Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2610
Karar No: 2022/4244
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2610 Esas 2022/4244 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/2610 E.  ,  2022/4244 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi : ... 33. İş Mahkemesi



    Dava, davacının Kurum kayıtlarında gözüken doğum tarihinin kesinleşen mahkeme kararına istinaden 01.01.1967 tarihi olarak esas alınması gerektiğinin ve yaşlılık aylığına hak kazandığının ve ödenmesi gerektiğinin ve aksi kurum işleminin iptali istemlerine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili özetle, davacının ilk işe giriş tarihinin 10.03.1984 olduğunu, davacının emekli aylığının bağlanması için kuruma iki kez başvuru yaptığını, ancak kurumun 16.02.2015 ve 03.11.2017 tarihli cevap yazılarıyla “doğum Tarihinizin 1972 iken 1967 olarak tashih yapıldığından 48 yaşınız 01.01.2020'de tamamlanmaktadır" 03.11.2017 tarihli red gerekçesinin ise; " İlk işe giriş tarihinizde doğum tarihiniz 01.01.1972 iken mahkeme kararı ile yaş tashihi yaptırarak 01.01.1967 yaptırmış iseniz de emeklilik işlemlerinizde kanun gereği ilk işe girdiğiniz tarihteki doğum tarihiniz dikkate alındığından talebiniz reddedilmiştir. 01.01.1972'ye göre 48 yaşınızı doldurduğunuz 01.01.2020 yılında yeniden müracaat etmeniz gerektiğini" bildirilerek talebin reddedildiğini, davacının ilkokul mezuniyet tarihinin ise 06.05.1977 olarak belirtildiğini,davacının babasının oğlu Battal Gazi Bakır'a velayeten açtığı yanlış doğum tarihinin tashihine ilişkin davada Sorgun Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.01.1985 tarih 1985/92 E. 1985/92 K. sayılı ilamı ile " Davacının doğum tarihinin ay ve günü baki kalmak üzere 01.01.1967 doğumlu olarak tashihine" karar verildiğini, davacının 1967 doğumlu olarak emekli aylığı bağlanmasına hak kazanmış olmasına rağmen davalı kurumun emekli aylığı bağlamadığını beyanla, dava konusu kurum işleminin iptali ile davacıya emekli aylığının bağlanmasına, davacının mahrum kaldığı emekli aylıklarının hesaplanarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. yaşlılık aylığı bağlanmasını talep etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı Kurum vekili özetle; davanın haksız olduğunu beyanla, reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesince; "Davanın kabulü ile, davacının tahsis talebinde bulunduğu 08/01/2015 tarihini takip eden 01/02/2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespiti ve davacının yaşlılık aylığı almaya hak kazandığı tarihten itibaren ödenmeyen yaşlılık aylıklarının ödenmesi gerektiğinin tespitine" şeklinde karar verilmiştir.
    Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının işe giriş bildirgesi verildikten sonra doğum tarihinin düzeltildiğini, sigortalılık girişi yapıldıktan sonra düzeltilen doğum tarihlerinin yaşlılık aylığı bağlanırken dikkate alınamayacağını, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesi, “...Davacının yaş düzeltmesi sigortalılık ilk tescil tarihinden sonra yapıldığından bu düzeltmenin yaşlılık aylığı bağlanmasında nazara alınamayacağı, buna göre davacının tahsis talep tarihinde yaş şartını yerine getirmediği, kurum işleminde isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından...” gerekçesiyle,davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.3 maddesi gereğince kabulü ile ... 33. İş Mahkemesinin 2018/156 E., 2019/174 K. sayılı kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili,kararın usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle ve re'sen dikkate alınacak diğer nedenlerle kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının ilk işe giriş tarihinin 10/03/1984 tarihi olduğu, davacının nüfusa 01/01/1972 doğum tarihli olarak kayıtlı iken Sorgun Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/92 Esas ve 1985/92 karar sayılı kararı ile davacının doğum tarihinin 01/01/1967 olarak düzeltildiği ve kararın 18/02/1985 tarihinde kesinleştiği, söz konusu dava dosyası kapsamında alındığı anlaşılan 04.02.1985 tarihli rapor ile davacının kemik yaşının 18 yaşı üzeri olduğu,18-19 yaşlarında bulunduğunun belirtildiği, davacının İlkokul Diplomasında mezuniyet tarihinin 06.05.1977 olduğu, askerlik döneminin 02.09.1987-02.03.1989 tarihleri arası olduğu,davalı Kurumdan 08/01/2015 tarihinde aylık talebinde bulunduğu, yaşlılık aylığının bağlanması için 48 yaş ikmal şartı gerektiği, yaş düzeltmesi tarihinin ilk işe başladıktan sonra olduğu gerekçesiyle doğum tarihinin 01/01/1972 olarak esas alındığı belirtilmek suretiyle tahsis talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
    506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 120.maddesinin 2.fıkrası “… Malullük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında, sigortalıların ve hak sahibi çocuklarının, sigortalının yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunlara veya bu Kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri, sigortalının sigortaya tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklarının da nüfus kütüğüne ilk olarak yazılan doğum tarihleri esas tutulur.” ;
    3.fıkrası ise, (Ek fıkra: 24/06/2004 - 5198 S.K./16. md.) “İş kazalarıyla meslek hastalıkları, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortasından gelir ve aylık tahsisleri ile sermaye değerinin hesabında, iş kazasının olduğu veya meslek hastalığının hekim raporuyla ilk defa tespit edildiği veya sigortalıların yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunlara veya 506 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonraki yaş tashihleri dikkate alınmaz.” hükmünü düzenlemektedir.
    Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemeler de, 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanununu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 10.maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.” ve Yine aynı Yasanın 35.maddesi “…(1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir…” şeklindedir.
    Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30.maddesi “- Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur.
    Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilebilir.” hükümlerini içermektedir.
    Bazı kötü uygulamaları önlemek amacı ile özel bir düzenleme getirilmiş ve belli sigorta kollarında, hangi doğum tarihinin esas alınacağını açıkça belirlenmiştir. Bu anlamda, 506 Sosyal Sigortalar Yasasının 120/2.maddesi hiçbir yoruma yer vermeyecek şekilde yapılan bu düzenleme karşısında sigortaya ilk tescil tarihinden sonra yapılan yaş tashihinin yaşlılık aylığında nazara alınamayacağı açıktır.
    Bu özel düzenleme dışında kesinleşmiş yargı kararının uygulamalarda geçerliliğini koruyacağı tartışmasızdır.
    Somut olayda, mahkemece, Sorgun Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/92 Esas ve 1985/92 karar sayılı dosyası kapsamında alındığı anlaşılan 04.02.1985 tarihli raporu içeriği,davacının ilkokuldan mezuniyet tarihi,askerlik yaptığı döneme ilişkin bilgiler ve dayanakları gözetilerek, Sorgun Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/92 Esas ve 1985/92 karar sayılı hükmünün kayıt düzeltme niteliğinde olup olmadığı değerlendirilip, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasasının 120/2 anlamındabir yaş tashihi veya kayıt düzeltme sözkonusu olup olmadığı tespit edilip malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında davacının hangi doğum tarihi esas alınacağı belirlenmeli,varılacak sonuca göre tahsis şartlarının irdelenmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ:
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi