Abaküs Yazılım
İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2019/214
Karar No: 2021/535
Karar Tarihi: 08.07.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/214 Esas 2021/535 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/214 Esas
KARAR NO : 2021/535

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirket tarafından davalı banka nezdinde kullanılan kredilerin teminatını teşkil etmek üzere 3. kişi adına kayıtlı ... 521. Ada 1 Parselde kayıtlı 6. Kat 318, 329 ve 345 ile 4. Kat 158 ve 159 numaralı bağımsız bölümler üzerinde davalı banka lehine ... tarihli ... ve ... yevmiye numaralı teminat ipotekleri tesis edildiğini, müvekkil şirketin 2017 yılı Şubat ayı itibariyle davalı bankaya herhangi bir borcu kalmadığından, ipoteklerin fekkini talep ettiğini ancak banka tarafından ipoteğin terkini için gerekli girişim yapılmadığından bu kere ... 19.Noterliğinin .. tarih ve ... yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ihtarın tebliğinden itibaren belirtilen bağımsız bölümler üzerindeki ipoteklerin terkin edilmesi için 7 günlük süre verildiğini, söz konusu ihtarnamenin 03.07.2018 tarihinde davalı bankaya tebliğ edilmiş olmasına rağmen herhangi bir cevap alınamadığını, beyanla müvekkili şirketin davalı bankaya borcunun bulunmadığının tespit edilerek ... ili, ... İlçesi, 521. Ada 1 Parselde kayıtlı 6. Kat 318, 329 ve 345 ile 4.Kat 158 ve 159 nolu bağımsız bölümler üzerinde davalı banka lehine tesis edilen teminat ipoteklerinin fekkine ve tapu kaydından terkin edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin davalı bankaya yüklenilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacının dava konusu gayrimenkullerin maliki olmadığını, davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, bu nedenle aktif husumet itirazlarının olduğunu, davacının tacir olup, tüzel kişiliği haiz bir şirket olduğunu, tüketici hukukundan kaynaklanan hakların tacirlere uygulanamayacağını, müvekkili bankanın tahsis edilen krediler üzerinden komisyon alma hak ve yetkisi bulunduğunu, müvekkili bankanın davacıya firmaya yönelik olarak yapmış olduğu kredi limiti yenilemesi ve tahsisine istinaden davacı taraftan komisyon tahsil ettiğini, davacı ile müvekkili banka arasında imza edilmiş olan Genel Kredi Sözleşmesi'nin sözleşme serbestliği ilkesi ve ahde vefa kuralları kapsamında ele alınması gerektiğini, davacının imzalamış olduğu sözleşme hükümleri ve mevzuat gereğince ipotek fek ücretini ödemek zorunda olduğunu, ipotek fek ücretini ödemeden kendisine ipotek fek evrakı verilmediğinden bahisle dava açmasının haksız ve hukuksuz olduğunu beyanla davanın reddine, haksız takip tazminatı, yargılama giderleri ve karşı yan vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, davalı banka nezdinde kullandırılan kredi nedeniyle davacı şirketin borcunun bulunmadığının tespiti ile bu kredinin teminatını teşkil etmek üzere 3. kişi adına kayıtlı taşınmazlar üzerine konulan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2018/798 Esas sayılı dosyasının 15/04/2019 tarihli celsesinin ara kararı ile davacının menfi tespit talebi yönünden açtığı davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına, ipoteğin fekki talebi yönünden yargılamanın devamına karar verilmiştir. Tefrik edilen dosya Mahkememizin 2019/214 Esas sayılı sırasına kaydedilmiştir.
HMK'nun 320/2 fıkrası uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının davalı bankaya kredi borcunun bulunup bulunmadığı, davacının kullandığı kredilerin temini amacıyla dava dışı üçüncü kişilerin taşınmazları üzerinde tesis edilen ipoteklerinin fekki talebi yönünden davacının aktif husumetinin bulunup bulunmadığı, ipoteğin fekki koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davaya konu taşınmazlara ait tapu kayıtları dosyamız arasına celbedilmiş ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizin 18/07/2019 tarihli duruşmasının (4) numaralı ara kararı ile; ''Davacının iddiası ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davacı bankanın Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına" karar verilmiş ve bu doğrultuda Emekli Banka Müfettişi ve Müdürü ... tarafından tanzim edilen 24/12/2019 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı firma tarafından gönderilmiş ihtar 26.06.2018 ve dava 16.08.2018 tarihleri itibariyle, davacı ... San. Ve Tic. A.Ş.nin herhangi bir borcunun bulunduğunu belgeleyememiş olmasına karşın, ipotekleri fek etmemiş olduğu, davalı banka savunma dilekçesinde Genel Kredi Sözleşmesi ve bazı yasaların ilgili maddeleri gereğince ücret/masraf ödemeleri ile ipoteklerin fek edilebileceğini beyanında bulunmakta ise de 25.12.2018 tarihli fek yazılarının yazılmamasına sebep gösterdikleri masraf tahsilatının fek yazısının yazıldığı 25.12.2018 tarihinde veya öncesinde bir ipotek fek bedeli olarak davacı firma tarafından bir masraf ödenmiş olduğuna (Yani başka bir deyimle banka tarafından ipotek fek bedeli tahsilatı sonrası ipotek fek yazılarının yazılmış olduğuna) ilişkin herhangi belge ve kayıtlarun sunulamamış olduğu, ... San. Ve Tic. A.