Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2019/5420
Karar No: 2022/2462
Karar Tarihi: 06.04.2022

Danıştay 8. Daire 2019/5420 Esas 2022/2462 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/5420 E.  ,  2022/2462 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2019/5420
    Karar No : 2022/2462


    TEMYİZ EDENLER : (DAVACILAR) 1- ...
    2- ...
    3- ...
    VEKİLİ : Av. ...
    (DAVALILAR) 1- ... Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    2- ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    DİĞER DAVALILAR : 1- ... Başkanlığı
    VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...
    2- ...
    VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri ....
    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ... gün ve E:... K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacılardan ...'in çocukları, diğer davacı ...'in kardeşi olan ...'in, 17/08/2014 tarihinde İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Kumburgaz mevkiinde bulunan ... adlı işletmeden kiralanan deniz bisikleti ile denize açılmasının akabinde davalı idareler tarafından alınması gereken önlemlerin alınmaması nedeniyle denizde kaybolması sonucu hayatını kaybettiğinden bahisle uğranılan zararın karşılığı olarak anne ve babanın her biri için 1.000,00 TL maddi (destekten yoksun kalma) ve her biri için 200.000,00 TL manevi, kardeşi için 1.000,00 TL maddi (destekten yoksun kalma) ve 100.000,00 TL manevi olmak üzere toplamda tüm davacılar için 503.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; meydana gelen olay sonrası adli soruşturma sonucunda alınan bilirkişi raporları ile Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporları uyarınca, davalı idarelerden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının cankurtaran görevlendirmesini gereği gibi yapmaması nedeniyle %15 oranında, Büyükçekmece Belediyesinin ise sorumluluk alanı içerisinde bulunan işyerinin yasal olmayan faaliyetleri konusunda herhangi bir işlem yapmaması nedeniyle %10 oranında kusurlu olduğunun, diğer davalılara yönelik kusur izafe edilemediğinin belirtildiği, hükme esas alınabilir nitelikte bulunan bilirkişi raporu sonrası davacıların uğramış oldukları maddi zararın tespiti maksadıyla yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu uyarınca, davacılardan (anne) ... için ... Büyükşehir Belediyesi tarafından 6.220,05 TL, davalı Büyükçekmece Belediyesi yönünden 4.146,70 TL maddi tazminatın; davacılardan (baba) ... için davalı İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden 4.039,35 TL, davalı ... Belediyesi yönünden 2.692,90 TL maddi tazminatın ödenmesi gerekmekte ise de, idari yargıda taleple bağlılık kuralı geçerli olduğundan ve davacılar tarafından ayrı ayrı 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiğinden ve 28.05.2018 tarihli bilirkişi raporunun davacı vekiline 04.06.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen dava dilekçesinde belirtilen miktar artırılmadığından taleple bağlılık kuralı gereğince davacı ... ve davacı ... için ayrı ayrı 1.000,00 TL olmak üzere toplamda 2.000,000 TL madddi tazminat talebinin kabulü, davacılardan (kardeş) ... için ise dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgelerden mütevvefa ...'in kardeşine maddi destek sağlayabilecek refahlıkta sosyal ve ekonomik hayatının bulunmadığı anlaşıldığından davacı ... yönünden maddi tazminat isteminin reddi, somut olayın vukuu buluşu, müteveffanın bir mezarının bile bulunmaması, bir ömür boyu ölen kişinin kendilerine göstereceği şefkat ve ilgiden mahrum kalmaları, davacıların duyduğu elem ve üzüntü dikkate alınarak, müteveffanın annesi ... için 50.000,00 TL, babası ... için 50.000,00 TL, kardeşi ... için 25.000,00 TL olmak üzere toplam 125.000,00 TL manevi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte hizmet kusuru bulunan idarelerce davacılara ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü, kısmen davanın reddine ilişkin karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: .... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf yoluyla kaldırılması istenilen İdare Mahkemesi kararında kanunda sayılan kaldırma nedenlerinin bulunmadığı anlaşıldığından ve dilekçelerde ileri sürülen iddialar da sözkonusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden, kararın hüküm fıkrasında yer alan "reddedilen manevi tazminat yönünden 13.840,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere ödenmesine" ibaresinin "reddedilen manevi tazminat yönünden 12.750,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere ödenmesine" şeklinde düzeltilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı ve davalı idareler tarafından, temyize konu istinaf mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idareler tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ : Doğru hasım teşkili sağlanamaması nedeni ile temyiz isteminin kabulü ve mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    Davacılardan ... ve ...'in müşterek çocukları, davacı ...'in kardeşi olan ...'in, 17/08/2014 tarihinde Kumburgaz'da bulunan ... adlı işletmeden kiralanan deniz bisikleti ile denize açılmasının akabinde davalı idareler tarafından alınması gereken önlemlerin alınmaması nedeniyle denizde kaybolması sonucu hayatını kaybettiğinden bahisle uğranılan maddi manevi zararların ödenmesi istemiyle davalı idarelere 17.08.2015 tarihli başvurusunun reddi üzerine, anne ve babanın her biri için 1.000,00 TL maddi (destekten yoksun kalma) ve her biri için 200.000,00 TL manevi, kardeşi için 1.000,00 TL maddi (destekten yoksun kalma) ve 100.000,00 TL manevi olmak üzere toplamda tüm davacılar için 503.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125. Maddesinin 1. fıkrasında idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtilmiş, son fıkrasında ise, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu hükmüne yer verilmiştir.

