
Esas No: 2017/8112
Karar No: 2019/4262
Karar Tarihi: 08.05.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/8112 Esas 2019/4262 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının taşınmazını yıllık 50.000,00 USD kira bedeli ile 29/12/2003 tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, sözleşmeye göre kira bedelinin temmuz ayında ödeneceğinin kararlaştırıldığını, 01.01.2012- 31.12.2012 dönemine ilişkin kira bedelini ödemediğini, davalının borcunu ödemeğini belirterek 50.000,00 USD’nin ödeme tarihi olan 31/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, ... Sulh Hukk Mahkemesinin 2009/723 Esas - ... Karar nolu dosya ile kiranın 2009 yılından itibaren 24.000,00 TL olmasına karar verildiği ve dosyanın Yargıtay’da olduğunu, bekletici mesele yapılmasını, 2012 yılında 20000 USD kira bedeli ödediğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 50.000 USD karşılığı Türk lirasının 31/07/2012 tarihinde kira borcu olduğu ancak bunun ödenen 20.000 USD 02/08/2012 tarihinde ödenmiş olduğu anlaşılmakla bu bedel çıkartıldıktan sonra bakiye 30.000 USD"nin dava tarihindeki TL karşılığının 31/07/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalının vekalet ücreti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda vekalet ücreti, nispi tarifeye göre hesaplanır. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır. Mahkemece reddedilen 20.000 USD yönünden 5.987,50 TL nisbi vekalet ücretine takdir edilmesi gerekirken, 4.611,84TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK"un 436/2. maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının dördüncü bendinde yer alan " Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul-ret oranına göre hesap edilen A.A.Ü.T"ye göre hesap ve takdir edilen 4.61184 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine " ifadesi çıkartılarak, yerine "Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T"ye göre 5.987,50 TL nisbi vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK" nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’ un 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.