
Esas No: 2020/741
Karar No: 2021/496
Karar Tarihi: 01.07.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/741 Esas 2021/496 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/741 Esas
KARAR NO : 2021/496
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2020
KARAR TARİHİ : 01/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı borçlu taraf arasındaki ticari ilişki gereği; müvekkilinin, üretip temin etmiş olduğu "------ürünleri davalı şirkete irsaliyeli fatura ile sattığını ve fatura içeriği ürünleri davalıya imza karşılığı teslim ettiğini, müvekkilinin 5.025,32-TL.cari alacağı bulunduğunu, cari ilişkide ------- ile davalı borçlu şirkete mal satışı yapıldığını, malların imza karşılığı irsaliyeli fatura ile davalı şirkete teslim edildiğini, söz konusu ticari işlemler neticesinde tanzim edilen faturaların kesinleştiğini ve ticari olarak da taraflarca ticari defterlerine işlenerek kayıt altına alındığını, davalı borçlunun faturalardan kaynaklı borcunu ödememesi üzerine -------- dosyası ile davalı borçlu aleyhine yasal takip yoluna gidildiğini, davalı-borçlunun kötü niyetli itirazı neticesinde takibin durduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak üzere------- dosyasındaki İtirazların İPTALİNE ve TAKİBİN DEVAMINA, davalı tarafın, haksız ve kötü niyetli itirazları ve alacağın likit olması sebebiyle alacağın %20’sindan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve Avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil firmanın, davacının kendilerine -------dava konusu malzemelerin yeterli vasıfta olmadığını, ürünü kullanmalarının ----- hassasiyet dolayısıyla mümkün olmadığını---- bu sebeple ürünü iade etmeyi talep edip bedelini ödemediklerini, müvekkil firmanın sipariş ettikleri --- halinde teslim aldıklarını fakat üründen faydalanma imkanları olmadığından bedelini de ödememe yoluna gittiklerini, bu nedenle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER :-------- formları, Faturalar, Bilirkişi Raporları, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , İtirazın İptali ve Tazminat (Ticari Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş ve karar duruşmasında davacı vekilinin vaki mazeretinin kabulü ile yargılama bitirilmiş ve aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya konu----getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya ----- tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2004 Sayılı İİK.'nın 67.maddesi; "(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) ---------Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır." hükmüne amirdir.
Yapılan açıklamalar, toplanan deliller ve yargılamaya göre somut olaya bakıldığında;-------- sayılı dosyasından davalı-borçlu hakkında hizmet sözleşmesi kapsamında kesilen faturaya dayalı olarak icra takibi başlatıldığı ,icra takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce davalı davaya cevap vermediğinden ---- kabul edilerek davacı şirket vekilince gösterilen deliller toplanmış, tarafların bağlı bulunduğu---- ilişkin döneme ait --------------- ve dosya bilirkişi raporu düzenlenmesi için bir serbest --------- müşavir bilirkişiye verilmiştir. ---- ---------- tarafından davacının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi ve halefleri lehine delil vasfı taşıdıkları, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın ticari defter ve belgelerin incelemeye sunmadığı ve ödemeye ilişkin belgede bulunmadığı, davacının takip tarihi itibariyle cari hesap ilişkisi gereğince 5.025,32 TL alacaklı olduğu tespit ve görüşüyle rapor verilmiştir. Mahkememizce bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilerek sunulan beyan ve itirazlar da değerlendirilmiştir. Mahkememizce bilirkişi---- ve dosya kapsamıyla uyumlu olduğu, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin açık olduğu ve davalının ödemeye ilişkin bir savunma ve belge sunmadığı, ticari defterlerini incelemeye de ibraz etmediği anlaşılmakla dava konusu alacak sabit kabul edilmiştir. Binaenaleyh davacı şirketin davasını; davalı ---- inceleme için ibraz da etmediğinden TMK'nın 6. ve HMK'nın 190 ve 222/3 maddeleri nazarında usulüne uygun olarak tutulan ticari defter ve kayıtları ve bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamı nazarında açıkça ispat ettiği anlaşılmıştır. Bu kapsamda dosyaya mübrez sözü geçen bilirkişi raporunun gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile, asıl alacağa yönelik dava değeri ve taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek-------- Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İptali ile icra takibinin asıl alacağa (5,025,32 TL) takip tarihinden itibaren yıllık %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına karar verilmiştir.
Davacı tarafın İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda alacağın gerçek miktarı belli olmasının yanında, davalı taraf da borcunun varlığı ve miktarını açık ve net olarak belirleyip tespit edebilir durumdadır. Somut olayda , asıl alacağın varlığı ve miktarı davalı- borçlu tarafından; faturalar, cari hesap ilişkisi ve icra takip dosyası karşısında açık ve net olarak belirli, bilinir ve tespit edilebilir durumdadır------- olduğundan ve özellikle asıl alacak yönünden davalının itirazının haksızlığına da karar verildiğinden İcra İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince kabul edilen asıl alacağın %20'si olan 1.005,06 TL icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
6100 Sayılı HMK'nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ----bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK'nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK'nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun---- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (5,025,32 TL) takip tarihinden itibaren yıllık %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK'nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin kabulüyle, asıl alacağın %20'si olan 1.005,06 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 343,28 TL karar ve ilam harcına, peşin alınan 59,81 TL harcın ve icra dosyasında yatırılan 26,01 TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 257,46 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile -------- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 54.40 TL başvurma harcı, 59,81 TL peşin harç 7,80 TL vekalet harcı, 35,50 TL posta masrafı ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 907,51 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ---- 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)6100 sayılı HMK'nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda 6100 sayılı HMK.'nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın, miktar yönünden(5,025,32 < 5.880,00 TL) İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.