
Esas No: 2018/451
Karar No: 2021/2534
Karar Tarihi: 06.04.2021
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/451 Esas 2021/2534 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 06.07.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istemi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.07.2011 günlü hükmün taraflarca temyiz edilmemesi üzerine kesinleşmesi sonrasında, davalılardan ... vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine mahkemesince temyiz başvurusunun süre yönünden reddine ilişkin verilen 15.11.2017 tarihli ek kararın, davalılardan ... vekili tarafından verilen dilekçe ile temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemi istemine ilişkindir.
Davacı vekili; müvekkilinin hissedarı bulunduğu 39372 ada 4 parsel sayılı taşınmazın mümkünse aynen taksim olmadığı taktirde satış suretiyle ortaklığının giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen 20.07.2011 günlü hükmün taraflarca temyiz edilmemesi üzerine kesinleşmesi sonrasında, davalılardan ... vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine mahkemesince temyiz başvurusunun süre yönünden reddine ilişkin verilen 15.11.2017 tarihli ek karar, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-İncelenen dosya kapsamına göre; temyiz eden taraf 17.08.2017 tarihinde dosyanın fotokopisinin verilmesi talebini içeren dilekçesini dosyaya sunmuş ise de dosyadan fotokopi alındığına ya da dosyaya vakıf olunduğuna dair dosyada bir belge ya da bilgi bulunmadığından davalı ... vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ilk derece mahkemesinin 15.11.2017 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilmek suretiyle davacının temyiz isteminin esastan incelenmesinine geçilmiştir.
2-Davalı vekilinin hükmün esasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; yapılan temyiz incelemesi neticesinde temyiz eden davalı ..."nın adresi dava dilekçesinde "... Sokak, ... Sitesi, No:10 ..." olarak yazılmış ve bu adrese tebligat yapılamadığından ilan yoluyla tebligat yapılarak esas hakkında bir hüküm kurulmuş ise de davacının "... Mahallesi, ... Sokak, ... Sitesi, No:4/10 ... - ..." adresinde ikamet ettiği anlaşılmakla, çıkarılan tebligatların ve ilanen tebliğin usulsüz olduğu tespit edildiğinden, yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması HMK’nın 27. maddesinde, "Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, b) Açıklama ve ispat hakkını, c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir." şeklinde düzenlenmiş olan “Hukuki dinlenilme hakkı”nın ihlali niteliğinde olduğundan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin 15.11.2017 tarihli ek karara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile ek kararın KALDIRILMASINA; (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin 20/07/2011 tarihli asıl karara yönelik temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 06.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.