1. Hukuk Dairesi 2016/13997 E. , 2019/5380 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan dedeleri ..."nın dava dışı oğlu... ve davalı gelini ..."ın yönlendirmesi ile mirasbırakan babaları .."ı aileden dışladıklarını ve birlikte yaşadıkları evden uzaklaştırdıklarını, mirasbırakanın son 1 yılını yatağa bağlı olarak geçirmesini fırsat bilen oğlu..."ın, mirasbırakanın tüm taşınmazlarını satma, tüm maaş ve kira bedellerini bankadan çekme yetkisini de içerir şekilde ...2. Noterliği"nin 31.05.2013 tarihli vekaletnamesi ile davalı ..."ı vekil tayin ettirdiğini, ...ın bu vekaletnameye istinaden mirasbırakanın tüm terekesini boşalttığını, mirasbırakanın ayrıca 08.07.2010 tarihinde 1306 ada 50 parsel sayılı taşınmazda yer alan 10 nolu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini torunu olan davalı ..."a; 19 nolu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini torunu olan diğer davalı ..."e satış suretiyle temlik ettiğini, taşınmazlar üzerindeki intifa haklarının mirasbırakana vekaleten Nurettin tarafından davalılar lehine kaldırıldığını, davalı ..."a vekaleten dava dışı ..."in 10 nolu bağımsız bölümü, 01.08.2013 tarihinde davalı ..."e; davalı ..."e vekaleten dava dışı ..."ın 19 nolu bağımsız bölümü 01.08.2013 tarihinde davalı ..."e düşük bedelle devrettiklerini, taşınmazı sözde edinen ... ve ..."nun anne – oğul olduklarını, davalı ..."a vekaleten hareket eden ..."in ..."in eşi olup emlakçılık yaptığını ve mirasbırakanın taşınmazlarının kiralanmasına aracılık edip taşınmazları bilen bir kişi olduğunu, işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı yapıldığını, kayıt maliki olan davalıların iyiniyetli olmadıklarını ileri sürerek tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tescile olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı ..., ve ..., tüm işlemlerinin usulüne uygun olarak yapıldığını, taşınmazların gerçek değerleri üzerinden satıldığını, intifa hakkı bedellerinin de mirasbırakana ödendiğini, tenkis istemi yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğini davalılar ... ve ..., satışın gerçek olduğunu, iyiniyetli 3. kişi olduklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar ... ve ...’nun diğer davalılar ile birlikte hareket ettiklerinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tenkis isteminin ise eldeki davadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde ve duruşma istekli, bir kısım davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 22.10.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalılar... vd. Vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi Merve Arslartürk tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle davacıların bedel isteği bulunmadığından Tevfik ve Serkan’a yapılan devirlerin muvazaalı olup olmadığı usulünce araştırılmaksızın kayıt malikleri ... ve ...’nun iyiniyetli oldukları saptanarak tapu iptali ve tescil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
Davalılar ... ve ... vekilinin vekalet ücretine hasren temyizine gelince;
Bilindiği üzere, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3/2. maddesinde “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunur.” hükmü yer almaktadır. Somut olayda, dava, davalılar yönünden aynı sebepten reddedildiğinden, tüm davalılar vekili lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bir kısım davalılar vekili lehine hükmedilmemesi isabetsizdir.
Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün (4.) bendinde yazılı ""... kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar ... ve ..."e verilmesine..."" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine ""... kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar Gülüzar, Tevfik, Serkan, ... ve ..."e verilmesine ..."" ibaresinin yazılmasına, bir kısım davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.