4. Hukuk Dairesi 2018/591 E. , 2018/7181 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... San. AŞ aleyhine 21/05/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 02/05/2017 günlü karara karşı davacının istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 28/11/2017 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 20/11/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Açık durunşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. Bölge adliye mahkemesince; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı şirket tarafından devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazda izinsiz olarak taş ocağı faaliyetinde bulunulduğunu, idare tarafından hazırlanan 05/07/2007 tarihli tutanak ile 2000-2004 yılları arasında davalı şirketin aldığı malzeme miktarının 640.000 m3 olarak tespit edildiğini belirterek alınan malzeme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini beyan ederek dava dışı ruhsat sahibi ... ile imzalanan rödovans sözleşmesi uyarınca dava konusu yerde faaliyette bulundulduğunu ve izinsiz malzeme alımının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/19 D. İş sayılı tespit dosyası nazara alındığında 2009 yılı itibariyle zararı ve zarar veren kişiyi öğrendiği, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60. maddesi uyarınca dava tarihi itibariyle bir yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra davanın açıldığı gerekçesiyle istemin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce; dava konusu zararın İdare tarafından 2007-2008 yılları içerisinde hesaplandığı ve sorumlu şirketlerin tespit edildiği, davalı şirketin yeni ünvan ve adresinin ise en geç ... Ticaret Sicil Memurluğu"nun 09/12/2010 tarihli yazısı ile öğrenildiği, bu tarihten itibaren 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60 ve devamı maddeleri uyarınca yasal bir yıllık süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Dava haksız eylem nedeni ile uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkin bulunduğuna göre, haksız eylem tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK 60. maddesi uyarınca zamanaşımı süresi fiil ve failin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, her halükarda zararı doğuran eylemin gerçekleştiği tarihten itibaren on yıldır. Davacı ..., kamu kurumu olup, kamu kurumunda zamanaşımı süresi, o kurumun dava açma konusunda emir vermeye yetkili makamının zararın varlığını ve zarar vereni öğrendiği tarihten, yani yetkili makamın olur tarihinden başlar.
Şu durumda mahkemece, davacı kurumun dava açmaya yetkili makamın olur tarihinin araştırılması ve sonucuna göre bir değerlendirme yapılması gerekir. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile ilk derece mahkemesince zamanaşımının dolmuş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararının kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE ve davacı hazine yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine 20/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.