Ş.nin borçları için teminat alınmış ipoteklerin, dava 25.12.2018 tarihi itibariyle davacının herhangi bir borcunun bulunmamasına karşın, dava tarihinden önce fek edilmemiş olması nedeniyle, davanın açılmasına sebebiyet verilmiş olup olamayacağı hukuki taktirinin sayın mahkemenize ait olduğu görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu, teknik açıdan yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı görülerek Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Mahkememizin 08/07/2021 tarihli celsesinde davacı vekillinin "Dava konusuz kalmıştır bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ediyoruz, ancak davalı davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücreti davalı aleyhine hükmedilsin.", davalı vekilinin de "Dava konusuz kalmıştır bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ediyoruz, ancak biz davanın açılmasına sebebiyet vermedik, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücreti davacı aleyhine hükmedilsin." beyanlarında bulundukları görülmüştür.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin teminatını teşkil etmek üzere 3. kişi adına kayıtlı olan ve davaya konu ... 521. Ada 1 Parselde kayıtlı 6. Kat 318, 329 ve 345 ile 4. Kat 158 ve 159 numaralı bağımsız bölümler üzerinde davalı banka lehine 24.02.2014 tarihli 4142 ve 4143 yevmiye numaralı teminat ipotekleri tesis edildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediler nedeniyle dava tarihi itibariyle davacının davalı bankaya borcunun bulunup bulunmadığı ve davacının kullandığı kredilerin temini amacıyla dava dışı üçüncü kişilerin taşınmazları üzerinde tesis edilen ipoteğin fekki koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır. Mahkememizin 2018/798 Esas sayılı dosyasının 15/04/2019 tarihli celsesinin ara kararı ile davacının menfi tespit talebi yönünden açtığı davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına, ipoteğin fekki talebi yönünden yargılamanın devamına karar verilmiş, tefrik edilen dosya Mahkememizin 2019/214 Esas sayılı sırasına kaydedilmiştir. Bununla birlikte Mahkememizce teknik açıdan yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davalı bankanın davacı şirketten herhangi bir borcunun bulunduğunu belgeleyememiş olmasına karşın, ipotekleri fek etmemiş olduğu, davalı banka her ne kadar Genel Kredi Sözleşmesi ve bazı yasaların ilgili maddeleri gereğince ücret/masraf ödemeleri ile ipoteklerin fek edilebileceğini beyanında bulunmakta ise de 25.12.2018 tarihli fek yazılarının yazılmamasına sebep gösterdikleri masraf tahsilatının fek yazısının yazıldığı 25.12.2018 tarihinde veya öncesinde bir ipotek fek bedeli olarak davacı firma tarafından bir masraf ödenmiş olduğuna (Yani başka bir deyimle banka tarafından ipotek fek bedeli tahsilatı sonrası ipotek fek yazılarının yazılmış olduğuna) ilişkin herhangi belge ve kayıtlarun sunulamamış olduğu, davacı şirketin borçları için teminat altına alınmış ipoteklerin, dava tarihi itibariyle davacının herhangi bir borcunun bulunmamasına karşın, dava tarihinden önce fek edilmemiş olması, bu durumun celbedilen tapu kayıtlar ile de sabit olduğu, keza davalı vekiline Mahkememizin 19/11/2020 ve 25/03/2021 tarihli duruşmalarının (2) numaralı ara kararları ile ''...davaya konu taşınmazlar üzerindeki ipotek fekkinin kaldırılması talepli 25/12/2018 tarihli yazıları davacının borcu kalmadığı mı yoksa başka bir sebepten dolayı yazılıp yazılmadığının Mahkememize bildirmesi için ve belirtilen evrakları sunması için kendisine son kez 1 aylık kesin süre verilmesine, aksi halde dosyadaki mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin kendisine ihtarına'' dair karar verildiği ve davalı vekilinin verilen kesin süre içerisinde herhangi bir beyanda bulunmadığının görüldüğü, dolayısıyla davalı tarafın davacının borçlu olduğu ve ipoteklerin fek koşullarının oluşmadığını ispat edemediği ve taraf vekillerinin 08/07/2021 tarihli duruşmadaki beyanları nazara alınarak Mahkememizce dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve HMK 331. Maddesinde esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri düzenlenmiş olup, 1. fıkrasında davanın konusuz kalması nedeniyle esastan karar verilmeyen hallerde davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir edilerek hükmedileceği belirtilmiştir. Bu nedenle yargılama giderlerinin bu madde kapsamında değerlendirilmesi ve dava tarihindeki haklılık durumuna göre hükmedilmesi gerekir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, celbedilen tapu kayıtları ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde davalı bankanın 25.12.2018 tarihli fek yazılarının yazılmamasına sebep gösterdikleri masraf tahsilatının fek yazısının yazıldığı 25.12.2018 tarihinde veya öncesinde bir ipotek fek bedeli olarak davacı firma tarafından bir masraf ödenmiş olduğuna ilişkin herhangi belge ve kayıtlarun sunulamamış olduğu, davacı şirketin borçları için teminat altına alınmış ipoteklerin, dava tarihi itibariyle davacının herhangi bir borcunun bulunmamasına karşın, dava tarihinden önce fek edilmemiş olması nedeniyle davacı taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücreti takdir etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubuna, artan 111,48-TL harcın karar kesinleştikten sonra ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 800,00-TL bilirkişi ücreti, 170,78-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı, 56,10-TL posta masrafları olmak üzere toplam 1.062,78-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/07/2021

Katip ... ¸


Hakim ... ¸






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi