Konya Ceza Kararları - Resmi Belgede Sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgileri kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/216 Esas 2019/5949 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/216
Karar No: 2019/5949
Karar Tarihi: 04.07.2019

Resmi Belgede Sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgileri kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/216 Esas 2019/5949 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Asliye Ceza Mahkemesi, bir kişinin resmi belgede sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarından mahkum edilmesine karar verdi. Ancak, sanıkların avukatlarının temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede, suçun zamanaşımı süresinin kesici son işlem olan mahkumiyet kararının verildiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği belirlendi. Bu nedenle, sanık hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. Kararda, suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre tabi olduğu, 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresi de belirtildi. Daha sonra, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin bozulmasına, ancak yeniden yargılama yapılmamasına karar verildi.

11. Ceza Dairesi 2019/216 E. , 2019/5949 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi Belgede Sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgileri kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanıklara yüklenen “resmi belgede sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgileri kullanma ” suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre tabi olduğu, 5237 sayılı Kanun"un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanıklar hakkında mahkumiyet kararının verildiği 25.02.2011 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 04.07.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.