11. Ceza Dairesi 2019/3760 E. , 2019/6400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Sahte fatura düzenleme suçundan; mahkumiyet
Defter ve belge gizleme suçundan; beraat
A) Katılan vekilinin defter ve belge gizleme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
Sanığa ait tarh dosyası üzerinde yapılan inceleme neticesinde; her ne kadar 2007 takvim yılına ait defter tasdikine ilişkin bilgi tespit edilememişse de, VDİNTRA sorgulamasında, VUK Belge Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik uyarınca anlaşmalı matbaa olarak faaliyet gösteren ... Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün mükellefi olan ... Matbaacılık Ltd. Şti. tarafından mükellef adına 16/05/2007 teslim tarihli... ilk seri nolu 40 adet 04/08/2007 teslim tarihli ... ilk seri nolu 40 adet irsaliyeli faturanın bulunduğu anlaşılmakla, defter ve belge gizleme suçunun sübut bulduğu anlaşılmakla atılı suçtan sanığın mahkumiyeti yerine hatalı değerlendirme ile beraatine hükmolunması,
B) Sanık hakkında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanığın ve avukatlık ücreti verilmesi gerektiğine ilişkin katılan vekilinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
1- Sanığın, ... ve muhasebeci olduğunu bildiği ... isimli kişilerin işyeri açacaklarını, kendisini de çalıştıracaklarını söylemeleri üzerine ikametgah belgesi ve nüfus cüzdanı suretlerini verdiğini, kendi adına şirket kurulduğunu daha sonra öğrendiğini, işe başlama bildirimi, işyeri açılış yoklaması altındaki imzaların kendisine ait olmadığını savunması karşısında, maddi gerçeğin ve sanığın kastının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
a) ... ve ... isimli kişilerin kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek, CMK’nin 48. maddesindeki çekinme hakkı hatırlatılarak tanık olarak dinlenmeleri, suça konu faturaların gösterilerek kendileri tarafından düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması, kendileri tarafından düzenlenmediğini söylemeleri halinde faturalardaki yazı ve imzalar ile işe başlama bildirgesi ve 09/05/2007 tarihli açılış yoklamasındaki imzaların sanığın ve bu kişilerin eli ürünü olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
b) Yazı ve imzaların sanığa ve ismi geçen kişilere ait olmadığının anlaşılması halinde ise; faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerden kanaat oluşturacak kadarının tespit edilerek, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılıp tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı ve ... ve ...’ü tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2011 tarihli 2011/3-167 Esas ve 2011/194 Karar sayılı kararında da açıklandığı üzere, sanığın mahkûmiyetiyle sonuçlanan ceza davasında katılan kendisini vekille temsil ettirdiğinde, vekil duruşmalara katılmasa dahi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca katılan lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi zorunlu olup, katılan lehine vekalet ücreti yerine dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz talepleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 18/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.