
Esas No: 2018/4064
Karar No: 2019/589
Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek - Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması - 2911 sayılı Kanuna aykırılık - Görevi yaptırmamak için direnme - Silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak - Kamu malına zarar verme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4064 Esas 2019/589 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/4064 E. , 2019/589 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
3- ...
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte
örgüt adına suç işlemek, Tehlikeli maddelerin
izinsiz bulundurulması, 2911 sayılı Kanuna aykırılık, Görevi yaptırmamak için direnme, Silahlı terör
örgütünün propagandasını yapmak, Kamu malına
zarar verme
Hüküm : Sanıkların TMK’nın 7/2-a, 53, 58/9, 2911 sayılı
Kanunun 33/1, 53, 58/9, 2911 sayılı Kanunun 32/1,
53, 58/9, TCK’nın 265/1, 3, 4, 43/1, TMK 5, 58/9,
TCK’nın 174/1-2, TMK 5, 53, 58/9, TCK’nın 152/1-a,
35, TMK 5, 53, 58/9, TCK’nın 314/2, 220/6, TMK 5,
53, 58/9 ve 54. maddeleri gereğince mahkumiyetleri
ve müsadere
Temyiz edenler : Sanıklar ... ve ... müdafileri,
sanık ..., Cumhuriyet savcısı, Katılan
Maliye Hazinesi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmolunan cezaların süresine göre sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK’nın 318. maddesine göre oybirliğiyle REDDİNE,
I-Sanıklar hakkında 2911 sayılı Kanuna aykırılık, silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak, görevi yaptırmamak için direnme, sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
./..
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan vekili, sanıklar ve müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Görevi yaptırmamak için direnme suçundan 1 yıl 33 ay yerine 3 yıl 9 ay hapis cezasına hükmolunmak suretiyle fazla ceza tayini,
2-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulan paragraflarda sonuç cezanın belirlendiği bölümlerden 3 yıl 9 ay ibareleri çıkarılarak yerlerine 1 yıl 33 ay ibareleri yazılması ve yine hükümlerden TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerlerine ‘’Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar hakkında tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması ve kamu malına zarar verme suçlarından ve sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçlarından kurulan hükümlere gelince;
Sanık ...’in HTS analiz tutanaklarıyla uyumlu hazırlık beyanları ve yargılama beyanları karşısında sanıklara atılı tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması ve kamu malına zarar verme suçlarının oluştuğu anlaşılmakla tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak,
1-TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle, 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı sanığın kasta dayalı kusuru, güttüğü amaç ve saiki göz önünde bulundurulup, olayın oluş şekli de nazara alınarak kamu malına zarar verme ve tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması suçlarında temel cezanın tayininde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayini,
./..
2-Sanıklara atılı mala zarar verme suçu tamamlandığı halde hükmolunan cezadan teşebbüs nedeniyle indirim yapılması,
3-Sanık ... hakkında .... 9. Ağır Ceza Mahkemesinde silahlı terör örgütüne üye olmak ve yine .... 2. Ağır Ceza Mahkemesinde silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan 13.06.2014 tarihli başkaca bir olay nedeniyle yargılama yürütüldüğü anlaşılmakla mükerrer cezalandırmanın önlenmesi bakımından imkan bulunduğu takdirde dosyaların birleştirilmesi, aksi halde tüm davalara konu olayların suç ve iddianame tarihleri de gözetilerek tüm deliller bir arada değerlendirildikten sonra sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerde arttırımın yarı oranında yapıldığı yazıldığı halde bir kat arttırım yapılmak suretiyle hükmün karıştırılması ve sonuç cezanın 4 yıl 15 ay yerine 5 yıl 3 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini,
5-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, katılan vekili ile sanıklar ve müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanık ... yönünden, yeterli delil bulunmadığı düşüncesiyle ve beraat hükmü kurulması gerekçesiyle Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğu ile 06.02.2019 tarihinde karar verildi.
... ... ... ... ...
Başkan Üye (M) Üye Üye Üye
KARŞI OY:
Sanıklar ..., ..., ... hakkında .... 2. Ağır Ceza Mahkemesinde haklarında yapılan yargılama sonucunda; sanıkların terör örgütünün propagandasını yapma, yasa dışı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak, görevli memura direnmek, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması, nitelikli mala zarar verme ve silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından cezalandırılmalarına karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonucunda sanıklar hakkında 2911 sayılı Kanuna muhalefet, silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak, görevi yaptırmamak için direnme, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından ilamların düzeltilerek onanmasına karar verildiği,
Sanıklar hakkında tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması, kamu malına ./..
zarar vermek suçlarından ve sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından tebliğnameye iştirak edilmeksizin sair temyiz itirazların reddine karar verilerek kamu malına zarar verme ve tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması suçlarından temel cezanın tayininde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi ve cezadan teşebbüs nedeniyle indirim yapılması ve sanık ... hakkında terör örgütü üyeliğinden ve terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından .... ve .... Ağır Ceza Mahkemelerinde yürütülen yargılamalar bulunduğu göz önüne alınarak mükerrer cezalandırmanın önlenmesi bakımından dosyaların birleştirilmesi gerektiği sonucuna varılarak ilamın bozulmasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği 09.10.2018 tarihli tebliğnamede; “sanıklar ... ve ... hakkında, ...’in ifadeleri ve HTS kayıtları kapsamında sanıkların 09.06.2014 günü yasa dışı gösteriye katıldıkları belirlemişse de sanıkların molotof kokteyli taşıyıp taşımadıkları, bunların patlayıcı mahiyette olup olmadıkları ve bunlarla mala zarar verdikleri kesin olarak ispatlanmadığından bu suçlar yönünden sanıkların beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozulmasına” karar verilmesi istendiği,
Sanık ...’in eylemleri yönünden gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ve gerekse Dairemizce oybirliğiyle verilen kararlarda bir sorun bulunmadığı;
Sanık ... hakkında açılan kamu davalarının birleştirilip sonucuna göre hukuki değerlendirmeler yapılması gerektiği konusunda da bir sorun bulunmadığı,
Ancak sanık ...’ın hukuki durumu konusunda eylemlerinin sübut bulup bulmadığı yönünde;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının mala zarar verme suçu ve tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması suçunun oluşmadığı yönündeki görüşe katılıyoruz.
Sanıkların eylemlerinin sübutu yönünde yapılan değerlendirmede ...’in aşamalarda olaya katıldığı yönünde beyanları bulunduğu, hazırlık soruşturmasında müdafii huzurunda alınan beyanında polise molotof kokteyli attığını ve eyleme katıldığını beyan ettiği, tanık olarak dinlenen polis memurunun sanık ...’ın molotof kokteyli attığını gördüğünü beyan etmesi yanında kamera kaydında turkuaz renkli tişört giymiş, yüzü puşi ile kapalı bir şahıs polis otosuna 2 kez molof kokteyli attığı, bu kişinin sanık ... olduğu, hem kendisi hem de tanık polisler tarafından beyan edildiği tespit edilmiştir.
Olay tarihinde alınan ...’in beyanında belirttiği gibi ....ın, ...’i aradığı ve ....’ın ....la olay yerine gittiği gerek HTS kayıtları ve gerekse her iki sanığın beyanıyla tespit edildiği, olaydan önce sanık ... ile sanık ...’ın görüşmelerinin olduğu, gün içerisinde ....ın ....’ı olaydan önce 3 kez aradığı HTS kayıtlarıyla tespit edildiği ve yine baz istasyonu tespitleriyle olay yerinde oldukları tespit edildiği halde sanık ...’ın olay tarihinden önce sanık ... ve sanık ...’yla herhangi bir görüşmesinin bulunmadığı, sanığın olaydan sonra olay yerinde yakalanmadığı, olaydan sonra ...’yla görüşmelerinin bulunduğu,
Sanık ... hakkında ....’ın beyanı dışında olaya katıldığına dair kamera kayıtları, baz istasyon tespitleri ve kamera görüntüleri bulunmadığı, İhsan’ın sadece olaydan sonra ...’in beyanı üzerine polis tarafından ifadeye çağrıldığı, başlangıçta ifade vermeye gelmeyeceğini söylediği, daha sonra bir şekilde beyanı alındığı tespit edildiği, sanık ...’ın evinde yapılan aramada herhangi bir suç unsuru bulunmadığı gibi terör örgütüyle bağlantısını veya sempatisini gösterecek bir kitap, doküman, broşür ve kayıt da bulunmadığı,
Diğer sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, silahlı terör örgütü adına suç işleme, yasa dışı toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılma, çok sayıda yargılama bulunduğu halde sanık ... hakkında herhangi bir soruşturma da bulunmadığı, bu yönde bir sabıka kaydının da bulunmadığı tespit edildiği,
Tüm dosya kapsamında sanık ...’in beyanı dışında sanık ...’ın olaylara katıldığına dair ve kendisine isnat edilen tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması, mala zarar verme, yasa dışı toplantıya katılma, terör örgütü propagandası yapma, görevli memura direnme suçlarını işlediğine dair kamera görüntüsü, somutlaştırılmış HTS kayıtları ve sanıklarla olay öncesi irtibatını gösterir hiçbir delil bulunmadığı gibi daha önce terör örgütüyle bağlantısı olduğuna dair hiçbir beyan, kayıt ve soruşturma da bulunmadığı dikkate alındığında sanığın mahkumiyetine yeter ve inandırıcı delil bulunmadığından şüpheden sanık yararlanır kuralı gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.