17. Hukuk Dairesi 2016/12327 E. , 2019/3706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki yapılan tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılara karşı ... 14. İcra Müdürlüğünün 2014/7851 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, yapılan işlemlere rağmen dosyanın tahsil kabiliyetinin olmadığını, davalı borçluların ödeme güçleri olmamasına rağmen pek çok kişiye borçlandıklarını ve adlarına kayıtlı taşınmazları çok düşük bir bedelle muvazaalı olarak mal kaçırmak amacı ile davalı üçüncü kişiye devrettiklerini öğrendiğini belirterek ... Mahallesi, 484 ada, 12 pafta 4 parsel sayılı taşınmazda ..."nin 1/4 ve..."nin 1/4 hisselerinin, aynı yer 5 parsel sayılı taşınmazda ..."nin 1/2 ve..."nin 1/2 hisselerinin, aynı yer 12 parsel sayılı taşınmazda ..."nin 1/2 ve..."nin 1/2 hisselerinin, aynı yer 13 parsel sayılı taşınmazda ..."nin 1/2 ve..."nin 1/2 hisselerinin, aynı yer 16 parsel sayılı taşınmazda ..."nin 1/2 ve..."nin 1/2 hisselerinin, aynı yer 31 parsel sayılı taşınmazda A Blokta bulunan ...,... ve ..."nin hisselerinin, aynı yer 31 parsel sayılı taşınmazda B Blokta bulunan ...,... ve ..."nin hisselerinin, aynı yer 32 parsel sayılı taşınmazda ...,... ve ..."nin hisselerinin devirlerine ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile taşınmazların davalılar adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İİK.nun 280. maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. İ.İ.K’nin 280/son fıkrasına göre ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın/şahısların, borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kasdiyle hareket ettiği kabul olunur, karinenin ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilebilir hükmü gereğince ticari işletme devri yönünden tasarrufun değerlendirilmesi gerekir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
Davacının alacağının 12.04.2013 tanzim tarihli 90.000,00 TL bedelli bono olduğu, davalı borçlu hakkında icra takibine geçildiği ve takibin kesinleştiği, alacağın gerçek olduğu, iptali istenen tasarrufların takip konusu alacaklardan sonra yapıldığı ve davanın süresinde açıldığı anlaşıldığından dava ön koşulları gerçekleşmiştir. Davalı borçluların 7 adet parseli üzerinde otel ve müştemilatları ile noter kanalı ile diğer davalı şirkete devrettiği, hisse satış tarihlerinin aynı gün ve birbirini takip eden yevmiyelerle aynı noterden yapıldığı hususları birlikte değerledirildiğinde; mal kaçırma kasdının yanında tüm parsellerin devredilmesi sebebi ile kıyasen uygulanacak olan ve İİK. 280/son maddesi hükmüne göre tasarrufların iptale tabi olduğunun anlaşılmasına göre davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçelerle şekilde reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 27/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.