4. Ceza Dairesi 2020/2 E. , 2020/3469 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, kasten yarlama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat, temyiz isteminin reddi, ceza verilmesine yer olmadığı, hükmün açıklanmasının ger bırakılması
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı katılan ... müdafii tarafından yapılan itirazın mahallinde değerlendirildiği belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
1-Sanıklar ... ve ... hakkında kasten yaralama suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olması nedeniyle temyiz isteminin reddine ilişkin karar yasaya uygun bulunduğundan, bu karara karşı yapılan başvurunun 1412 sayılı CMUK"nın 315/2. maddesi gereğince REDDİNE, yerel Mahkemenin redde ilişkin kararının ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında tehdit suçundan verilen beraat kararı ile sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararı yönünden;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Eylemlere, yükletilen suçlara ve ceza verilmesine yer olmadığı kararına yönelik, katılan sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden;
Sanığa yükletilen silahla tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 51/3. maddesi uyarınca denetim süresinin ertelenen hapis cezasının süresinden az olamayacağı gözetilmeden, silahla tehdit suçundan 1 yıl erteleme süresinin belirlenmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; "sanık hakkında verilen 1 yıl 15 gün hapis cezasının 5237 sayılı Kanunun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine, TCK"nın 51/3.. maddesi gereğince denetim süresinin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamayacağından 1 yıl 15 gün denetim süresi belirlenmesine, denetim süresi için herhangi bir yükümlülük yüklenmemesine" şeklinde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
4-Sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararına yönelik temyiz talebine gelince;
Sanığın tehdit suçundan beraat etmesi karşısında, TCK"nın 125/1. maddesi kapsamındaki hakaret suçunun CMK"nın 253/3. maddesi uyarınca uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla, aynı Kanun"un 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.