(Kapatılan)21. Ceza Dairesi 2015/9462 E. , 2017/886 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
1-) Sanık hakkında Resmi Belgede Sahtecilik suçu yönünden verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Sanığın, borçlusu katılan ..., kefili katılan ... ve alacaklısının kendisi olduğu 28.02.2011 ve 30.03.2011 vade tarihli, suça konu 2 adet senedi sahte bir şekilde düzenlediğini ikrar etmesi, mahkemece yapılan gözlemde senetlerin iğfal kabiliyetinin olduğunun belirlenmesi, katılan ...’ün beyanında sanığın senetleri huzurunda ciro ederek kendisine verdiğinin anlaşılması karşısında, yasal unsurları itibariyle oluşan ve sübuta eren atılı suçtan mahkumiyeti yerine, “Resmi belgede sahtecilik suçunun sadece ... açısından gerçekleştiğine ve CMK"nun 225/1 maddesi kapsamında bu konuda açılan dava olmadığı” şeklinde yetersiz ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
2-) Sanığa dolandırıcılık suçu yönünden verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.03.1998 gün, 8/69 sayılı kararı ve uyumlu Daire kararlarında da açıklandığı üzere, önceden doğan bir borç nedeniyle sonradan senet düzenlenip verilmesi halinde, borç daha önce oluştuğundan senet ile arasında nedensellik bağı bulunmayacağı, bu nedenle hile unsuru olarak kabul edilemeyeceğinin belirtilmesi karşısında, katılanın ...’ün 11.06.2013 günlü duruşma beyanında, “Ben döküm işi yaparım. Sanık ..."ya döküm yapıp verdim bir de araba verdim. Hatta arabanın kaydını vereceklerdi. Bundan da mahrum oldum. Döküm işinden sonra bana suça konu edilen 2.000 TL miktarlı iki adet senedi verdi” şeklindeki beyanları dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nun 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı, bu itibarla sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması yasaya aykırı,
3-) T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.