Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/220
Karar No: 2019/5455
Karar Tarihi: 18.09.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/220 Esas 2019/5455 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalının satın aldığı payların gerçek bedelinin muvazaalı olduğunu ve gerçek bedel tespit edilip depo edildikten sonra davacı lehine önalım hakkı tanınmasını talep etmiştir. Davacının daha önce açtığı önalım davası fiili taksim nedeniyle reddedilip temyiz edilmeden kesinleştiğinden davanın reddine karar verildi. Ancak davacının davadan feragat ettiğini beyan ettiği dilekçesi mahkemece değerlendirilmediği için kararın bozulmasına karar verildi. Feragat ve kabulün dilekçeyle veya yargılama sırasında yapılabileceği, kayıtsız ve şartsız olması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun \"Feragat ve kabulün şekli\" başlıklı 309. maddesi.
- Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
- Feragat ve kabul kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
14. Hukuk Dairesi         2019/220 E.  ,  2019/5455 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 29.03.2018 gün ve 2018/950 Esas - 2018/2368 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının 46 ve 133 parsel sayılı taşınmazların müşterek tapu maliki ve zilyeti olduğunu, taşınmazda müşterek mülkiyet söz konusu olmasına rağmen davacıya haber verilmeden paydaşlardan ... oğlu ...’in 12.06.2012 tarihinde 133 parsel sayılı taşınmazdaki 1/36 payını, 46 parsel sayılı taşınmazdaki 1/12 payını davalıya sattığını, taşınmazların satış bedelinin muvazaalı olduğunu, bu nedenle gerçek bedel tespit edilip depo edildikten sonra davacı lehine önalım hakkı tanınmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, öncelikle davanın süresinde açılmadığını, taşınmazlarda fiili taksim bulunduğunu, gerçek bedelin satış senedinden daha yüksek olduğunu, davacının aynı taşınmazlar ile ilgili başka şahıs aleyhine açmış olduğu önalım davasının fiili taksim nedeni ile reddedilip temyiz edilmeden kesinleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, her iki taşınmaz yönünden fiili taksim olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekilinin temyiz talebi üzerine Dairemizin 27.03.2018 tarihli 2018/950 Esas 2018/2368 Karar sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, davalı vekili tarafından davacının feragat dilekçesi hakkında bir karar verilmediğinden bahisle karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Davacı 01.02.2018 havale tarihli ve imzalı dilekçesinde; Siverek 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/86 Esas sayılı dava dosyasındaki davasından feragat ettiğini beyan etmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
    Davadan feragat, davacının açmış olduğu davadaki talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davacının, davalı taraftaki mecburi dava arkadaşlarından (davalılardan) biri hakkındaki davadan feragat etmesi diğer mecburi dava arkadaşlarını (davalıları) da etkiler. Yani bu halde mahkemece bütün davalılar hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
    Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır. (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.5.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı)
    Bu nedenle kararın davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 27.03.2018 tarihli 2018/950 Esas 2018/2368 Karar sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme kararının yukarıda belirtilen sebeple BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana iadesine, 18.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi