8. Hukuk Dairesi 2015/2598 E. , 2015/4748 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacı 3.kişi- şirket vekili, . İcra Müdürlüğü"nün 2014/25900 sayılı icra takip dosyasında yazılan talimat uyarınca, . İcra Müdürlüğü"nün 2014/176 talimat sayılı dosyasında yapılan 08.09.2014, 01.10.2014 ve 30.10.2014 günlü hacizlere konu menkullerin müvekkiline ait olduğunu, borçlu ile ilgisinin bulunmadığını belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, asıl icra takibinin yapıldığı ve alacaklı şirketin merkez adresinin bağlı bulunduğu. İcra Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu belirterek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu ... usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir.
Diğer davalı-borçlular ... ile..."in adlarına çıkarılan tebligatlar bila-tebliğ iade olmuş ve mahkemece adı geçen davalılara yeniden tebligat yapılmamıştır.
Mahkemece, asıl takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul İcra Mahkemeleri"nin yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
Dava, 6100 sayılı HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra 06.11.2014 ’de açılmıştır. 1086 sayılı HUMK’nun 512/1. maddesine göre eşyanın bulunduğu ya da icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde istihkak davasının açılabileceği açıkça düzenlenmiştir. Bu özel yetki kuralı HUMK"nun 9. maddesindeki genel yetki kuralına ayrıcalık oluşturmakla birlikte genel yetki kuralını ortadan kaldırmadığı ve İİK’nun 50. maddesi gereğince de HUMK’nun yetkiye ilişkin hükümleri takip hukukunda da uygulandığı için hacizden doğan istihkak
davaları genel yetki kuralınca, yasada ayrıca düzenlenmiş olmadıkça (taşınmazlarda ve iflastaki istihkak davası gibi) davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir, özel yetki kuralı uyarınca da; haciz icra takibinin yapıldığı yerde uygulanmış ise bu yer, talimat aracılığı ile uygulanmışsa hacizli malın bulunduğu yer ya da icra takibinin yapıldığı yer haczi uygulayan talimat icra dairesi ile takip yeri farklı ise hacizli malın bulunduğu yer icra mahkemesinde açılabilirdi (HUMK’nun 512/1, 9, İİK’nun md. 97–99. maddeleri).
Somut olayda dava, 6100 sayılı HMK"nun yürürlüğe girmesinden sonra açılmış olup bu Kanun’da 1086 sayılı HUMK’nun 512. maddesine paralel bir düzenleme getirilmemiştir. Bu durumda İİK’nun yetkiye ilişkin 4, 50. maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nun 5, 6. maddeleri uyarınca genel yetki kuralının uygulanması gerekir. Buna göre istihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılması mümkündür. HMK’nun 7/1. maddesi gereğince davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılması mümkündür.
Davalı alacaklı taraf cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de eldeki davada davalı-borçlular üç kişi olup, davalı-borçlulardan... ve.."in yerleşim yeri adresleri Ankara ili sınırları içinde kalmaktadır. Davalılardan ikisinin yerleşim yeri adresleri Ankara ili sınırları içinde kaldığına göre davanın da.İcra Hukuk Mahkemesi tarafından ele alınıp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu durumda; Mahkemece, davalı alacaklı vekilinin yetki itirazının reddi ile taraflara usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366. ve HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde iadesine 20.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.