12. Hukuk Dairesi 2017/527 E. , 2018/4794 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı vekili icra mahkemesine başvurusunda; takip dosyasına göre üçüncü kişi konumunda bulunan davalı ... … Ltd. Şti."nin, İİK"nun 89/1. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı süresinde yapmış olduğu itirazın gerçeğe aykırı olduğunu ileri sürerek İİK"nun 89/4. maddesi gereğince ... … Ltd. Şti."nin 6.665,00 TL maddi tazminata mahkum edilmesini talep etmiş, mahkeme, istemi kabul etmesine rağmen “… 6.665,00 TL maddi tazminatın davalı ... ... Ltd Şti yetkilisi ..."den alınarak davacı tarafa verilmesine” şeklinde hüküm kurmuştur.
6100 sayılı HMK."nun ""Taleple Bağlılık İlkesi"" başlıklı 26.maddesinin birinci fıkrasında; ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir"" hükmüne yer verildiği, aynı Kanunun 297/c maddesinde ise kararın; "Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" içermesi gerektiği belirtilmiştir.
Somut olayda, alacaklı taraf, ... … Ltd. Şti’den maddi tazminat talep etmesine rağmen mahkeme, talebe aykırı olarak ... aleyhine tazminata hükmetmiştir.
O halde, mahkemece, taleple bağlılık ilkesi gereği, talepten başkasına hükmedilmemesi gerekirken, yukarıda açıklanan yasa hükmüne aykırı hüküm kurulması isabetsizdir.
Diğer taraftan, 2004 sayılı İİK’nun 89. maddesinin 1., 2., ve 3. fıkralarında; “Hamiline ait olmayan veya cirosu kabil bir senetle müstenit bulunmıyan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun üçüncü şahıs elindeki taşınır bir malı haczedilirse icra memuru; borçlu olan hakiki veya hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödiyebileceğini ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran üçüncü şahsa bundan böyle taşınır malı ancak icra dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelini icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir (haciz ihbarnamesi). Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4. fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir. Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur.
Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre; takip borçlusunun üçüncü kişideki alacağı, hamiline ait bir senede veya poliçe ve sair cirosu kabil bir kıymetli evraka dayanmakta ise, bu kıymetli evrak taşınır mallar gibi İİK.nun 88/1.maddesi hükmüne göre haczedilir (Kuru, Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı sh:373). Haczolunan kıymetli evrakın icra müdürlüğünce muhafaza altına alınması zorunludur.
Borçlunun kıymetli evraka bağlı olmayan, yani hamiline ait olmayan ve cirosu kabil bir senede bağlı bulunmayan alacakları ise İİK."nun 89.maddesi kapsamında haczedilir.
Bununla birlikte; aynı Kanun"un 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" hükmü yer almaktadır.
Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK."nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir.
İİK.nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için borçlunun haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK.’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur.
Somut olayda, 3. kişi ... … Ltd. Şti. temsilcisi, haciz ihbarnamesine itiraz tarihinden önce takip borçlusuna olan kira borcunun kıymetli evrak ile ödendiğini beyan ettiği görülmektedir.
Buna göre, borçlunun 3. kişideki alacağı cirosu kabil kambiyo senetlerinden olan bonoya veya çeke dayalı olduğu takdirde bu nitelikte bir alacağın haczi yukarıda belirtilen ilke ve kurallar gözetildiğinde 89. maddesi uyarınca çıkarılacak haciz ihbarnamesi ile haczedilemez.
Bu durumda mahkemenin; borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK.’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağı bulunup bulunmadığı hususunda araştırma yaparak oluşacak sonuca göre karar vermesi gerekir.
SONUÇ : ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.