16. Hukuk Dairesi 2016/11751 E. , 2019/7157 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 131 ada 64 parsel sayılı 8.368,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle ölü olduğu kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına dayanarak taşınmazın 1/4 payına yönelik tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında ... mirasçıları ... ve arkadaşları davaya dahil edilmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 131 ada 64 parsel sayılı taşınmazın ... adına olan tapu kaydının 1/4 hissesinin iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının yıllardır dava konusu taşınmazı kullandığı, dosyaya sunulan eski tapu kayıtlarının zemine uyduğu, sınırlarının fen bilirkişi rapor ve eki haritasında gösterildiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Şöyle ki, davacı ...’in dayandığı 25.04.1958 tarih ve 105 sıra numaralı ve 21.05.1963 tarih ve 77 sıra numaralı tapu kayıtlarının tesisi 28.03.1938 tarih ve 118 sıra numaralı ve 2700 metrekare yüzölçümündeki tapu kaydının iskan sureti ile oluştuğu, yine kadastro sırasında taşınmaza uygulanan ve davalı tarafın dayandığı 02.07.1964 tarih ve 25 sıra numaralı tapu kaydının tesisi 30.09.1938 tarih ve 1214 sıra numaralı ve 2366 metrekare yüzölçümündeki tapu kaydının ise mütegayip eşhasdan metruk olmakla idari yoldan tescil edildiği ve daha sonra iskan sureti ile oluştuğu anlaşılmaktadır. Her iki tapu kaydının oluşumu nazara alındığında kayıtların haritasının bulunma ihtimali söz konusudur. Ne var ki, Mahkemece tapu kayıtlarının haritalarının bulunup bulunmadığı araştırılmamış ve bulunması halinde getirtilip yöntemince uygulanarak kapsamları belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca Mahkemece, davacının dayandığı tapu kayıtlarının tesisi 28.3.1938 tarih ve 118 sıra numaralı tapu kaydının ve tespite esas alınan davalının dayandığı tapu kaydının tesisi 30.9.1938 tarih ve 1214 sıra numaralı tapu kaydının oluşum belgeleri ve varsa haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu olan tüm taşınmazların kadastro tutanak örnekleri varsa dayanağı olan belgeler dosya içerisine getirildikten sonra yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler ve fen bilirkişisinin katılımıyla dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kayıtlarının haritasının uygulama kabiliyetinin bulunması halinde haritaya itibar edilmeli, tapu kayıtlarının haritasının bulunmaması ya da uygulama kabiliyetlerinin bulunmaması halinde tapu kayıtlarında yazılı sınırlar okunarak yerel bilirkişilere tek tek göstertilmeli, yerel bilirkişilerce bilinemeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, böylece tapu kayıtlarının kapsamı ayrı ayrı belirlenerek, kayıtlarda tarif edilen ve zeminde gösterilen sınır yerleri uzman fen bilirkişisine düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin mahalli bilirkişi ve tanık sözleri çekişmeli taşınmaza dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, davacı ve davalı tarafın dayandığı tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazı tamamen veya taşınmaz içinde bir bölümü kapsayıp kapsamadığı araştırılmalı, fen bilirkişisine gerek tarafların dayandığı tapu kayıtlarının varsa iskan haritasına göre kapsamlarını gerekse tapu kayıtlarının kapsadığı alanları gösterir, tapu kayıtlarının taşınmazın içinde kalacak şekilde kısmi bölümleri kapsaması halinde ifraza elverişli ve keşfi takibe ve denetime imkan verir rapor tanzim ettirilmeli, tapu kayıtlarının kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin olarak tespit edilmeli ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.