Abaküs Yazılım
Danıştay 12. Daire Başkanlığı
Esas No: 2013/6362
Karar No: -
Karar Tarihi: 30.07.2013

Danıştay Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2013/6362 Esas - Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme kararı, Coğrafya öğretmeni olarak ilk defa kamu görevine atanan ve daha sonra görevinden istifa eden, daha sonra tekrar atamasının yapıldığı okulun ataması iptal edilen davacının açıkta geçirdiği süreye ilişkin maddi tazminat isteğine ilişkindir. Temyize konu olan kararda, davalının istinaf başvurusu reddedilmiştir. Davacıya ödenecek olan maddi tazminatın hesaplanması gerektiği ve yasal faizin işletilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, hukuka aykırı bir işleme dayanarak ödenmeyen hakların telafisi için faiz uygulaması yapılmasına rağmen, henüz tahakkuk etmeyen bir alacağa faiz işletilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 16/4. maddesi ve geçici 7/1. maddesi, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Yasa, 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. madde.


T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/6362
Karar No : 2015/6024

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :

İstemin Özeti : ... 17. İdare Mahkemesince verilen ... tarihli ve ... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi :
Düşüncesi : Hukuka aykırı işlem nedeniyle yoksun kalınan maddi ve manevi hakların karşılanmasının zaman içinde gecikmesi ve bu gecikmeden doğan zararın telafisi için 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Yasa uyarınca faiz uygulanması gerekli bulunmaktadır. Ancak bu uygulama, geç ödemeden kaynaklanan zararın giderilmesine yönelik olduğundan henüz tahakkuk etmemiş bir alacağa faiz işletilmesi, bir başka ifadeyle alacağa (bakılan olayda Mart 2010 ila Ağustos 2011 arası dönem) tahakkuk ettiği tarihten daha önceki bir tarihten (bakılan olayda 5.03.2010) geçerli biçimde faiz uygulanması mümkün değildir.
Temyize konu kararda, davacının açıkta kaldığı süreye ilişkin olarak 05.03.2010 tarihinden sonra tahakkuk eden her bir aya ilişkin alacağına tahakkuk tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken, belirtilen ayrım göz ardı edilerek yasal faiz işletilmesi hukuka aykırı olduğundan temyize konu kararın yasal faize ilişkin kısmının bozulması; 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. maddesine göre arttırılan maddi tazminat miktarı ile ilgili olarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; Coğrafya öğretmeni olarak ilk defa kamu görevine atanan ve 23.08.2008 tarihinde istifa ederek görevinden ayrılan, daha sonra 2009/2 açıktan atama döneminde 15.09.2009 tarih ve 83108 sayılı kararname ile ... Merkez Özel İdare Lisesine Coğrafya öğretmeni olarak ataması yapılan davacının atamasının iptal edilmesine ilişkin işlemin ... 15. İdare Mahkemesince iptal edilmesi üzerine, ataması yapılan davacının yoksun kaldığı 33.000,00 TL nin dava açma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare mahkemesince, davacının açıkta geçirdiği süreye ilişkin parasal kayıplarının miktarının sorulmasına ilişkin 31.10.2012 tarihli ara kararı üzerine gönderilen belgelerin incelenmesinden, davacının belirtilen tarihler arasında yoksun kaldığı parasal kaybının toplamının yasal faiziyle birlikte 45.335,70 TL olduğunun belirtildiği, davacının talebi dikkate alınarak 33.000,00 TL nin iptal davasının açıldığı 05.03.2010 tarihi itibarıyla işletilecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, temyize konu Mahkeme kararında 49. maddede belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Davacının 2577 sayılı Kanunun 16/4. maddesi kapsamındaki talebi yönünden;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 16. maddesinin 4. fıkrasında; "Taraflar, sürenin geçmesinden sonra verecekleri savunmalara veya ikinci dilekçelere dayanarak hak iddia edemezler. Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere arttırılabilir ve miktarın arttırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir." hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanunun geçici 7. maddesininin 1. fıkrasında ise; "Bu Kanunun 16'ncı maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dahil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır." düzenlemesi getirilmiştir.
Dava dilekçesinde belirtilen ve mahkemece hüküm altına alınan 33.000,00 TL maddi tazminat miktarının, temyiz aşamasında verilen ek dilekçe ile 46.197,41 TL olacak şekilde arttırılması talebinde bulunulmuştur.
İdare mahkemesince verilen ara kararına cevaben gönderilen alacak dökümünde, davacının açıkta geçirdiği süreye ilişkin maaş ve eğitime hazırlık ödeneği toplamının 41.495,70-TL, bu miktara tekabül eden yasal faiz miktarı ise 3.840,00 TL olarak belirlenmiştir.
İdare mahkemesince her ne kadar istemle bağlı kalınarak 33.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmiş ise de, yukarıda belirtilen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 16/4. maddesi ve geçici 7/1. maddeleri uyarınca dava dilekçesinde maddi tazminata ilişkin olarak belirtilen miktar, temyiz aşamasında verilen ek dilekçe ile bir defaya mahsus olmak üzere arttırıldığından; idare mahkemesince, söz konusu dilekçenin yukarıda belirtilen şekilde tebligatı yapılarak daha önce hükmedilen maddi tazminat tutarını aşan talep hakkında, dosyada mevcut ara karar cevabında asıl alacak olarak belirtilen miktar dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, davacının açıkta geçirdiği süre içerisinde herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı biçimde gelir getirici bir çalışmasının bulunması halinde; elde ettiği kazancın, ödenecek tutardan düşülmesi gerektiği de açıktır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile idare mahkemesi kararının onanmasına; 6459 sayılı Yasa ile değişik 16. maddesine göre arttırılan maddi tazminat miktarı ile ilgili olarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 18/11/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi