
Esas No: 2019/6866
Karar No: 2022/925
Karar Tarihi: 21.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/6866 Esas 2022/925 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/6866 E. , 2022/925 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6866
Karar No : 2022/925
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca ihaleye çıkarılıp davacı ortaklık tarafından üstlenilen "Erzurum İli Palandöken İlçesi Hüseyin Avni Ulaş Mah. Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi; 2.Etap 857 Adet Konut, 1 Adet Cami ve 5 Dükkanlı Ticaret Merkezi İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi" nedeniyle 23/11/2016-21/09/2018 tarihleri arasındaki dönemlere ait hakediş ödemelerinden kesilen damga vergisinin 3/4'lik kısmına tekabül eden 588.873,20-TL'nin iadesi talebiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen tutarın en yüksek mevduat faiziyle birlikte iadesine istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesi … gün ve E:… , K:… sayılı kararıyla; 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 73. maddesinin birinci fıkrasında "Belediye, belediye meclisi kararıyla; konut alanları, sanayi alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir. Bir alanın kentsel dönüşüm ve gelişim alanı olarak ilan edilebilmesi için yukarıda sayılan hususlardan birinin veya bir kaçının gerçekleşmesi ve bu alanın belediye veya mücavir alan sınırları içerisinde bulunması şarttır." hükmü, altıncı fıkrasında ise "Kentsel dönüşüm ve gelişim alanları içinde yer alan eğitim ve sağlık alanları hariç kamuya ait gayrimenkuller harca esas değer üzerinden belediyelere devredilir. Kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanlarında yıkılarak yeniden yapılacak münferit yapılarda ilgili vergi, resim ve harçların dörtte biri alınır." hükmünün yer aldığı, dosyaya sunulan belgelerden, davacı şirket tarafından üstlenilen yapım işinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre yapıldığı gibi söz konusu işin 5393 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı, riskli alan veya rezerv alanı ilan edilen bir bölgede yapıldığına ilişkin bilgiye de yer verilmediği görülmekte olup, yukarıda aktarılan 5393 sayılı Kanunun 73'üncü maddesinin altıncı fıkrasında öngörülen kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanlarında yıkılarak yeniden yapılacak yapılarla ilgili vergi, resim ve harçların dörtte birinin alınacağına ilişkin düzenlemenin de münferit yapılara özgü olduğu, davacı şirkete ihale edilen işin, 5393 sayılı Kanunun 73/6 maddesi kapsamında, Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı içerisinde kalan mevcut yapıların yıkılarak yeniden yapımına değil, bu uygulama alanında inşası planan "yeni" konut ve işyerlerinin yapımına ilişkin olması karşısında, davacı şirket tarafından yapımı üstenilen yapıların münferit yapı niteliğini taşıdığından söz edilemeyeceğinden, anılan madde ile tanınan indirim hakkından yararlandırılmalarına olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu işin 5393 sayılı Kanun kapsamında olduğunun Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından verilen ara karar cevabı ile sabit olduğu, hakediş ödemelerinin ve ödemeye ilişkin kağıtların 5393 sayılı Kanun kapsamında bulunduğu ve 3/4 lük muafiyetin uygulanması gerektiği iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY: Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca ihaleye çıkarılıp davacı ortaklık tarafından üstlenilen "Erzurum İli Palandöken İlçesi Hüseyin Avni Ulaş Mah. Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi; 2.Etap 857 Adet Konut, 1 Adet Cami ve 5 Dükkanlı Ticaret Merkezi İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi" nedeniyle 23/11/2016-21/09/2018 tarihleri arasındaki dönemlere ait hakediş ödemelerinden kesilen damga vergisinin 3/4'lik kısmına tekabül eden 588.873,20-TL'nin iadesi talebiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen tutarın en yüksek mevduat faiziyle birlikte iadesine istemine ilişkindir.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 122. maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124. maddesinde de, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların, şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri açıklanmıştır. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi vergi dairelerinden istenebilecek vergi hatasının tanımı ise aynı Kanun'un 116. maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak yapılmış, 117. maddesinde, hesap hataları olarak; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer olması; 118. maddesinde de, vergilendirme hataları olarak; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hatalar gösterilmiş bulunmaktadır.
5393 sayılı Belediye Kanununun "Kentsel dönüşüm ve gelişim alanı" başlıklı 73. maddesinin birinci fıkrasında belediyelerin, belediye meclisi kararıyla; konut alanları, sanayi alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabileceği ; altıncı fıkrasında kentsel dönüşüm ve gelişim alanları içinde yer alan eğitim ve sağlık alanları hariç kamuya ait gayrimenkullerin harca esas değer üzerinden belediyelere devredileceği, kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanlarında yıkılarak yeniden yapılacak münferit yapılarda ilgili vergi, resim ve harçların dörtte biri alınacağı belirtilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanununun 73. maddesinin gerekçesinde de sağlıksız ve hızlı kentleşmenin ülkemizin önemli sorunlarının başında geldiği, kentlerimizin özellikle ülkemizin batı bölgelerinde aşırı şekilde büyüdüğü fakat buna uygun sosyal imkanlarla donatılmadığı, büyük kentlerde trafik, hava kirliliği, yetersiz konut, çarpık yapılaşma, alt yapı hizmetleri ve benzeri sorunların acilen çözüm beklediği, bu düşünceden hareketle büyükşehir belediyeleri ve nüfusu 50.000'in üzerinde belediyelerin kentin gelişimine uygun konut alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları ve sosyal donatılar oluşturmak, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak ve restore etmek amacıyla kentsel gelişim alanları ilan etme ve uygulayabilmelerine imkan vermenin kaçınılmaz olduğu, maddenin bu amaçla düzenlendiği yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıdaki maddenin ve gerekçesinin birlikte değerlendirilmesinden; yeni yapının yapılacağı alanın kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanında yer alması ve bu alanda yer alan mevcut (eski) yapının yıkılarak yeni bir yapının inşa edilmesi koşullarının gerçekleşmesi halinde yapılacak bu yapılarla ilgili alınması gereken vergi, harç ve resmin 3/4'lük kısmının tahsil edilmeyeceğinin kurala bağlandığı ve söz konusu alan içinde yer alan eğitim ve sağlık alanları hariç kamuya ait gayrimenkullerin harca esas değer üzerinden belediyelere devredileceği belirtildikten sonra "yıkılarak yeniden yapılacak münferit yapılarda" ibaresinde yer alan "Münferit" kelimesinin yapının niteliğini belirtmek amacıyla kullanıldığı, eski yapıların hak sahipleri veya üçüncü kişiler tarafından yıktırılarak yeniden yapılması yönünden kısmi ödemeye ilişkin herhangi bir ayrıma gidilmediği anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı tarafından sunulan Toplu Konut İdaresi Başkanlığının 24/10/2017 tarih ve 38348 sayılı yazısında; Erzurum İli Palandöken İlçesi Hüseyin Avni Ulaş Mah. Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi; 2.Etap 857 Adet Konut, 1 Adet Cami ve 5 Dükkanlı Ticaret Merkezi İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi'nin 08/08/2016'da ihale edilmiş olup imalatlarına devam edildiği, ekinde yer alan protokolün 2. maddesinde protokolün 5393 sayılı Kanun kapsamında imzalandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu olayda 5393 sayılı Kanunun 73. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmesi nedeniyle hakedişler ödemeleri üzerinden kesinti suretiyle tahsil edilen damga vergisinin 3/4'lük kısmının düzeltme şikayet hükümleri kapsamında vergilendirme hatası olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığından fazladan ödenen damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan başvurusunun reddi yolundaki dava konusu işlemde ve davanın reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 21/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.