Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2094
Karar No: 2020/1176
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/2094 Esas 2020/1176 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/2094 E.  ,  2020/1176 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi

    Dava, fark ölüm aylığının faizi ile tahsili istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin annesinin 01.12.1983 tarihinde vefatı üzerine müvekkilinin babasına ölüm aylığı bağlandığını, ancak babanın 14/05/1984 tarihinde yeniden evlendiği halde dul maaşını almaya devam ettiğini, müvekkilinin ise 03/11/1999 tarihinde eşinden boşanarak annesinden ölüm aylığı almaya başladığını, ancak babasına da ölüm aylığı ödenmeye devam edildiğinden, aylığının eksik ödendiğini, davalı Kurumun hatasını düzelterek müvekkilinin babasının aylığını kestiğini ve 23/08/2011 tarihinden itibaren davacının yetim maaşındaki hisse hesabını düzeltmesine rağmen 03/11/1999 ile 23/08/2011 tarihleri arasında eksik ödenen maaşların yasal faizi ile birlikte kendisine ödenmesi için Kuruma yapılan başvurunun reddedildiğini belirterek, fazlaya ve faize ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 03/11/1999 - 23/08/2011 tarihleri arasında eksik ödenen aylıkların ödenmeleri gereken tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere şimdilik 1.000,00 TL"nin tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında ıslah ile talebini 44.698,12 TL" ya yükseltmiştir.
    II- CEVAP:
    Davalı Kurum vekili, davacının 25/08/2015 tarihli dilekçesinin değerlendirildiğini, davacının babasının 14/05/1984 tarihinde evlenmesi ve evli olarak aylık alması sebebi ile 01/05/1985 tarihi itibarı ile aylığının kesildiğini ve 23/05/1985- 22/08/2011 süresinde yersiz aylık aldığının tespit edildiğini, davacının eksik aldığı tespit edilen 23/05/1985- 22/08/2011 süresi için hesaplanan 19.512,60 TL"yi almak üzere Ziraat Bankasına yönlendirildiğini, idari yazışmalar devam ederken ve Kurum tarafından olumsuz bir cevap verilmeden dava açılmasının haksız ve yeriz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece; "Davanın kabulü ile 12.411,75 TL birikmiş fark aylık alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 32.286,37 TL faiz alacağının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine" karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ:
    Davalı Kurum vekili; davacının eksik aldığı tespit edilen 23.05.1985 - 22.08.2011 süreleri için hesaplanan 19.512,60 TL"yi almak üzere Ziraat Bankasına yönlendirildiğini, davacının dava açmasında hiçbir hukuki yararı bulunmadığını, idari yazışmaların devam ettiği süreçte davacıya olumsuz herhangi bir cevap verilmemişken dava açılmış olup, bu davanın da yerel mahkemece kabul edildiğini, davanın konusuz kaldığını, hatalı olan bilirkişi raporları dayanak yapılarak hukuka aykırı karar verildiğini, zamanaşımına uğramış alacakların hesaplamaya dahil edildiğini, gerekçeli kararda 32.286,37 TL faiz alacağının yasal herhangi bir dayanağı bulunmadığını, faiz hesaplamasının temerrüt faizi üzerinden yapılmasının usul ve yasaya aykırılık oluşturduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    B- BAM KARARI
    Tekirdağ İş Mahkemesi"nin 15/09/2017 tarihli, 2016/102 Esas - 2017/391 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasa"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
    TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı Kurum vekili istinaf mahkemesine başvuru nedenlerini tekrarla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
    IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Fark ölüm aylığının faizi ile tahsili istemine ilişkin davada; davacı 506 sayılı Yasa kapsamında annesinden olan hak sahipliği nedeniyle tek başına aylık alması gerekirken, evli olmasına rağmen babasına da hatalı olarak aylık bağladığını, Kurum tarafından bu işlemin hatalı olduğu kabul edilerek aylıklarının 23.08.2011 tarihinden itibaren düzeltildiği, ancak davacının boşandığı 03.11.1999 ile 23.08.2011 döneminde eksik ödenen aylıklarının Kurumdan talep edilmesine rağmen ödenmediği belirtilerek, bu dönemde eksik ödenen aylıkların yasal faizi ile tahsilinin talep edildiği, ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile ıslah ile talep edilen meblağın hüküm altına alındığı görülmüştür.
    Mahkemece, davacının annesinden olan hak sahipliği nedeniyle tek başına aylık alması gerekirken, Kurumun evli olmasına rağmen babasına da hatalı olarak aylık bağlanması nedeniyle; davacının eksik aylık aldığına ilişkin kabulü yerindedir.
    Ancak, davacı tarafından ölüm aylığının talep edildiği tarihte yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasanın “Zamanaşımı ve hakkın düşmesi” başlıklı 99. maddesi, "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazalarıyla meslek hastalıkları ve ölüm sigortalarından hak kazanılan gelir ve aylıklar, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren beş yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrar. Bu durumda olanların gelir ve aylıkları yazılı istek tarihini takibeden aybaşından itibaren başlar." hükmünü içermekte, 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 97. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malûllüğü ve ölüm hallerinde bağlanması gereken gelir ve aylıkların, hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmı zamanaşımına uğrar.” düzenlemesine yer verilmektedir. Mahkemece, anılan maddeler irdelenerek hüküm tesisi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 13/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi