3. Hukuk Dairesi 2019/3204 E. , 2019/5938 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ile davalılar ..., ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; muris ..."ın Ankara Altındağ 4.Noterliğinde düzenlettiği 31/07/2009 tarih 22265 yevmiye nolu vasiyetnamenin Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/68 Esas sayılı dosyası üzerinden açılıp okunduğunu, işlem sırasında murisin akıl sağlığının yerinde olmadığını, davalının manevi ikrahı ile bu vasiyetnameyi düzenlemek zorunda kaldığını, vasiyetnamenin şeklen geçersiz olduğunu, vasiyetname tanığı ..."in murisin torunu olan davalı ..."in kızı ..."in eşi olduğunu belirterek, vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... ve ...; davalı ..."in, murisin diğer çocukların bakım ve gözetimi altında bulunduğu dönemde gayrimenkullerin birikmiş vergi borçları için 25.069,81 TL ödediğini, murisin ..."de bakımı iyi olmadığından bakmak üzere Ankara"ya getirdiğini, murisin uzun yıllar diğer çocukları tarafından ilgi görmediğini, MK"nun 536. Maddesi gereği resmi vasiyetnamenin düzenlenmesine tanık olarak katılan ..."e doğrudan kazandırma olmadığından şekli anlamda usulsüzlük bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne; Ankara İli Altındağ 4. Noterliğinin 31/07/2009 tarih 22265 yevmiye nolu vasiyetnamesinde, davalı ... için vasiyet edilen 10.000,00 TL anlamında davacıların veraset ilamındaki hisseleri toplamı 23/45 oranına tekabül eden 5.111,11 TL"lik kısmı için vasiyetnamenin iptaline, davalı ... anlamında vasiyet edilen; ... İli ... İlçesi ... Mahallesinde bulunan 223 ada 2 parsel ve aynı yer ... Mahallesinde bulunan 277 ada 43 parselle ilgili; davacıların veraset ilamındaki hisseleri toplamı oranında 23/45 hisseye tekabül eden hisse oranı için vasiyetin iptaline, bu yerlerin vasiyetine bağlı olarak davacılara ödeme yapılması yönünde de vasiyette bulunulduğundan; davacılara ödeme yapılması yönündeki (davacı ... "a nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL ödenmesi yönünde) vasiyet hükmünün de iptaline, diğer davalılara vasiyet edilen ve davacı ..."a tescil sebebi ile ödenecek tutarlar anlamında vasiyetin iptali talebinin reddine dair verilen kararın davacılar ile davalılar ... ve ... tarafından temyizi üzerine Dairemizin 24.10.2016 tarihli ve 2015/14497 E., 2016/12094 K.sayılı ilamı ile; "..kısa kararda yer verilmeyen açıklamalara gerekçeli kararda yer verildiğinden; hüküm fıkraları arasında çelişki bulunduğu açıktır. 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya içeriğine göre mahkemece bu konular gözönünde tutularak vicdani kanıya göre karar verilmelidir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda; Türk Medeni Kanunun 536/1 ve 558/2-3. Maddeleri dikkate alındığında; tanık anlamında yasaklı sayılan şahsın tanıklığı ile vasiyet yapıldığı düşünülmek sureti ile; bu tanığın hısımları anlamında vasiyet kısmının iptali gerektiğinden; davanın kısmen kabulü ile; Ankara İli Altındağ 4. Noterliğinin 31/07/2009 tarih 22265 yevmiye nolu vasiyetnamesinde, davalı ... için vasiyet edilen 10.000,00 TL anlamında davacıların veraset ilamındaki hisseleri toplamı 23/45 oranına tekabül eden 5.111,11 TL"lik kısmı için vasiyetnamenin iptaline, davalı ... anlamında vasiyet edilen; ... İli ... İlçesi ... Mahallesinde bulunan 223 ada 2 parsel ve aynı yer ... Mahallesinde bulunan 277 ada 43 parselle ilgili; davacıların veraset ilamındaki hisseleri toplamı oranında 23/45 hisseye tekabül eden hisse oranı için vasiyetin iptaline, bu yerlerin vasiyetine bağlı olarak davacılara ödeme yapılması yönünde de vasiyette bulunulduğundan; davacılara ödeme yapılması yönündeki (davacı ... "a nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 1.000,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL - davacı ..."e nakden 200,00 TL ödenmesi yönünde) vasiyet hükmünün de iptaline, diğer davalılara vasiyet edilen ve davacı ..."a tescil sebebi ile ödenecek tutarlar anlamında vasiyetin iptali talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının ve davalı ..."ın temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
TMK"nun 536.maddesinde vasiyetnamenin düzenlenmesine katılma yasağına ilişkin düzenleme yer almaktadır. Bu maddeye göre; "Fiil ehliyeti bulunmayanlar, bir ceza mahkemesi kararıyla kamu hizmetinden yasaklılar, okur yazar olmayanlar, mirasbırakanın eşi, üstsoy ve altsoy kan hısımları, kardeşleri ve bu kişilerin eşleri, resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine memur veya tanık olarak katılamazlar. Resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine katılan memura ve tanıklara, bunların üstsoy ve altsoy kan hısımlarına, kardeşlerine ve bu kişilerin eşlerine o vasiyetname ile kazandırmada bulunulamaz."
Yine anılan kanunun 558.maddesinde; "İptal davası, tasarrufun iptal edilmesinde menfaati bulunan mirasçı veya vasiyet alacaklısı tarafından açılabilir. Dava, ölüme bağlı tasarrufun tamamının veya bir kısmının iptaline ilişkin olabilir. İptal davası, ölüme bağlı tasarrufla kendilerine, eşlerine veya hısımlarına kazandırma yapılanların tasarrufun düzenlenmesine katılmalarının yol açtığı sakatlığa dayandığı takdirde tasarrufun tamamı değil, yalnız bu kazandırmalar iptal edilir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Mahkemece; vasiyetname tanığı olan ..."in, vasiyetname düzenlendiği tarihte miras bırakanın alt soyu olan torununun eşi olduğu, aslen vasiyetname tanığı olamayacağı, buna rağmen tanıklık yaptığı, tanıklığı sonucu kayınpederi ve kayınvalidesi olan ... ve ..."a ölüme bağlı tasarrufta bulunulduğu, şekli anlamda bozukluk söz konusu olduğundan hısıma yapılan vasiyet kısmının iptali gerektiği; diğer davalılar anlamında vasiyetnamenin iptalini gerektirir durum bulunmadığı gerekçesiyle, hısıma yapılan tasarruf kısmı yönünden vasiyetnamenin iptaline karar verilmiştir.
Dosya kapsamında bulunan nüfus kayıtlarının incelenmesinde; davalı ..."ın vasiyetname tanığı olan ..."in kayınpederi olduğu ancak, davalı ..."ın vasiyetname tanığı olan ..."in kayınvalidesi olmadığı, dolayısıyla vasiyetname tanığının vasiyetname düzenlenmesine katılması sebebiyle davalı ... yönünden hısıma yapılan kazandırma bulunmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece; vasiyetname tanığının vasiyetname düzenlenmesine katılması sebebiyle davalı ... yönünden hısıma yapılan kazandırma bulunmadığı gerekçesiyle, davalı ... yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının ve davalı ..."ın temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.