    İdarenin hukuki sorumluluğunun kabulü için, kusursuz sorumluluğa ilişkin istisna halleri dışında, idarenin yürüttüğü kamu hizmetinin, kötü işlemesi, geç işlemesi yada hiç işlememesi sebeplerinden birisiyle kusurlandırılmış olması gerekmektedir. Hizmet kusuru, iradi bir işlem yada eylemden kaynaklanabileceği gibi, idarenin dikkatsizliğinden, tedbirsizliğinden ve ihmalinden de kaynaklanabilir. Yine zarar ile idari eylem veya işlem arasında uygun illiyet bağının da bulunması gerekmektedir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesinin 3. fıkrasının (f) bendinde dava dilekçelerinin husumet yönünden inceleneceği, 15/1-c maddesinde ise; davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması durumunda dava dilekçesinin belirlenecek gerçek hasma tebliğ edileceği, aynı Kanunun 14. maddesinin 6. fıkrasında; yukarıda belirtilen usule aykırılığın ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her aşamasında 15. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, yine aynı Kanunun 49/1-c maddesinde ise; usul hükümlerine uyulmamış olunması, kararın bozulmasını gerektiren sebepler arasında sayılmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava konusu olayda, kusuru bulunan idarelerin ve bunlara bağlı olarak husumet yöneltilen tarafların açık ve kesin bir şekilde dava dilekçesinde belirtileceği, yargı yerince yapılan inceleme sonucunda ise, davanın konusu esas alınmak suretiyle, davalı tarafın hatalı gösterilmiş olması halinde husumetin düzeltilmesine re'sen karar verileceği ve varsa dava konusu işlemin tesisinde ilgisi olmayan tarafın husumet mevkiinden çıkartılarak davanın doğru hasım belirlenerek görülmesine karar verileceği tabii olup, davaya konu uyuşmazlığın incelenmesi ve sonuçlandırılmasının ancak husumetin doğru olarak tespit edilmesine bağlı olması nedeniyle husumete yönelik eksiklik ya da yanlışlık içeren bir kararın bu yönden usul hükümlerine aykırılık taşıyacağı açıktır.
    Zarara birden fazla idarenin eylem ve işlemleriyle sebebiyet vermiş olmaları durumunda kusur oranlaması yapılmak suretiyle, zararın tazmininin kusurlu olunan oran nispetinde olmak üzere, sorumlu idarelerden ayrı ayrı tahsil edilmesi, sorumluluk ve tazminat hukukunun en temel prensiplerindendir.
