
Esas No: 2016/6847
Karar No: 2018/480
Karar Tarihi: 22.01.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6847 Esas 2018/480 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/03/2016 tarih ve 2015/312-2016/86 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin “KOMİLİ” ibareli tanınmış seri markaların sahibi olduğunu, “KOMİLİ” markasının zeytinyağı ve bağlantılı ürünler ile özdeşleştiğini, davalının 2013/78719 sayılı “KOMİLİ VOLKANİK MİNERALLER” ibareli marka başvurusuna müvekkilinin tanınmışlık ve müvekkili markasının ayırt ediciliğinin zarar göreceği, haksız yarar sağlanacağından bahisle itiraz edildiğini, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa davalının başvurusunun 3. sınıftaki ürünler üzerinde tescil ettirmesi halinde 556 sayılı KHK"nin 8/4. maddesinde sayılan koşulların gerçekleşeceğini ve müvekkili markasının itibarının zarar göreceğini, markanın ayırt edici karakterinin zedeleneceğini, davacının Komili ibaresini 3. sınıf ürünler üzerinde tescil ettirmek istemesinin açıkça kötüniyet olduğunu, davacının bu yolla haksız yarar sağlamaya çalıştığını ileri sürerek YİDK kararının iptaline ve tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili; YİDK kararının hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; müvekkilinin dava konusu marka başvurusunun 3. sınıftaki emtiayı kapsadığını, müvekkilinin 03 ve 05. sınıflarda tescilli “KOMİLİ” ibareli onlarca markası bulunduğunu, müvekkilinin marka başvurusunun önceki tarihli markalarından kaynaklı kazanılmış hakkına dayandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; “KOMİLİ VOLKANİK MİNERALLER” markasını tescili talep edilen mallar üzerinde gören tüketicilerin, söz konusu markayı davacıya değil, davalıya mal etmelerinin bekleneceği, yani imaj transferi ihtimalinin davacının tanınmış “zeytinyağı” markası olan “KOMİLİ” bakımından değil, davalının maruf ve tanınmış hale gelmiş “sabun” markası olan “KOMİLİ” bakımından söz konusu olduğu, dolayısıyla da dava konusu marka başvurusunun davacının tanınmış markasından haksız yarar sağlamasının mümkün görünmediği, dava konusu marka başvurusunun davalının önceki tarihli “KOMİLİ” ibareli markalarının serisi ve devamı mahiyetinde olduğu, davalının marka başvurusu bakımından önceki tarihli markalarından kaynaklı müktesep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 22/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.