13. Hukuk Dairesi 2017/6803 E. , 2020/445 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; davalı tarafından aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2011/7611 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibinin kesinleştiğini, davalının anılan icra dosyasında satın aldığı taşınmaza ilişkin elektrik borcunun ödenmesini talep ettiğini, kendisinin hiçbir zaman sayaç abonesi olmadığını, taşınmazı sadece kısa bir süre için elinde bulundurduğunu, davalıya borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalıya borçlu olmadığının tespitine ve alacağın %40"ı oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile dava sonrasında icra tehdidi altında ödediği 4.354,10 TL’nin davalının icra dosyasından feragat ettiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 4.354,10 TL"nin dava tarihi olan 16.03.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahisiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı eldeki dava ile davalıya devrettiği taşınmaza ilişkin elektrik borcunun tahsili amacıyla aleyine başlatılan icra takibinin kesinleştiğini, kendisinin taşınmazı kısa bir süre için elinde bulundurduğunu, hiçbir zaman sayaç abonesi olmadığını, davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiş, ıslah ile dava tarihinden sonra icra tehdidi altında ödediği 4.354,10 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dava konusu elektrik borcunun taşınmazın devrinden sonra tahakkuk ettiği, bu nedenle davacının bu borçtan sorumlu tutulamayacağı, davalının taşınmazı devralmadan önce tedbirli davranarak taşınmazın elektrik, su gibi borçları olup olmadığını araştırması gerektiği, aboneliğin dava dışı üçüncü şahsa ait olduğu gerekçesiyle ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; mahkemece hükme esas alınan ilgili elektrik şirketine yazılan müzekkere cevabından, davalının başvurusu üzerine yapılan incelemede dava konusu taşınmaza ilişkin kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı tanzim edildiğinin bildirildiği; ancak icra dosyasına konu borcun ödenmeyen elektrik borcundan mı, yoksa kaçak/usulsüz elektrik kullanımından mı kaynaklandığı, borcun hangi tarihlerde doğduğu, borcun doğduğu tarihte sayaç abonesinin kim olduğu ve borcun miktarı hususunda herhangi bir açıklama bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, anılan hususlarla ilgili inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.