    Uyuşmazlık konusu olayda yerel mahkemenin 03.10.2017 tarihli ara kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi üzerine mahkemeye sunulan 17.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda " olayın meydana gelmesinin nedeni olan ... adlı işletmenin Büyükçekmece Belediyesi sınırları içerisinde olduğu, söz konusu belediyenin işyeri açma, çalışma ruhsatı tanzim etme yetkisine sahip olduğu, ... adlı işletmenin 26.06.2014 tarihinde çay ocağı olarak vergi açılışını yaptırdığı, ruhsat verdiği işyerinin ruhsatta belirtilen faaliyetleri yapıp yapmadığı, yapılıyor ise iş ve işçi sağlığı kurallarına ilişkin koşulların denetlenmesi gerektiği, Büyükçekmece Belediyesi'nin ise yasal olmayan bir faaliyetin yürütülmesi karşısında herhangi bir işlem yapmaması nedeniyle meydana gelen ölüm sonucunda 2. Derece tali kusurlu olduğu, kazanın meydana geldiği Kumburgaz bölgesinde cankurtaran hizmetlerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından verildiği, kendisine bağlı cankurtaranların yeterlililkleri, görev ve sorumlulukları belirtilmediği, cankurtaranın burada gerekli özen ve ihtimamı göstermemesi nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin meydana gelen ölüm olayında 2. Derece tali kusurlu olduğu, İçişleri Bakanlığı ve Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın kusurunun bulunmadığı" görüş ve kanaatinin bildirildiği, mahkemenin 21.03.2018 tarihli ara kararı ile söz konusu bilirkişi raporunda asli ve tali kusurlu kişi ve kurumların belirtilidiği ancak kusur oranlarının belirtilmediği görüldüğünden kusur oranlarının belirtilmesi için ek bilirkişi raporu istenilmesine karar verilmesi üzerine sunulan 04.04.2018 tarihli raporda "İşletme sahibi Sinan Uzgören'in işletme sahibi olarak işletmesinin su sporları ile ilgili olarak kullanma ruhsatını almadığı, çalıştırdığı personelin nitelikleri Kültür Bakanlığının Resmi Gazetede yayımlanmıs olduğu ilgili yönetmelik ve tebliğde belirtildiği şekilde olmadığı, denizcilikle ilgili sertifikasının bulunmadığı ve gerekli eğitimleri aldırmadan personel çalıştırması nedeni % 60 oranında kusurlu bulunduğu, Mehmet Burak Önügören'in işletmede daimi çalışan olmadığı, yaz aylarında geçici olarak bu işi yaptığı dolayısıyla işi ile ilgili yeterli donanıma sahip olmadığından sürecin gerektirdiğini yerine getirememesinden dolayı %10 oranında kusurlu bulunduğu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin görevlendirdiği cankurtaranların görevini layıkıyla yapmaması nedeniyle % 15 oranında kusurlu bulunduğu, Büyükçekmece Belediyesi'nin sorumluluk alanı içerisinde bulunan işyerinin yasal olmayan faaliyet yürütülmesi konusunda herhangi bir işlem yapmamsı nedeniyle % 10 oranında kusurlu bulunduğu, Kültür Bakanlığı ve bağlısı İl Turizm Ve Kültür Müdürlüğü'nün sorumlu olduğu spor faaliyetleri hakkında bilgisi ve ilgisi olmaması dolayısıyla bu işyerini denetlemediği cihetiyle % 5 oranında kusurlu bulunduğu, İçişleri Bakanlığı ve Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın kusurunun bulunmadığı" görüş ve kanaatini bildirdiği, dosya kapsamındaki bilirkişi raporlarının değerlendirilmesinden, olayın meydana gelmesinde davalı Büyükçekmece Belediyesi'nin %10 oranında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin %15 oranında, İşletme sahibi Sinan Uzgören'in %60 oranında, olay anında işletme çalışanı olan Mehmet Burak Önügören'in %10 oranında, Kültür Bakanlığı ve bağlısı İl Turizm Ve Kültür Müdürlüğü'nün %5 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olup, dava konusu olay nedeniyle meydana gelen zararın, olayda kusurlu olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiş bulunanlar tarafından kusurları oranında tazmini gerektiğinden, davanın hizmet kusurları bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Büyükçekmece Belediye Başkanlığı ve Kültür Bakanlığı ve bağlısı İl Turizm Ve Kültür Müdürlüğü'nün husumetiyle görülmesi gerekirken, Kültür Bakanlığı ve bağlısı İl Turizm Ve Kültür Müdürlüğü hasım konumuna alınmadan sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Büyükçekmece Belediye Başkanlığı yönünden tazminata hükmedilerek verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ... gün ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 06/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi