Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1247
Karar No: 2022/4176
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1247 Esas 2022/4176 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, 3201 sayılı kanun kapsamında borçlanılmayan sürelerin borçlanabileceğinin tespiti istemi üzerine açılmıştır. İlk derece mahkemesi davanın kabulü ve belirtilen sürelerin borçlanılabileceği yönünde karar vermiştir. Ancak, davalı kurum vekili istinaf yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesi dava reddine karar vermiştir. Daha sonra yapılan temyiz başvurusu sonucu Daire kararı bozmuş ve yeniden esas hakkında karar verilmesi istenmiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Yargıtay bu kararı usul ve yasaya aykırı bulmuştur. Sonuç olarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuş ve dosya yeniden kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir. Kanun maddeleri: HMK'nun 353/1-b-1 ve 359. madde.
10. Hukuk Dairesi         2022/1247 E.  ,  2022/4176 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi: ... 5. İş Mahkemesi


    Dava, 3201 sayılı kanun kapsamında borçlandırılmayan süreleri borçlanabileceğinin tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddine dair karar verilmiş, verilen bu kararın davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 16.6.2021 günlü ve 2020/4281 E., 2021/8412 K. sayılı ilamı ile kararın bozulmasına ilişkin karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince bozmaya uyularak, yaptığı yargılama ile davalının istinaf isteminin esastan reddine dair verilen kararın davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Dava, aksine Kurum işleminin iptali ile 3201 sayılı kanun kapsamında borçlanma talep edildiği halde borçlandırılmayan 01.12.1993 - 26.09.1994, 25.03.1995 - 15.04.1995, 29.06.1995 - 16.08.1996, 06.07.2000 - 09.08.2000, 09.07.2001 - 30.11.2002 tarihleri arası Almanya ev kadınlığı süresini borçlanılabileceğinin tespiti istemine ilişkindir.
    II-CEVAP:
    SGK vekili, aleyhe hususları kabul etmeyerek, Kurum işlemlerinin yerinde olması nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesi, “...Davanın kabulü ile,
    Davacının 01/12/1993-26/09/1994, 25/03/1995-15/04/1995, 29/06/1995 - 16/08/1996, 06/07/2000 - 09/08/2000, 09/07/2001 - 30/11/2002 tarihleri arasında Türkiye'de bulunduğu süreleri 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma hakkı olduğunun tespiti ile aksi yöndeki kurum işleminin iptaline,...” karar vermiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, 16.6.2021 tarihli kararı ile Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda; “...davacının yurtdışı ikamet süresi başlangıcı olan 19.02.1991 tarihinden Türk Vatandaşlığından izinle çıktığı 15.09.2004 tarihi arası dönemi (4877 gün) tamamen borçlanması mümkün olup buna göre talep gibi davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, incelenen kararın; dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği dikkate alınmak sureti ile davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;
    A)... 5. İş Mahkemesinin 25.08.2018 tarih, 2017/298 Esas, 2018/205 Karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine,...” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, vekalet ücretine dair her ne kadar tavzih talebi üzerine düzeltme yapılmış ise de kararın bozularak bu hususta yeniden hüküm verilmesi gerektiğini beyanla kararın bu yönden bozulmasını istemiştir.
    Davalı Kurum vekili, davacı hakkında yapılan Kurum işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
    V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Bozmaya uyma veya direnme başlığı altında 373. maddesinin birinci fıkrasında ''Yargıtay ilgili dairesinin tamamen veya kısmen bozma kararı, başvurunun bölge adliye mahkemesi tarafından esastan reddi kararına ilişkin ise bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak dosya, kararı veren İlk Derece Mahkemesine veya uygun görülecek diğer bir ilk derece mahkemesine gönderilir'' hükmü, ikinci fıkrasında ise ''Bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtay’ca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir.'' hükmü düzenlenmiştir.
    Diğer taraftan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 359. Maddesinde Bölge Adliye Mahkemesince verilecek kararın unsurları belirtilmiştir. Buna göre; (1) Karar aşağıdaki hususları içerir:
    a) Kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi ile başkan, üyeler ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları, sicil numaraları.
    b) Tarafların ve davaya ilk derece mahkemesinde müdahil olarak katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri.
    c) Tarafların iddia ve savunmalarının özeti.
    ç) İlk derece mahkemesi kararının özeti.
    d) İleri sürülen istinaf sebepleri.
    e) Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan veya olmayan hususlarla bunlara ilişkin delillerin tartışması, ret ve üstün tutma sebepleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebep.
    f) Hüküm sonucu ile varsa kanun yolu ve süresi.
    g) Kararın verildiği tarih, başkan ve üyeler ile zabıt kâtibinin imzaları.
    ğ) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
    (2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    (3) Bölge adliye mahkemesi, başvurunun esastan reddi kararında, ileri sürülen istinaf sebeplerini özetlemek ve ret sebeplerini açıklamak kaydıyla, kararın hukuk kurallarına uygunluk gerekçesini göstermekle yetinebilir.
    (4) Temyizi kabil olmayan kararlar, ilk derece mahkemesi tarafından; temyizi kabil olan kararlar ise bölge adliye mahkemesi tarafından resen tebliğe çıkarılır.
    Yukarıda belirtilen hükümlere göre bölge adliye mahkemesince davanın esasına ilişkin olarak verilen iki tür kararı Yargıtay'ın temyiz incelemesine konu olabilir. Birincisi, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay'ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere ilk derece mahkemesine gönderilir.
    İkincisi ise, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay'ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere bölge adliye mahkemesine gönderilir. Zira bozulan karar, ilk derece mahkemesi kararı değil dosyanın esasına girerek dosyanın esası hakkında yeniden verilen bölge adliye mahkemesi kararıdır. Bölge Adliye Mahkemesince Yargıtay’ın bozma kararına uyulması halinde bozma ilamındaki açıklamaları dikkate alarak ve HMK’nın 359. Maddesi hükümlerine göre ve 360. Maddesinde yer alan, “(1) Bu Bölümde aksine hüküm bulunmayan hâllerde, ilk derece mahkemesinde uygulanan yargılama usulü, bölge adliye mahkemesinde de uygulanır.” hükmü gereğince, bozma ilamında belirtilen eksiklikler tamamlanarak işin esası hakkında ve uyuşmazlığı bitirecek şekilde bir karar verilmek üzere yargılama yapılması gerekecektir.
    Eldeki dosyada ise, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile davanın esastan kabulüne dair kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 26.11.2019 günlü ve 2017/5948 E., 2019/9071K. sayılı ilamı ile kararın bozulduğu ve dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine dair karar verildiği gözetildiğinde, uyuşmazlığın esası hakkında HMK’nun 359. maddesi hükümlerine uygun şekilde bir karar verilmesi gerekirken, davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine dair yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ:
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi