların işlemlerini kısmen ya da tamamen benimsedikleri yada davacıların en azından müterafik kusurlu oldukları sonucuna varılması, davanın reddi ya da kısmen kabulü gerekebilecektir. Mahkemece bu yön üzerinde durulması, bundan sonra davanın reddi ya da davacının müterafik kusurlu kabulü gerekip gerekmediğinin ve bunun oranının tekrar değerlendirilmesi” için bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu alınmış olmasına rağmen, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/177 Esas-2013/504 Karar sayılı dosyasında yer alan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının müterafık kusuru konusunda bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, Dairemizin 07.12.2010 tarih ve 2009/2631 Esas-2010/12614 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda davacının müterafık kusuru konusunda olumlu ve olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-Ayrıca mahkemece bozma ilamı doğrultusunda alınan ve ceza mahkemesi dosyasında bulunan bilirkişi raporları arasındaki davalı ...’in zimmetine geçirdiği paranın miktarı konusundaki çelişki giderilmeksizin karar verilmiş olması da doğru olmayıp, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre davacılar ve davalı ... Bank A.Ş. vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı ve davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar ve davalı ... Bank A.Ş vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.