14. Hukuk Dairesi 2016/13959 E. , 2019/5395 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 25.11.2014 gününde verilen dilekçe ile mera tahsis kararının iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 22.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü 284 parselde yer alan ve murislerinden intikalen uzun yıllardır zilyetliklerinde bulunan tarlalarının mera olarak tahsis edildiğini, mera vasfının iptali ile kullandıkları yerlerin ayrı ayrı adlarına tescilini istemişlerdir.
Mahkemece, HMK m.114/1-b yollaması ile HMK m.115/2 gereği davanın usulden reddine, davacıların görevli Adana İdare Mahkemesinde dava açmakta muhtariyetine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece dava konusu yerin Mera Komisyonu tarafından tahsisinin yapıldığını bu nedenle idari işlemin iptali idari yargının görevi olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, muristen intikal ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal nedenlerine dayalı olarak MK 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına dair tapu tescil ve sınırlandırmanın iptali istemine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinde taşınmazın meralık vasfının değiştirilmesini istemiştir. Türk hukukunda, hakim tarafların bildirdikleri hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, tarafların bildirdikleri vakıaların hukuki sebebini kendiliğinden araştırır ve bulur. Bu kapsamda dava konusu 284 parsel yenileme sonucu 117/3 parselde ham toprak vasfı ile Hazine adına tescilli iken 4342 sayılı Mera Kanunun 5/b maddesi kapsamına alındığından davanın Mera Komisyon kararının iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Mera komisyonu kararlarına karşı 4342 sayılı Mera Kanununun 13/5. maddesi uyarınca 30 günlük sürede açılan davaların asliye hukuk mahkemesinde, kadastro yapılan yerlerde ise kadastro mahkemesinde açılması gerekir. Bu süre geçtikten sonra tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak 21/2 madde uyarınca 5 yıllık süre içinde açılan davaların ise asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. Görüldüğü üzere Mera Kanunu ve Kadastro Kanununda benzer amaçlı düzenlemeler ile dava açma süresi ile birlikte görevli mahkeme de belirlenmiştir. Mera Komisyonu kararının iptaline ilişkin davalarda adli yargı görevlidir.
Bu durumda dava tapu sicil kaydına yönelik olduğundan tescil isteminin adli yargıda çözülmesi gerekirken idari işlemin iptali olarak değerlendirilip davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcını yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.