
Esas No: 2018/634
Karar No: 2021/482
Karar Tarihi: 17.06.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/634 Esas 2021/482 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/634 Esas
KARAR NO:2021/482
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Seb. Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/07/2018
KARAR TARİHİ:17/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/04/2017 tarihinde faili meçhul sürücünün sevk ve idaresindeki aracın yaya ...'a çarpması çarpması neticesinde tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın asli ve tam kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle davacı ...'ın ağır bir şekilde yaralandığını, oluşan maluliyet nedeniyle davalı ... Hesabına başvuru yapıldığını, ancak davalı ... Hesabı İdaresi yasal süre geçmesine rağmen başvuruyu sonuçlandırmadığını, kaza nedeniyle oluşan sürekli iş gücü kaybı oranının geçici iş göremezlik oranı ve geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıma muhtaç olup olmadığı hususlarının 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak tespit edilmesini, 6100 sayılı Yasa'nın 107. Maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek şimdilik 100,00-TL olmak üzere zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı açıklanacak sürekli iş gücü tazminatının ... Hesabı İdaresi'nden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru şartının yerine getirilmediğini, somut olayda, davacı ... Deniz vekili tarafından davalı ... Hesabı'na 10/10/2017 tarihinde gönderilen başvuru belgeleri arasında, mezkur yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş, kesin ve kalıcı maluliyet bulunduğunu gösterir bir sağlık kurulu raporu bulunmadığını, bu nedenle de, başvurunun değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, açıklanan nedenlerle, davacı tarafın, usul ve yasaya aykırı olarak ikame edilen davasının esasa girilmeksizin, dava şartı yokluğu nedeniyle usulen reddine karar verilmesi gerektiğini, görevli mahkemenin "Asliye Hukuk Mahkemeleri" olduğunu, davaya konu trafik kazasının, 13/04/2017 tarihinde meydana geldiği, kazaya plakası ve sürücüsü belirlenemeyen bir aracın sebep olduğu iddia edildiğini, davacının, davalı kuruma yaptığı başvuruda zorunlu evrakları sunmamış olması, bu durumun yazılı olarak bildirilmesine rağmen eksikliği tamamlamaksızın dava yoluna gitmiş olmasında davalı kurumun kusurunun bulunmadığından yargılama giderleri ile ferilere hükmedilmemesi gerektiğini beyan ile, davacıların tüm delillerini sunmaları ve tebliğ ettirmelerini ve buna göre ek savunma hakkının saklı tutulmasını, davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı davasının reddini, reddedilen kısım bakımından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini, davanın reddine ilişkin taleplerin kabul görmemesi halinde, dosyanın görevli "Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER:
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; dava dilekçesinde belirtilen trafik kazası ile ilgili tutanaklar, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... Soruşturma sayılı dosyası, hasar dosyası, grafi ve epikriz raporları, SGK İl Müdürlüğü cevabı Mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
(2)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak Makine Yüksek Mühendisi ...'a tevdii edilen dosyada tanzim olunan 25/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; plakası bilinmeyen araç sürücüsü yönetimindeki araç ile seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermediği, mahal şartlarına göre kontrolsüz seyir halinde olduğu ve yola düşen davacı yayaya tedbirsizce çarparak olayın meydana gelmesin eşdeğer oranda katkı sağladığı ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 47/d ve 52/b maddesini ihlal ettiğinin anlaşıldığı, plakası bilinmeyen araç sürücüsünün kusurlu davranışının sonuç üzerine %50 oranında etken olduğu, davacı yaya ...'ın hırsızlık nedeniyle konuştuğu sırada kendisini iten kişi nedeniyle yola düştüğü ve aracın gelerek çarptığı belirtilmiş olup, kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda kusursuz olduğu, davacı yayanın kimliği belirsiz kişiler ile konuştuğu sırada, kendisini iten ve yaralanmasına sebebiyet veren kimliği bilinmeyen kişinin kusurlu davranışının sonuç üzerinde %50 oranında etken olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
(3)Dosya davacının geçici ve sürekli işgörememezliğinin tespiti için Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Dairesine gönderilmiş, düzenlenen 06/03/2020 tarih ve ... sayılı rapor ile, ... Deniz'in 13/04/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alınarak; davacının tüm vücut engellilik oranının %4 olduğu ve iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
