Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5138
Karar No: 2021/1462
Karar Tarihi: 29.03.2021

Zincirleme basit zimmet - ihmali davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/5138 Esas 2021/1462 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, sanıkların görev süreleri sona erdikten sonra ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkum etti. Ancak, suçun işlendiği tarihten itibaren geçen zamanaşımı süresi nedeniyle mahkumiyetlerine karar verilemedi. Zincirleme basit zimmet suçundan beraat kararı verildi. Bir sanık hakkındaki zincirleme basit zimmet suçu mahkumiyeti, yeterli delil olmadığı gerekçesiyle bozuldu. Yeni bir bilirkişi kurulu oluşturarak eksik inceleme yapıldıktan sonra sonuca göre hukuki durumun belirlenmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak, TCK'nin 257/2, 66/1-e, 67/4, 5237 sayılı TCK, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve CMUK'un 321. ve 326/son maddeleri belirtildi.
5. Ceza Dairesi         2018/5138 E.  ,  2021/1462 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zincirleme basit zimmet, ihmali davranışla görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Sanıklardan ... ve ... hakkında atılı suçlardan beraat, ... hakkında atılı suçlardan mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suç tarihinin, sanıkların görev sürelerinin sona erdiği 28/02/2009 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 2007-2008 yılları olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
    Sanıklar hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanıkların üzerlerine atılı görevi kötüye kullanma suçunun 5237 sayılı TCK"nin 257/2. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, suç tarihi olan 28/02/2009 ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Yasa"nın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri gereğince zamanaşımı sebebiyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
    Sanıklar ... ve ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Bozmaya uyularak gereği yerine getirilmek, delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle kurulan beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Suç tarihinde Yalvaç İlçesi Süt Üreticileri Birliği yönetim kurulu başkanı olan sanık hakkında, birliğin kayıtlarına göre 28/02/2009 tarihindeki kasa mevcudunun 125.144,79 TL olması gerektiği, bu paranın yeni seçilen birlik yönetimine devredilmediği ve zimmetinde bulunduğu iddiasıyla açılan kamu davasında mahkemece tanık beyanlarına göre yapıldığı belirtilen harcamaların, yeni seçilen birlik yönetiminin yargılama aşamasında 26/04/2011 tarihinde sunduğu 28/02/2009 tarihli mizanda belirtilen 83.899,46 TL"lik kasa mevcudu üzerinden düşürülmesi ile tespit edilen 60.969,46 TL"nin sanığın zimmetinde olduğu kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiş ise de; sanığın, birliğin süt sattığı firmanın parasının bozuk çıkan sütlerin mahsubu için kesildiğini, firma yetkilisi tanık ..."un ise sütler üzerinde yaptıkları denetim ücretine karşılık kesildiğini belirtmeleri, sanık müdafin dosyaya sunduğu ... Tarım Hayvancılık Ürünleri A.Ş. isimli firmaya ait 05/08/2009 tarihli 28.988,28 TL"lik faturanın firma yetkilisi tarafında da sanık ..."nun görev dönemine ait olduğunun belirtilmesi, birlik muhasebesini yürüten tanık ..."nün dava açıldıktan sonra birliğin 28/02/2009 tarihinden öncesine ilişkin 11.003,00 TL belge iadesi olduğunu tespit ettiğini ve kayıtlara giremediklerini ifade etmesi, birliğin sanıktan sonraki yönetim kurulu başkanı ..."nın eski yönetim döneminden kalan 7.000,00 TL"ye yakın stopaj tahsilatı yaptıklarını söylemesi, hükme esas alınan 02/02/2012 tarihli bilirkişi raporunda zimmet miktarından mahsubu gereken miktarlara tanık beyanı ile dahil edilen harcamalara benzer nitelikte olan ... ve ... ..."ın kooperatif işleriyle ilgili sanıktan aldıklarını beyan ettikleri sırasıyla 400,00 ve 600,00 TL"nin gerekçe gösterilmeksizin mahsup edilmemesi ve bu hususların sanık müdafi tarafından bilirkişi raporunun tanziminden sonra öne sürülmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer kalmayacak biçimde tespiti için, 05/08/2009 tarihli faturanın, tanık ..."nün beyan ettiği belge iadesine dair miktarın ve sanığın yönetim kurulu başkanı olduğu döneme ait stopaj tahsilatlarının yeni birlik yönetimi tarafından muhasebe kayıtlarına işlenip işlenmediğinin, ... ve ... ..."a verildiği savunulan paraların zimmet miktarından mahsuplarının gerekip gerekmediğinin ve 12/06/2009 havale tarihli suç duyurusuna ekli 28/02/2009 tarihli mizan ile 26/04/2011 tarihinde sunulan 28/02/2009 tarihli mizan arasındaki farkın ne şekilde oluştuğunun araştırılmasından sonra sanığın görev yaptığı döneme ilişkin tüm defterler, harcama belgeleri ve diğer belgelerle birlikte dosyanın ekleriyle önceki bilirkişiler dışında Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşturulacak bilirkişi kuruluna tevdi ile sanığın zimmetinde kalan para bulunup bulunmadığına ilişkin ayrıntılı rapor alınmasından sonra sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule göre de;
    Zimmet suçunun 28/02/2009 tarihli birliğe ait mizan ile tespit edilmesi nedeniyle değişik zamanlarda birden fazla işlendiğine ilişkin delil bulunmaması karşısında; kasa açığı niteliğindeki eylemde TCK"nin 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılarak fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA 29/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi