
Esas No: 2016/2040
Karar No: 2018/8345
Karar Tarihi: 26.09.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/2040 Esas 2018/8345 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, emlak komisyoncusu olduğunu, dava dışı kişiye ait taşınmazı sözleşme karşılığı davalı alıcıya sattığını, taşınmazın tapu devrinin ve ödemelerin yapılmasına rağmen davacının fazla ödeme iddiası ile aleyhine icra takibi başlattığını, tebliğin usülsuz yapılması nedeniyle icra dosyasından haberdar olamadığını belirterek hakkında yürütülen takipte borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı kişiye ait taşınmazı sözleşme belirlenen bedel karşılığı davalıya sattığını, davalının fazla ödeme yapmadığını belirterek eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, taşınmazın gereçekte 60.000,00 TL değerinde olduğunu, satıcının ve satış işlemine aracılık eden davacının Vergi Daire"sindeki beyanlarında taşınmazın 60.000,00 TL"ye satıldığınıı beyan ettiklerini, bu durumda davacının kendisini kandırarak fazladan 13.000,00 TL tahsil ettiğini, bu miktarın iadesine yönelik yürüttüğü icra takibinde haklı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, davacı ve dava dışı satıcının Vergi dairesinde beyanları nazara alındığında davacının gerçek satış değerinin üstünde fazla bedel tahsil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davalı alıcının 11.02.2006 tarihli sözleşmede imzası bulunmakta olup davalı yanca imza inkarı yapılmamıştır.Kaldı ki, Vergi Dairesinde yürütülen soruşturmada taşınmazın değeri 73.000,00 TL olarak kabul edilmiş ve bu miktar esas alınarak vergi cezası kesilmiştir. O halde, mahkemece, taraflar arasındaki imzası inkar edilmemiş sözleşme ve Vergi Dairesi"nin kestiği ceza da değerlendirilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.