(4)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak Uzman Dr. N. ... ve Aktüeryal Hesap Uzmanı ...'na tevdii edilen dosyada tanzim olunan 14/10/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; davacı ...'ın tartıştığı kişinin kendisini yola itmesiyle gelen aracın çarpmasına maruz kaldığı ve sol bacağında tibia ve fibula kemiklerinin kırıldığı, kırık hattının tibia ve fibula kemiklerinin orta bölümünde ve hemen hemen aynı hizada olduğu, direkt travma ile meydana geldiği, sol bacakta, yerden yaklaşık 20-25 cm mesafede önden gelen, orta şiddette bir travma ile oluştuğu, araç tamponunun çarpması ile uyumlu olduğu, kaza tarihinin 13/04/2017 olduğu, 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar'ın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra; 20/03/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartların yürürlüğe girdiği 01/04/2020 tarihinden önce olduğu, buna göre; yasal mevzuat, güncel İstinaf Mahkemeleri Kararları ve Güncel Yargıtay İlamları gereğince, ... Hesabı'nın sorumluluğu yönünden, 01/06/2015 - 01/04/2020 tarihleri arasında meydana gelen trafik kazasına bağlı bedensel zararlarda 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının uygulanacağından işbu Genel Şartlar'ın 3 nolu ekinde belirlenen kriterlere göre hesaplama yapıldığı, davalı ... Hesabı'nın sorumluluğunda olan plakası bilinmeyen araç sürücüsünün olaydaki %50 kusur oranı esas alınarak hesaplama yapıldığı, davacı ...'ın kaza tarihi itibariyle aktif çalışmasının bulunduğunu ispata elverişli herhangi bir belge dosyada bulunmadığından, davacının ev hanımı olduğunun kabulü ile yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda; aktif dönem-pasif dönem ayrımı yapılmaksızın davacının yaşam süresinin sonuna kadar, hesap tarihinde uygulanan Asgari Geçim İndirimi (AGİ) tenzil edilmiş asgari ücret esas alınarak hesaplama yapıldığı, davacının geçici iş göremezlik halinde kaldığı olay tarihinden itibaren 9 ay süre boyunca %100 oranında malul sayıldığının, devam eden dönemde ise %4 oranında sürekli malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, hesaplamaya konu kazada Davacı ...'a, SGK tarafından sigorta dalından, davalı ... Hesabı'na rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı anlaşıldığından peşin sermaye değeri tenzili yapılamadığı, davacının efor kaybına ait toplamda maddi zararının 27.173,30-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
(5)Dosya Anayasa Mahkemesi Başkanlığının 09/10/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 Esas, 2020/40 Karar sayılı iptal kararı nedeniyle yeniden Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Dairesine gönderilmiş, düzenlenen 08/02/2021 tarih ve ... sayılı rapor ile, davacı ... Deniz'in 13/04/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak; Gr1 XII (37a........3) A %7, E cetveline göre %5,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
(6)Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak yeniden hesaplama yapılması için Uzman Dr. N. ... ve Aktüeryal Hesap Uzmanı ...'na tevdii edilen dosyada tanzim olunan 21/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu'nun 29/01/2021 tarihli ve 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan "Çalışma Gücü ve MEslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" kapsamında hazırlanan davacının maluliyetine ve iyileşme sürecine ilişkin raporu ile davacının olay tarihinden itibaren 9 aylık geçici iş göremezlik süresi boyunca %100 oranında malul sayıldığının; devam eden dönemde ise %5,2 oranında sürekli malul kaldığının kabulü ile hesaplama yapıldığı, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına ve tazminat hesap ilkelerine göre; artan asgari ücret miktarları gözetilerek hüküm tarihine en yakın tarihteki asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiğinden Bilirkişi Heyet Raporu 2020 yılına ait olmakla, 01/01/2021 tarihinden itibaren asgari ücret miktarında artış olduğundan ve güncel bir hesaplama yapılması gerektiğinden, işbu ek raporda 2021 yılı asgari ücret tutarları dikkate alınarak güncel hesaplama yapıldığı, Anayasa Mahkemesi'nin 09/10/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 Esas, 2019/40 Karar sayılı iptal kararında; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlar'ın Karayolları Trafik Kanunu'ndan çıkartılmasına karar verildiği, dolayısıyla artık 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar'ın uygulama alanı bulunmadığından kök rapordaki hesaplama yöntemlerinden dönülerek AYM iptal kararı doğrultusunda Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği hesaplama ilkelerine göre işbu ek raporda hesaplama yapıldığı, her ne kadar daha önceleri Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre bakiye ömür süresi için PMF 1931 Tablosu esas alınarak hesaplama yapılsa da; Yargıtay 17. HD. 2020/2598 Esas sayılı dosyasından verdiği 2021/34 Karar nolu ve 14/01/2021 günlü ilamında özetle; "... Dairemizce de 2020 Aralık ayı itibariyle tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 Tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir." denilmekle işbu ek raporda davacının yaşam süresi TRH 2010 tablosu esas alınarak belirlendiği, davacının efor kaybına ait toplam maddi zararının 50.511,12-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan haksız fiil nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49/1.maddesi uyarınca; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür."
Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. Hakim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Davacının uğradığı haksız fiil neticesinde maruz kalabileceği bedensel zarar aynı yasanın 54.maddesinde sayılmıştır. Bunlar; 1. Tedavi giderleri, 2. Kazanç kaybı, 3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, 4.Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplardır.
2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, ... Hesabı Yönetmeliği'nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için ... Hesabına başvurulabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda kazaya karışan aracın ZMMM sigorta poliçesi olmadığından ... Hesabına karşı dava açılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarih ve 2019/40 Esas ve 2020/40 Karar sayılı Kararı ile Karayolları Trafik Kanunu'nun 90 ve 92.maddeleri ile ilgili olarak somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmi Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve bu durumun da bozma kararına uyulmakla meydana gelen usuli müktesep hakkın istisnası olduğu ve uyuşmazlığa dair iptal kararının mahkemelerde derdest olan davalar bakımından da uygulanması gerekeceğine dair verilen Yargıtay ve İstinaf Dairesi kararları dikkate alınarak; maluliyete ilişkin alınacak raporların, kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekecektir (Benzer yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 16/06/2020 tarih, 2018/3614 E. ve 2020/3544 K., 28/01/2020 tarih, 2018/3470 E. ve 2020/153 K.sayılı kararları). Ayrıca Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görüş değişikliği içeren emsal kararları uyarınca ülke gerçeklerine uygun olarak kabul edilen TRH yaşam tablosu esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği de belirtilmiştir.
Bu doğrultuda meydana gelen kazanın 13/04/2017 tarihli olduğu, 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’nin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, bu sebeple Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kapsamında ATK'dan 29/01/2021 karar numaralı ek maluliyet raporunun düzenlendiği, usulüne uygun düzenlenen rapora göre davacının %5.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği ve olayın meydana geliş biçimi, kazada davacının hırsızlık nedeniyle konuştuğu sırada kendisini iten kişi nedeniyle yola düştüğü ve aracın gelerek çarparak uzaklaştığı kazada kusurunun bulunmadığı, aktüerya bilirkişisinden usulüne uygun hesaplama yapılarak alınan rapor dikkate alındığında; davacının muhtemel bakiye ömrü 58 yıl olarak kabul edilmiş, ev hanımı olduğu dikkate alınarak aktif dönem- pasif dönem ayrımı yapılmaksızın yaşam süresinin sonuna kadar tüm dönemler pasif kabul edilerek hesaplama yapılmış, davacının işlemiş devre kazançları artırma ve iskonto işlemi yapılmadan bilinmeyen devre kazançları ise her yıl %10 artırılıp, %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle usulüne uygun TRH 2010 Kadın yaşam tablosu esas alınmak suretiyle yapılan hesaplamada toplam 50.511,12 TL efor kaybına ilişkin maddi zararın bulunduğu tespit edilmiştir. Davaya konu olan kazanın olduğu 2017 yılı için Hazine Müsteşarlığı'nın sakatlanma ve ölüm için kişi başına belirlediği teminat limiti 330.000,00 TL olduğundan davacı tarafın uğradığı maddi zararın teminat limiti içerisinde kaldığı anlaşılmış olup davanın kabulü ile 50.511,12-TL maddi tazminatın davalı ... Hesabı tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Ayrıca 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde zararın ödenmesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9.gün temerrütün oluştuğu kabul edilir. Somut olayda davacı tarafından davalı ... Hesabına davadan önce başvuru yapılmış olup davalı ... Hesabının dosya içerisinde bulunan 31/10/2017 tarihli 28992 sayılı başvuruya ilişkin cevabı bulunduğu ve davacı tarafından bu başvuruya rağmen herhangi bir ödeme yapılmamış olduğundan 8. İş günü sonrası 11/11/2017 tarihinde temerrüdün gerçekleştiği dikkate alınarak bu tarihinden itibaren yasal faize hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın KABULÜ ile; 50.511,12-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 11/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 3.450,41-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90-TL ve 462,35-TL ıslah harcı ve 400,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 898,25-TL'nin harçtan mahsubu ile bakiye 2.552,16-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL başvuru harcı, 35,90-TL peşin harç, 462,35-TL ıslah harcı, 400,00-TL tamamlama harcı 2.550,00-TL bilirkişi ücreti, 687,00-TL adli tıp ücreti, 302,25-TL tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 4.473,40-TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
(4)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(5)Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 7.366,45-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun'un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/06/2021
Katip ...
✍e-imzalıdır.
Hakim ...
✍e-imzalıdır.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.