MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 5271 sayılı CMK’nun 223/2-a-c-e maddesi gereğince sanığın beraatine

Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan ve sanığın arasında uzun yıllara dayanan arkadaşlığın bulunduğu, sanığın yurt dışından uygun fiyata ve vergi muafiyeti olan arabalar getirterek Türkiye"de satma hususunda aralarında anlaşmaya vardıkları, katılanın sanığa güvenerek değişik tarihlerde toplam 50.000 euro tutarında para gönderdiği, işlerin yolunda gitmemesi üzerine sanık ile katılanın anlaşmazlığa düştüğü, katılanın sanıktan zararının karşılanmasını istediği, sanığın katılana ulaştırılmak üzere düzenlediği bir adet 23.08.2010 tanzim, 30.04.2010 vade tarihli, 50.000 euro bedelli bonoyu katılanın arkadaşı olan ... isimli şahıs adına kargo vasıtasıyla gönderdiği, katılanın teslim aldığı bonoyu vadesi geldiğinde ... 1. İcra Müdürlüğünün 2010/15635 Esas sayılı icra takip dosyasında icra takibine koyduğu, sanığın itirazı üzerine ... 1. İcra Mahkemesinin 2010/779 Esas sayılı dosyasında görülen davada ise bahse konu senetteki imzanın sanığa ait olmadığının tespit edildiği, bu suretle sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat temin edip üzerine atılı dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, katılanın soruşturma aşamasındaki 03/08/2011 tarihli kolluk ifadesinde, sanık ile birlikte yurtdışından araç getirtmek için... isimli şahısa permi belgesi verdikleri, bu belgenin sahteliği ortaya çıkınca... isimli şahısın yurtdışından getirmiş olduğu aracı iade etmek zorunda kaldıklarını belirttiği, sanığın ise aşamalardaki savunmalarında katılan ile yurtdışından araba getirtme hususunda herhangi bir anlaşmasının bulunmadığını belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından, katılanın kolluk ifadesinde ismi geçen... isimli şahısın adres ve kimlik bilgilerinin tespit edilerek mahkemede tanık olarak dinlenmesi, sanık ve katılanın yazı, rakam ve imza örneklerinin alınarak Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde Emniyet Kriminal, Jandarma Kriminal ya da Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesinden rapor aldırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde beraat hükümleri verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinim temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.