Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10929
Karar No: 2022/1397
Karar Tarihi: 07.02.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/10929 Esas 2022/1397 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/10929 E.  ,  2022/1397 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk Derece
    Mahkemesi :... 1. İş Mahkemesi

    Dava, Kurum işleminin iptali ve yaşlılık aylılığı bağlanması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince kararı kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 11.2.2020 tarihli kararı ile bozulması üzerine hükmüne uyulan bozma sonrası ... Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen davanın kabulüne dair verilen kararın davacı ve davalı vekillerince temyizi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2926 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olduğunu, 01.01.1987 tarihinden başlayan ve fasılalar devam eden SSK hizmetinin olduğunu, en son olarak 3,5 yıllık hizmet süresinin 4/1-a kapsamında olduğunu, 30.03.2015 tarihinde davalı kurumandan yaşlılık aylığı almak için tahsis talebinde bulunduğunu ancak talebinin kabul edilmediğini, 30.11.2004 tarihinden sonra Ziraat odası kaydının bulunmadığı ve tarımı bıraktığı gerekçesi ile Bağ-Kur hizmetinin iptal edildiğinin bildirildiğini, oysa davacının SSK'lı olarak çalışmaya başladığı tarihe kadar tarım işiyle uğraştığını ve primlerini ödediğini, kurum işleminin usul ve yasalara aykırı olduğunu ifade ederek müvekkilinin 30.11.2004 tarihinden itibaren 4/1-a kapsamında ki SSK'lı çalışmasına kadar geçen sürede 2926 sayılı yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tespitine, bu taleplerinin yerinde görülmemesi halinde bu tarihler arasında davacının isteğe bağlı sigortalı olarak sayılmasına ve Nisan 2015 tarihinden itibaren 4/1-a kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğundan hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, dava konusu çalışmalara ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediğinin, işyerinin gerçekten varolup olmadığının çalışmanın devamlılık arz edip etmediğini, araştırılmasını, tanıkların dava konusu dönem bordrolarında kayıtlı olması veya komşu işyerlerinden dava konusu çalışmaları bilen kişilerin anlatımlarına başvurulması gerektiğini beyan ederek (SSK kapsamındaki çalışma iddialarına karşı kurumun verdiği genel beyan olduğu)dava konusu çalışma iddiaların geçtiği dönemlerde işyerine komşu işyeri tanıklarının anlatımlarına başvurulması gerektiği, davanın yazılı belgelerle ispatlanması gerektiği beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    1-Davanın kabulüne,
    Davacının 01/12/2004 - 28/05/2005 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağkur sigortalısı olduğunun tespitine,
    Davacının 22/06/2005 - 31/08/2005, 01/01/2006 - 30/09/2009, 01/11/2009 - 30/11/2009, 01/01/2010 - 11/02/2010, 02/03/2010 - 10/03/2010, 04/04/2015 - 30/11/2015 tarihleri arasında 4 yıl 9 ay 27 gün isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespitine,
    Davacının 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında 30/03/2015 tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığının ve talep tarihini takip eden ay başı olan 01/04/2015 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine,
    2-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    1-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.3 maddesi gereğince kabulüne,
    ... 1. İş Mahkemesinin 2015/792 E., 2018/58 K. sayılı kararının kaldırılmasına,
    2-Davanın kısmen kabulü ile,
    a-Davacının 01/12/2004 - 28/05/2005 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ,
    22/06/2005 – 31/08/2005, 01/01/2006 – 30/09/2009, 01/11/2009 – 30/11/2009, 01/01/2010 – 11/02/2010 ve 02/03/2010 – 10/03/2010 tarihleri arasında 4 yıl 1 ay 28 gün isteğe bağlı sigortalı olduğunun,
    23/05/2002 tarih, 4759 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 506 sayılı Kanunun Geçici 81/B-a maddesi uyarınca, davacının 31/03/2015 tarihli tahsis talep tarihini takip eden 01/04/2015 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin, ancak 08/06/2015 – 07/07/2015 tarihleri arasında 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalıştığı dönemde aylığının kesilmesi ve çalışmaların sona erdiği tarihi takip eden aybaşı olan 01/08/2015 tarihinde tekrar bağlanması gerektiğinin tespitine,
    b-Fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.
