11. Ceza Dairesi 2019/3287 E. , 2019/6788 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
I-Sanıklar ... ve ... haklarında kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafi ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Katılanın soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı huzurunda ve kovuşturma aşamasında 05.06.2012 tarihinde alınan beyanlarında, suça konu çeki aralarındaki ticari ilişkiye istinaden sanıklardan ...‘ın kendisine verdiğini beyan etmesi, Yargıtay 15. Ceza Dairesi‘nin 20.09.2016 tarihli 2014/3215 Esas ve 2016/6939 Karar sayılı bozma ilamı sonrası tanık olarak bilgisine başvurulan katılanın kardeşi ...‘in, katılanın çekin sanık ...‘dan alındığına yönelik önceki beyanlarını doğrulaması,... Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü‘nün 30.09.2011 tarihli uzmanlık raporuna göre çekteki yazıların sanık ...‘ın eli ürünü olduğunun belirlenmesi ile sanıkların çekin zilyetliklerinden ne şekilde çıktığına yönelik herhangi bir açıklama yapamamış olmaları karşısında, 5271 sayılı CMK’nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip, suçun sûbutu yönünde vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanıklar müdafi ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan hükümlerin ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanık hakkında diğer sanıklarla iştirak halinde hareket ederek, sanıklardan ..."ın keşidecisi olarak göründüğü suça konu 12.04.2008 keşide tarihli 50.000 TL bedelli çekte, keşideci yerine sahte olarak imza atmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın aşamalarda alınan savunmalarında suçlamaları kabul etmemesi, ... Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü‘nün 24.12.2010 tarihli uzmanlık raporuna göre çekteki yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olduğuna dair herhangi bir tespitte bulunulamaması ile soruşturma aşamasında sanıklardan ...‘ın Cumhuriyet savcısı huzurunda 12.03.2010 tarihinde alınan ifadesi sırasında telefonla aranan sanığın ifade tutağına geçirilen beyanının, CMK‘nin 148/3. ve 217/2. maddeleri uyarınca hukuka uygun bir delil olarak kabul edilmesinin mümkün olmaması karşısında, sanığın atılı suçtan cezalandırılmasını gerektirecek yeterlilikte, şüpheden uzak, somut ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek, sübut bulmayan suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 30.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.