
Esas No: 2021/122
Karar No: 2022/2041
Karar Tarihi: 14.04.2022
Danıştay 12. Daire 2021/122 Esas 2022/2041 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/122 E. , 2022/2041 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/122
Karar No : 2022/2041
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Başkanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri ...
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Konya ili, Meram ilçesi, ...Camii İmam Hatibi olarak görev yapmakta olan davacının, hakkında yürütülen soruşturma neticesinde Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirlenen ortak nitelikleri kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca görevinin sona erdirilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesince; davacının savunmasının alınmadığı, polis memurlarınca içeriği değiştirilmiş ifadelerin okutulmadan imzalatıldığı ileri sürülmekte ise de, incelenen dosya kapsamından, davacının disiplin cezası olarak değil, 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendince memurluğa alınma şartlarından birini kaybetmesi nedeniyle meslekten çıkarıldığı, meslekten çıkarılması işlemi olan ...tarih ve ...sayılı işlemden önceki bir tarihte, 25/06/2013 tarihinde, savunmasının usulünce alındığı ve yazılı tanık beyanının sulduğu, 02/02/2013 günü saat 22:10'da düzenlenen tutanakta, emniyetteki ifadesinde ve idari yaptırım tutanağında imzasının olduğu ve belgelerin içeriğinin açık olduğu, soruşturma esnasında alınan ifadesinde davacının arkadaşlarını ziyarete gittiğini ve kimseyi göremeden geri döndüğünü, tanığının ise birlikte sohbet edip yiyip içtiklerini beyan ettiği, dolayısıyla tanık ifadesi ve davacı ifadesi arasında çelişki olduğu, tanık F.A.'nın gerek asayiş şube müdürlüğünde gerekse soruşturma esnasında ifadesi alınırken davacıyı teşhis ettiği görülmekle, davacıya isnat edilen fiilin sabit olduğu ve bu fiilin anılan Yönetmeliğin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde öngörülen ortak nitelik şartını kaybettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Polis tutanaklarının okunmadan imzalandığı, aynı olayla ilgili olarak önce kınama cezası verildiği daha sonra meslekten çıkarma cezası verildiği, aynı fiil nedeniyle birden fazla ceza ile cezalandırıldığı, kızının özürlü olduğu ve ailesinin mağdur durumda olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Duruşma yapılmadan verilen kararda usul hükümlerine uygunluk bulunmadığından, kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" üzerine Dairemize devredilen dosya incelenerek işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Konya ili, Meram ilçesi, ...Camii İmam Hatibi olarak görev yapmakta olan davacının, hakkında yürütülen soruşturma neticesinde Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirlenen ortak nitelikleri kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca görevinin sona erdirilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri de Anayasa’nın 141. maddesinde düzenlenen "yargılamanın açık ve duruşmalı" yapılması ilkesidir. Yargılamanın açıklığı ilkesinin amacı, yargısal mekanizmanın işleyişini kamu denetimine açarak yargılama faaliyetinin saydamlığını güvence altına almak ve yargılamada keyfiliği önlemektir. Bu yönüyle, hukuk devletini gerçekleştirmenin en önemli araçlarından biridir.
Adil yargılanma hakkının düzenlendiği Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (Sözleşme) 6. maddesindeki “aleni yargılamanın” varlığı, zorunlu olarak “sözlü yargılama” hakkını da içerir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay ile idare ve vergi mahkemelerinde açılan iptal ve yirmibeşbin Türk Lirasını aşan tam yargı davalarında taraflardan birinin isteği üzerine duruşma yapılacağı; üçüncü fıkrasında, duruşma talebinin, dava dilekçesi ile cevap ve savunmalarda yapılabileceği kurala bağlanmıştır. Anılan maddeye göre, taraflardan birinin isteği üzerine, duruşma yapıldıktan sonra uyuşmazlık hakkında karar verilmesi gerekmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, davacı vekili tarafından verilen ve 13/09/2013 tarihinde Mahkeme kaydına giren dava dilekçesinde duruşma yapılması isteminde bulunulduğu hâlde, Mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece davacının duruşma istemi göz önünde bulundurulmadan karar verilmesi, hem Anayasa'nın 36. maddesinde yer alan âdil yargılanma hakkına, hem de 2577 sayılı Kanun'un 17. maddesinin açık ve emredici kuralına aykırı olduğundan, usûl hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte eksiklik olarak değerlendirilmesi gereken bu husus, 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektirmektedir.
Bu itibarla, dava dilekçesinde duruşma yapılması istenilmesine rağmen, duruşma yapılmaksızın verilen İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan, bozma kararı üzerine mahkeme yeniden karar verileceğinden, davacının esasa ilişkin temyiz iddialarının bu aşmada incelenmesine gerek bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin .... İdare Mahkemesinin temyize konu ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 14/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.