    3- BOZMA:
    ... Bölge Adliye Mahkemesinin 10. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararın Dairemizin 11.2.2020 tarihli kararı ile;”Somut olayda, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince davacının 20.11.2004 - 28.05.2005 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu kabul edilmiş ise de, davacının 30.11.2004 tarihinden sonra tarımsal faaliyetinin bulunmadığı dosya kapsamında belirgin olmakla birlikte, 30.11.2004 - 28.05.2005 arasında davacının ziraat odası kaydı bulunmamasına karşın, dava dışı ...’a ait 02.09.2002 - 28.02.2005 arasındaki ziraat odası kaydı davacıya maledilmek suretiyle davacının belirtilen tarihler arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılması hatalıdır.
    Bu nedenle, davacının 30.11.2004 tarihinden sonra 2926 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalılık koşullarını taşımaması nedeniyle, 30.11.2004 tarihinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında, 03.12.2004 tarihindeki ilk prim ödemesinden başlatılmak üzere davalı kurumdan primlerin isteğe bağlı olarak değerlendirilmesi istenerek, 03.12.2004 tarihinden ileri doğru ödenen primlerin ne kadar süre isteğe bağlı sigortalılık süresi kazandıracağı belirlenmeli, isteğe bağlı süreler belirlenirken davacının 4/1-a kapsamındaki sigortalılığıyla çakışan süreler dikkate alınmalıdır.
    Belirtilen şekilde davacının 4/1-a sigortalılığı ile 2926 sayılı Kanun kapsamındaki zorunlu ve isteğe bağlı sigortalılık süreleri (hangi tarihler arasında hangi kapsamda sigortalı olduğu açık bir şekilde) belirlendikten sonra davacı açısından 5510 sayılı Kanun 4/1-a maddesi kapsamında tahsis koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalı, davacı hakkında 2829 sayılı Kanun uygulanacaksa 1260 gün şartına ilişkin ayrıntılı şekilde irdeleme yapıldıktan sonra karar verilmelidir.
    Kabule göre de, davacının yaşlılık aylığı bağlanmasından sonraki çalışmaların aylığın kesilme nedeni değil, sosyal güvenlik destep primine tabi olacağının gözetilmesi gerektiği halde aksine kabul isabetsiz olup bozma nedenidir.”denilerek bozulmasına karar verilmiştir.
    4-BOZMA SONRASI VERİLEN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
    1-Davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
    ... 1. İş Mahkemesi'nin 2015/792 E., 2018/58 K. sayılı kararının kaldırılmasına,
    2-Davanın kısmen kabulü ile,
    a-Davacının 01/12/2004 - 31/03/2005 - 01/09/2005 - 30/09/2009 - 01/11/2009 - 30/11/2009 ve 01/01/2010 - 11/02/2010 tarihleri arası isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespitine,
    b-Davanın, yaşlılık aylığı bağlanması talebi ile tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti talepleri yönünden reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı ve davalı vekilleri usul ve yasaya aykırı kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELENMESİ:
    506, 1479, 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince aylık bağlanmasına ilişkin davalarda, Kuruma başvuruda bulunulduğu tarih itibarıyla tümüyle oluşmayan tahsis koşullarının yargılama aşamasında gerçekleşmesi durumunda, özellikle, Anayasa’nın 141. maddesindeki, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının, yargının görevi olduğunu belirten hüküm, 6100 sayılı Kanunun “Usul ekonomisi ilkesi” başlıklı 30. maddesinde yer alan, hakimin, yargılamanın kabul edilebilir süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu yönündeki düzenleme, sosyal koruma, dayanışma, sosyal denkleştirme ve zorunluluk ilkelerine dayanan sosyal sigortalar, bireyin onuru ile kişiliğinin geliştirilmesi için kaçınılmaz ekonomik, sosyal ve kültürel hakların doyurulması temeline dayanan sosyal güvenlik hukukunun ilkeleri dikkate alındığında, yargılama sırasında tahsis koşullarını sağlayıp sağlamadığı irdelenmeli, koşulların sağlanması durumunda tahsise karar verilmelidir.
    Eldeki davada Bozma ilamında belirtilen şekilde davacının sigortalılık statü ve süreleri belirlenerek talep tarihi itibarıyla tahsis talebinin reddine karar verilmiş ise de yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde davacının tahsis koşullarını yargılama esnasında sağlayıp sağlamadığı irdelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 07.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi